Eminönü Belediyesi: 1 Kadırgaspor: 0

Kadırga Cinci Meydanı'ndaki spor tesisleri Kadırga Spor Kulübü ve Eminönü Belediyesi arasında çekişme konusu. Ama tapu Eminönü Belediyesi'ne ait.

Olayın başlangıcı 18 Nisan yerel seçimlerinden 1,5 yıl öncesine uzanıyor. Kadırga Spor Kulubü o güne dek, elli yıldan beri Cinci Meydanı'ndaki toprak sahada antrenman yapıyordu. Sahanın yanındaki küçük kulübe de soyunma odası olarak kullanılıyordu. Kulüp yönetiminin verdiği bilgiye göre, Eminönü Eski Belediye Başkanı Ahmet Çetinsaya, bu sahayı küçültüp çevresine daha fazla odası olan bir bina yaparak, sahayı bir spor tesisi haline getirmek istediğini belirtmiş. Yönetim de Hazine'ye ait olduğu iddia edilen bu alanı yıllardır kullanmanın verdiği güvenle peki demiş.

Başta sadece toprak saha ve soyunma odalarından oluşan projeye zamanla yeni bölümler eklenmiş. Kulüp yöneticilerinin itirazına ‘‘Bunlar sizin olacak’’ diye karşılık verilmiş. Bu ekler bodrum katında bir kapalı spor salonu, orta katında yönetim odaları, terasında da bir kafeterya olan üç katlı bir bina ve yeşil alandan oluşuyor. Kulüp yöneticileri meydandaki binaların ruhsatsız ve izinsiz yapıldığını iddia ediyor. Ancak itirazlarına rağmen susturulduklarını, biraz da tesislerin kulüp için yapıldığını düşünerek bu yapılara göz yumduklarını söylüyorlar.

Seçimden sonra

Tesis seçimlerden önce bitiriliyor ve anahtarlar kulüp yönetimine veriliyor. 18 Nisan'da FP seçimi kazanıyor ve belediye yönetimi değişiyor. Bu sırada eski yönetimin başvurusu sonucunda Cinci Meydanı'nın tapusu belediyeye veriliyor. Yeni yönetim belediyenin arsası üzerinde ve belediyenin yaptığı binalardan oluşan tesisi kendi anlayışına uygun olarak değerlendirmek istiyor. Kadırga Spor Kulübü ise tesislerinin kendisine ait olduğunu savunuyor. Ama kulübe ait odaların kapısı zabıta tarafından kırılıyor ve kulübün eşyaları boşaltılıyor.

Ahmet Çetinsaya ise yaşananları kulüp yöneticilerinden biraz farklı anlatıyor: ‘‘Cinci Meydanı, tapuda kaydı olmayan bir yerdi. Hazine'ye ait değil, yol arkı tabir edilen yerlerdendi. Bunların kanuni prosedüre uygun olanları belediye adına alınabilir, uygun bir prosedürle buralara bina yapılabilir. Bu yatırımı yapabilmek ve orada yetki sahibi olabilmek için tapusunu belediye üzerine almak için müracaat ettik. Bir yandan da inşaata başladık. Çocukluğum Kadırga'da geçti. Kadırga Spor Kulübü'nün zilliyet hakkı olmasa bile kullanım hakkı var. Kulüp yıllardır oraya sahip çıkmış, gençlere spor yaptırmıştır. Yetki bizde olmadığı için spor kulüplerine 'aranızda anlaşın sahayı size vereyim' dedim. Sadece Kadırga değil yakındaki Küçükayasofya ve Cankurtaran Spor Kulübü de burayı istiyor. Belediye başkanlığım sonunda tesis bitmiş ama işlemler tamamlanmamıştı. Tesise sahip çıkma konusunda istekli ve yapımında manen yardımcı olan Kadırga Kulübü'ne soyunma odalarından birini verdim. Amacım tesise sahip çıkmalarıydı. Proje 1 numaralı Koruma Kurulu kararıyla onaylandı ve uygulandı.’’

Belediyenin yeni yönetimi ise tesis üzerinde hak iddia eden Kadırga'nın tek dayanağının seçimi kaybeden Çetinsaya'nın sözü olduğunu, tesisin arsasının ve binalarının belediyeye ait olduğunu söylüyor ve kulübün Hazine'ye bu alan için kira bile vermediğini belirtiyor.

Okullar kullanacak

Eminönü Belediyesi 22 spor kulübü bulunan ilçede benzer bir tesis olmadığını, buranın bir kulübe tahsis edilmesi durumunda, diğer kulüplerin de aynı talepte bulunacağını belirtiyor. Belediye, Kadırga öncelikli olmak üzere bu alanın çevredeki spor kulüpleri ve okullar tarafından kullanılması için bir düzenleme yapacak.Belediye, tesiste yaz ve kış spor okulları açtıklarını, sahayı okulların kullanımına sunduklarını, zaman zaman da halka kiraladıklarını söylüyor.

Kulüp ve belediye arasındaki çekişmede siyasal bir boyut da var. Kulüp yönetimi, Kadırga'nın yerel seçimlerde Fazilet'in en az oy aldığı yer olduğunu, belediyenin Kadırga'nın Atatürkçü gençlerinden intikam aldığını savunuyor. Tesisin her yerinde Milli Gençlik Vakfı'nın militanları olduğunu, yaz okullarında çocuklara bir saat spor yaptırılıp, üç saat camilerin gezdirildiğini iddia ediyorlar. Bu insanlarla karşı karşıya gelmemek için ağustos ayında açtıkları davanın sonucunu bekleyeceklerini söylüyorlar.