Güncelleme Tarihi:
Taraftarların ve basın mensuplarının yer aldığı, GSTV'den de canlı yayınlanan törende ilk olarak söz alan Murat Özyer "Herkese hoş geldiniz diyorum. Ekrem Hoca Türk basketbol kamuoyunun çok yakından tanıdığı bir antrenör, Galatasaray'da basketbola ve antrenörlüğe başladı. Yurt dışında tecrübesi oldu. Erkeklerde uzun seneler Euroleague'de çalıştı, baş antrenörlük yaptı birinci ligde. En son şampiyon olan kadın takımımızın da antrenörüydü. Dolayısıyla eski ruhu tekrar geri getirmek için baş antrenörlük aramızda olacak, bugün de imza töreni gerçekleşiyor. Taraftarımızla, kulübümüzün bütün organlarıyla beraber bu sene kadınlarda özlenen sonu her tarafta yakalamaya çalışacağız. Bu sezon kupalarla dolu olacak inşallah. Sözü fazla uzatmadan Ekrem Memnun'a da tekrar hoş geldin diyorum" şeklinde konuştu.
Öncelikle duygularını ifade eden Ekrem Memnun "Açıkçası birincisi heyecanlıyım, ikincisi gururlu ve mutluyum. Basketbola başladığım, büyüdüğüm kulübüme çok önemli olduğunu bildiğim bir takımın başına tekrar döndüğüm için gururluyum, mutluyum. Heyecanlıyım, büyük hedeflerimiz var, bunu yapabilecek takımımız var, organizasyonumuz var. Buraya gelmemde en etkili faktörlerden biri de kulübün kazanma yönünde bir motivasyonu olmasıydı." dedi.
Atılan imzaların ardından Memnun taraftarların sorularını da cevaplayarak yeni sezon hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Baş antrenör "Basketbola Galatasaray'da başladım, ilk görevim kadın basketbol takımının asistan koçluğuydu. 20 yaşında Betsy Ann Bailey'nin yardımcısıydım. Galatasaray'ın basketboldaki her kademesinde çalıştım, çok iyi arkadaşlıklarım oldu, hala da devam ettirmekteyim, hayatta en yakın arkadaşlarım kulübün içinden insanlar, birlikte büyüdüğümüz insanlar, bize basketbolu sevdiren insanlar. Hayatımda Galatasaray'ın çok büyük bir yeri var." sözleriyle konuşmasına başladı.
Felsefesini dile getirirken "Basketbol olarak da ciddi savunmaya inanan bir insanım. Amacım elimizdeki oyuncuların profiline uygun bir savunma oturtmak, homojen bir basketbol oynatmayı planlıyorum. Ama şu aşamada takımın tamamını görmem lazım, beraber çalışırken nasıl reaksiyon göstereceklerini görmem lazım. Bir kısım oyuncular olimpiyat milli takımında, WNBA'de oynayanlar, ülkesinin milli takımında olanlar var, sakat oyuncularımız var. Olimpiyat dönecek oyuncularla 27 Ağustos'ta sezonu açıyoruz. Burada olan genç arkadaşlarla yaklaşık bir aydır çalışıyoruz. Kağıt üzerinden, kafamızda baskılı bir savunma planı var, hücumda da mümkün olduğu kadar kolay sayı bulmaya çalışacağız. Ne tür bir basketbol oynayacağımız oyuncular belirleyecek" şeklinde konuştu.
Oluşturulmuş bir kadroya geldiğini belirten Memnun "Bu kadronun böyle olduğunu bilerek kabul ettim görevi. Büyük kısmı kurulmuş bir takımdı. Alınabilecek yerli oyunculardan Nevriye'yi kadromuza kattık. Basketbol anlamında da, liderlik anlamında da bize büyük katkılar yapacağını düşünüyorum. Bunun dışında fark yaratacak yerli oyuncular serbest değildi, kontratı devam ediyordu. Mevcut yerli oyuncularımız da Türkiye'nin ilk beşinde yer alıyor. Genç oyuncu da çıkarmak istiyoruz açıkçası. Yasemen, Ayşe gibi. Onlara da yer açmak istiyoruz. Bir şanslı hak ediyorlar, milli takımlar alt kategorilerinde çok başarılı olmuş isimler, tabii ki performansları belirleyici olacak. Yabancı oyuncuya gelince; zaten Wauters, Fowles ve Torrens kadroda bulunmaktaydı. Dünya çapında fark yaratabileceğini düşündüğümüz oyuncuların çoğunun kontratı vardı, Augustus gibi. Taurasi takımdan ayrıldı. Bize çok katkı vereceğini düşündüğümüz birkaç pozisyon oynayabilen iki oyuncuyla anlaştık; Lyttle ve Whalen. Takımımıza derinlik kazandıracaklar. Whalen, bir iki pozisyon oynayabilen, benim çok inandığım bir oyuncu. Kazanan bir takımın lideri olabilecek bir isim. Uzun rotasyonunda çok alternatifimiz var. Bahar üç veya dört oynayabilir. Sancho birkaç pozisyon birden oynayabilir, korkunç bir atlet. Oyununu sürekli yukarı taşıyor. Bizim için bu kadro bir handikap değil kazanç olabilir, çok çeşitli varyasyonlar, değişik kombinasyonlarımız olabilir. Takım olarak ne yapacağımıza bakacağız, kimin ne pozisyon oynadığının bir önemi yok. Teknik özelliklerin yanı sıra karakterleriyle ilgileniyorum oyuncuların. Evet, güçlü bir kadromuz var. Sakatlıkları süren oyuncular var, nasıl dönecekleri çok önemli. Genç oldukları için iyi bir geri dönüş yapacaklarını umut ediyoruz Gülşah ve Alba'nın. İspanyol oyuncu rehabilitasyon aşamalarını tamamladı. Kondisyoner eşliğinde salonda şut atıyor, küçük yön değiştirmeler yapıyor. Topla çalışmaya başladı. Barcelona'nın kondisyoneri ve doktorlarıyla çalıştı. Önümüzdeki günlerde Türkiye'ye getireceğiz. Doktorlarımız da görecek, tedavinin bundan sonrası için beraber bir karar verilecek. Takımın yapısına bakınca dış oyuncuda açıklık gözüküyor. Alba'nın aşağı yukarı bütün maçlarını seyrettim antrenörlüğe geldikten sonra. Dünya çapında bir yetenek. Onun için limit gökyüzü. Planlarımızda önemli bir yeri var, büyük beklentiler içerisindeyiz. Bu sene takım olarak ulaşacağımız noktalarda Alba belirleyici olacak" dedi.
