Emreciksin değil, Uğur sen gideciksin

Güncelleme Tarihi:

Emreciksin değil, Uğur sen gideciksin
Oluşturulma Tarihi: Mart 14, 2009 00:14

“Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir” derken, ya bundan 500 yıl evvel de Fenerbahçe varmış, ya da atalarımız çok zeki adamlarmış.

Haberin Devamı

Biraz Ömer Üründülce biliyorum. Bir kaç kelime konuşayım.
Fenerbahçe futbolun gerektirdikleri, sırtı dönük, futbol yapısı, tandem, kolektif futbol, göze hoş gelen futbol oynamak istiyorsa,
Uğur’u ve Kazım’ı gönderecek, 2 adet kanat oyuncusu alacak.
Artık bunları Yıldırım Demirören’e mi satar, Maldonado’nun yanında mı verir, yerine Yattara’yı mı alır, 2 adet Alman mı alır bilmem.
Fenerbahçe zaten zor top kapıyor, atağa çıkacak, inanın dua ediyorum ki kimse kanada atmasın diye.
Fenerbahçe İlker’leri, Demir Hotiç’leri, Aygün’leri gördü ama Colin kadar rahat bir insan, Uğur kadar beceriksiz bir adam herhalde görmedi.

Emrah Öner yazıyor

Şöyle söyleyim, hemen anlayacaksınız.
Selçuk bile pas olayını düzeltti, Uğur hala bana Sevilla maçı diyor.
Colin de, Harlem oyuncusu gibi. Sadece TRT1’de Pazar günleri çekilebilir.
Aslında Uğur’un yapması gereken, maç boyunca koştuğu gibi, dakika 60 olunca, soyunma odasına doğru aynı süratle koşacak.
Nasıl olsa dedesi, dakika 60 olunca 23 maçtır aynı şeyi yapıyor. Ne uğraştırıyorsun adamcağızı?
Oyuncu değişikliklerinde ise, Uğur’u ve Selçuk’u neden devre arasında değiştirmedi anlamadım.
İkinci yarı başladı, 5 dakika sonra aldı. Bilmiyorum, belki de amacı yuhalatmaktı.

Haberin Devamı

Maça dönünce...
Biliyorsunuz, eğer bahis oynayacaksanız artık ilk devreler de oynanabiliyor.
Hiç acımayın, Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray, Sivas’ın kendi evlerindeki ilk yarılara 1’i basın.
Ama şunu bilin, Fenerbahçe’de şöyle bir huy var. Bu aslında Beşiktaş’ta da var.
Eğer ilk 5-10 dakikada Fenerbahçe hemen öne geçmiş ise, vay o taraftarların haline.
O maç bitene kadar Fenerbahçeliler davul gibi gerilir.
Fenerbahçe 0-0 giden maçta 60-70. dakikalar arasında gol bulursa, maç rahatlar, ondan sonra da farka gidebilir.

Gördüğüm kadarı Carlos’un golü ofsayttı. Genel olarak Fenerbahçe pozisyona giremeden maç 1-1 bitti. Bunun sebebi tabi ki Kocaeli’nin presi, yardımlaşması, ve her zamanki gibi Uğur, Kazım ve Güiza gibi adamların sıfır verim ile oynaması idi. Kendi sahasında orta yapamayan bir takım. Halbuki Gökhan’ı ileride deneyip, arkaya Önder’i çekebilirsin. Hazır Deivid yokken. Deniz için de önceki yazılarıma bakabilirsiniz.

Haberin Devamı

Maçtan alakasız, bir de şu dikkatimi çekti.
Maçlarda artık her pozisyonda futbolcuların eşlerini, sevgililerini gösteriyorlar. Hem de HD kalitesi ile.
Mesela, Alex’in eşi gözlüklü, şirin, hanım hanımcık bir bayan. Alex’in istatistikleri ortada.
Keza, Semih’in eşi. Türkiye standartlarında, güleryüzlü bir hanım. Semih şu an en önemli Türk forvet.
Aurelio’nunki de öyleydi. Tatlı, efendi. Aurelio’nun futbolunu kimse tartışmaz sanırım.

Ama Güiza’nınkine bakıyorsun. Bomba. Eski karısı da ayrı bomba zaten. Şu an yedek, futbolu tartışılıyor. Hatta tartışılmıyor bile.
Kazım’ınki top model. Kazım müzmin yedek. Bu kafa ile zaten hayatı boyunca yedek kalır.

Düşünüyorum, acaba hakkaten her başarılı erkeğin arkasında bir kadın mı var veya daha başarılı kadınlar futbolcu mu yiyor, yoksa bazı futbolcular hakkaten futbolu bir araç olarak mı görüyor?

Haberin Devamı

Yorumlarınız için
emrahoner78@gmail.com

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!