Engeli, bileğini bükemedi
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mart 26, 2012 15:25
Eskişehir'de yaşayan doğuştan bedensel engelli Bircan Özkomanova (18), Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu'nun düzenlediği Türkiye Bilek Güreşi Şampiyonası'nda sol kol 90 kiloda birinci oldu ve Milli Takım'ın Avrupa Şampiyonası kadrosuna seçildi.
Özkomanova, spora ilk başladığında bir ümitsizlik yaşadığını, bunu sonraları üzerinden attığını belirterek, hayata küsmediğini, ailesinin desteği ve spor sevgisiyle hayata tutunduğunu söyledi.
Küçük yaşlardan itibaren ilgilenmeye başladığı sporun hayatında önemli yeri olduğunu anlatan Özkomanova, 2009 yılında çevresindekilerinin de desteğiyle bilek güreşi sporuna başladığını ifade etti.
Özkomanova, şöyle konuştu:
“Bilek güreşine daha önce bu sporu yapan bir yakınım sayesinde başladım. Daha sonra antrenör Şener Arslan ile tanıştım ve buralara kadar geldim. 3 yıldır bilek güreşiyle uğraşıyorum. Geçen yıl Türkiye 3'üncüsü, bu yıl şampiyon oldum. Antrenmanları arkadaşlarımın yardımlarıyla bana uygun bir masada sürdürüyorum. Hedefim Avrupa ve dünya Şampiyonu olmak. Haftada düzenli olarak 4 gün antrenmanlara katılıyorum. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü tarafından engelli aracı kiralandı. Beni evimden getirip götürüyorlar. Onlara çok teşekkür ediyorum. Engellilere spora yönelmelerini, içine kapanmayıp dışarıya çıkmalarını, sosyal alan oluşturarak engelleri aşmalarını tavsiye ediyorum.”
-“Bircanlar'ın sosyal yaşam alanları burasıdır”-
Bilek Güreşi antrenörü Şener Arslan da Bircan Özkomanova'nın çok güzel maçlar çıkardığını, başarılı bir sporcu olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Özkomanova, geçen yılın Avrupa şampiyonu, Amasya'dan bir sporcuyu yenerek Türkiye birincisi oldu ve Milli Takım'a girmeye hak kazandı. Polonya'da 13-20 Mayıs tarihleri arasında Avrupa Şampiyonası var. Bircan en iyi şekilde milli formayı giyip Türkiye'yi temsil edecek. 18 yaşında, genç bir arkadaşımız, önünde uzun bir yol var. Eylül ayında Brezilya'daki dünya şampiyonasına da gitmeye hak kazandı. Hedefimiz Türkiye'yi dünyada ve Avrupa'da iyi bir şekilde temsil edip bayrağımızı göklere çektirmek, İstiklal Marşımızı okutmak. Sporcumda bu kapasitenin olduğuna inanıyorum. Engelli sporcumuz sadece Bircan değil, onun gibi başarılı birkaç sporcu daha var. Bircanlar'ın sosyal yaşam alanları burasıdır. Biz de elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz. Başarımız sporu sevmemizden kaynaklanıyor. Engelli bireylere görev verip onları vazife şuuruyla yetiştirmemiz gerekir.”
Küçük yaşlardan itibaren ilgilenmeye başladığı sporun hayatında önemli yeri olduğunu anlatan Özkomanova, 2009 yılında çevresindekilerinin de desteğiyle bilek güreşi sporuna başladığını ifade etti.
Özkomanova, şöyle konuştu:
“Bilek güreşine daha önce bu sporu yapan bir yakınım sayesinde başladım. Daha sonra antrenör Şener Arslan ile tanıştım ve buralara kadar geldim. 3 yıldır bilek güreşiyle uğraşıyorum. Geçen yıl Türkiye 3'üncüsü, bu yıl şampiyon oldum. Antrenmanları arkadaşlarımın yardımlarıyla bana uygun bir masada sürdürüyorum. Hedefim Avrupa ve dünya Şampiyonu olmak. Haftada düzenli olarak 4 gün antrenmanlara katılıyorum. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü tarafından engelli aracı kiralandı. Beni evimden getirip götürüyorlar. Onlara çok teşekkür ediyorum. Engellilere spora yönelmelerini, içine kapanmayıp dışarıya çıkmalarını, sosyal alan oluşturarak engelleri aşmalarını tavsiye ediyorum.”
-“Bircanlar'ın sosyal yaşam alanları burasıdır”-
Bilek Güreşi antrenörü Şener Arslan da Bircan Özkomanova'nın çok güzel maçlar çıkardığını, başarılı bir sporcu olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Özkomanova, geçen yılın Avrupa şampiyonu, Amasya'dan bir sporcuyu yenerek Türkiye birincisi oldu ve Milli Takım'a girmeye hak kazandı. Polonya'da 13-20 Mayıs tarihleri arasında Avrupa Şampiyonası var. Bircan en iyi şekilde milli formayı giyip Türkiye'yi temsil edecek. 18 yaşında, genç bir arkadaşımız, önünde uzun bir yol var. Eylül ayında Brezilya'daki dünya şampiyonasına da gitmeye hak kazandı. Hedefimiz Türkiye'yi dünyada ve Avrupa'da iyi bir şekilde temsil edip bayrağımızı göklere çektirmek, İstiklal Marşımızı okutmak. Sporcumda bu kapasitenin olduğuna inanıyorum. Engelli sporcumuz sadece Bircan değil, onun gibi başarılı birkaç sporcu daha var. Bircanlar'ın sosyal yaşam alanları burasıdır. Biz de elimizden geldiği kadar yardımcı oluyoruz. Başarımız sporu sevmemizden kaynaklanıyor. Engelli bireylere görev verip onları vazife şuuruyla yetiştirmemiz gerekir.”