Altyapı çalışmalarının devam edeceğini söyleyen Memnun "Altyapımızda çok çalışkan antrenörler var. Çok doğru çalışmalar yapılıyor. Amacımız bunu sürdürmek ve daha ileriye götürmek. Yönetimimizin de bu konuda hamleleri olacak, biliyorum. Altyapı Galatasaray için her zaman önemli olmuştur. Galatasaray pek çok oyuncu yetiştirdi, kulübümüzün böyle bir misyonu oldu." diyerek görüşlerini ifade etti.
Geçmişte yaşanan çapraz bağ sakatlıklarıyla ilgili olarak "Neticede biraz da şans işi, sporcunun da kendini iyi hazırlaması gerekiyor. Fizyoterapist ve kondisyonerimiz var. Kadın takımında altı sene baş antrenörlük yaptığım dönemde sadece bir çapraz bağ sakatlığı olmuştu. Umarım hiç olmaz, şanssızlık yaşamayız. Dünya kadın basketbolunda da çok sık görülen bir sakatlık bu. Suçlu aramamak gerekiyor, herkesin payı var. Oyuncuları fiziksel ve mental yönden hazırlama konusunda mutlaka çalışacağız ama biraz da şansa ihtiyaç olacak." şeklinde konuştu.
Hedefleri de değerlendiren Memnun "Amacımız Euroleague ve Türkiye liginde de yarışabileceğimiz en güçlü takımlarla sonuna kadar mücadele edebilmek. Takım oyunundan bahsediyoruz. Hiçbir zaman iki oyuncu etrafına kurulan bir düzene inanan bir antrenör değilim. Birlikte, en iyi şekilde oynayabileceğini düşündüğümüz insanları bir araya toplamaya çalışıyoruz. Elimizde bir kadro var ve bana göre başarılı. Güçlendirmeye çalışacağız. Uzunlarda belki de dünyanın en iyi rotasyonuna sahibiz. Çok atlet ve tecrübeli, ideal bir rotasyonumuz var. Kısalarda da Alba'nın sakatlığı düşündürücü. Çeşitli hamlelerle bunu güçlendireceğiz. Sezon içerisinde mutlaka ilerleme gösterecek oyuncular olacaktır. Ayşe ve Yasemen de öyle, ben bu iki oyuncuya inanıyorum. Milli Takım'ın dört oyuncusu bizde. Bir kaygım yok. Gülşah ve Alba'nın çok döneceğini umuyoruz, bir aksilik olursa bakacağız. Beklentileri biliyoruz. Kadın basketbolunda bu dünyada şu an benden daha çok şampiyonluk isteyen yoktur herhalde. Bu yönden ekibime çok güveniyorum. Yıllarca çok büyük transferler yaptık, ben antrenörken de yaptık. En düşük bütçeli, en az transfer yaptığımız takımımızla Euroleague'de üçüncü olduk. Ama en inançlı, en takım gibi takımımızdı. Amacımız savaşan, gerçekten şampiyon olmak isteyen bir takım yaratmalıyız mevcut oyuncularımızla. Sadece Türkiye Ligi şampiyonluğu değil Euroleague'de de çok büyük işler yapmak istiyoruz. Bizim geleneğimiz Avrupa'dır. Öncelikler biraz değişmiş olabilir. Mutlaka bu alanda da liderliğimizi geri almak istiyoruz, bu konuda aşırı motiveyiz" dedi.
Mevcut oyuncuların performanslarını artıracağına olan inancını dile getiren Memnun "Işıl ve Bahar, genç oyuncular. Bizlerin görevi onların gelişim göstermelerini sağlamak için gerekli ortamı hazırlamaya çalışacağız. Onların da bu yönde ciddi adımlar atmaları gerekiyor. Milli Takım seviyesinde oyuncular, Avrupa kupası kazanmış takımımızda yer almış oyuncular, profesyonellikleriyle ilgili herhangi bir soru işareti yok. Teknik yönden eksikleri olduğunu görmüyorum, mental olarak daha iyiye gideceklerini düşünüyorum." sözleriyle konuşmasına devam etti.
90'lardaki ruhu, kaybetmeyi kabul etmeyen takımı yeniden yaratacaklarını belirten Memnun "Bu yönde adımlar atıyoruz. Derya Özyer o takımın eski kaptanı, oyun kurucusuydu. Çok büyük bilgi ve tecrübeye sahip. Daha önce antrenör olarak birinci ligde takımına final oynatmış biri. Mutlaka onun oyuncu arkadaşlara çok ciddi katkısı olacak. Müge, ilk şampiyon olan takımımızın oyuncularından. Kazanmayı bilen, bu kültürü taşıyan insanları bir araya getirmeye çalıştık. Bunu oyuncu arkadaşlarımıza en iyi şekilde öğretmeye çalışacağız." diyerek sözlerini tamamladı.