Efsaneyi yıktım
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 29, 2005 02:16
Tek otomobille yarıştı. Renault Clio ile Süper 1600’de Türkiye Şampiyonu oldu. 3’üncü kez birincilik kürsüsüne çıkan usta pilot, ‘Güçlü rakiplere karşı, başarı elde etmem bence çok değerli’ diye konuştu. Fazla söze gerek yok. O’nu ralli dünyamız iyi tanır. 1 Balkan, 3 Türkiye Ralli ve 1 Pist şampiyonu. Yani Ercan Kazaz. Basketbolla başladığı spor yaşantısında, bir anda dört tekerlekli otomobillerin dünyasına geçti. Hem de büyük bir hızla. O hız ona bir çok başarı kazandırdı, ülkemizin sayılı pilotlarından biri oldu.
Bu sene hem de tek otomobille yarıştığı Süper 1600’de Türkiye Şampiyonu oldu. Büyüklüğünü bir kez daha kanıtladı.
- Sezonu değerlendirirmisin?
Bence Renault Sport Türkiye olarak tek bir ruh tek bir ekip olmayı başarıp çok iyi bir sezon geçirdik. Sezon başında iki tane 3’er arabalık ekiplerle çok ciddi bir rekabete giriyorduk ve herkes bize neden tek araba diye soruyordu. Biz ise Süper 1600 Şampiyonası bir pilot şampiyonasıdır ve sadece bir pilot kazanacağından bunu yapmayı doğru buluyoruz demiştik. Eğer markalar şampiyonası Süper 1600 araçlarla yapılan bir şampiyona olsa tabiki daha fazla araçla katılmamız daha doğal olurdu. Etap birincilikleri saliselerle belirlendi ve seyri çok güzel bir şampiyona yaşadık.
- Renault’un sana yaklaşımı nasıl oldu?
Renault, 7 yıl sonra 2004’te şampiyonaya geri dönmüştü. Bense 20. yılımı en iyi şekilde şampiyonlukla kapatacağım bir takım arayışı içindeydim. Bu yüzden bu zorlu şampiyonada bir sene önce 7 ülkede Süper 1600’ün ipini göğüslemiş Clio’yu kullanma teklifi geldiğinde hızlı bir şekilde el sıkıştık.
- WRC’ler bu sporun gelişmesine engel oluyor mu? Çözüm ne?
WRC’ler gerçekten seyri ve kullanması çok keyifli otomobiller. Ancak Türkiye’de spora yatırımı olan markaların Süper 1600 gibi daha ucuz bir alternatifi var. Hepsinin eşit şartlarda yarışma ihtimali de var. Fakat şampiyonada sadece 2 markanın elinde olan WRC otomobillerle Markalar Şampiyonası’nı kovalamak mümkün değil. Bu anlamda bizim gibi takımlar bireysel olarak Türkiye Süper 1600’ü hedefleyebiliyor ve takımların boyutu yeterince büyük olamıyor. Bu yüzden 2006’dan itibaren Markalar Şampiyonası Süper 1600, Grup N ve bu sene FIA tarafından onanması planlanan Super 2000’lere açık olmalı. WRC’ler ise isterlerse sadece genel klasmana yarışmalı.
- Nasıl bir pilotsun? Bu sene üçüncü zaferini elde ettin. Duyguların ne?
Bence 20 yıllık tecrübesiyle 1 Balkan, 3 Türkiye Ralli ve 1 Pist kazanmış tecrübeli bir pilotum. 20 senelik kariyerimde bu sene gerçek bir takım pilotu olabildim. Diğer senelerde hep benim yaratılmış takımlarda pilotluk yapıyordum. Ve maalesef daha önceki senelerde takımlarda kendime yer bulamamıştım. Bu şansa ulaştığım ilk sene bu kadar güçlü rakiplere karşı bir başarı elde etmem bence çok değerli. Bir efsaneyi yıktım.
- Kariyerinde unutamadığın ne var?
Muhakkak çok şey var ama bence bu sene keşke, hem ekibim Renault Sport Türkiye’ye hem bu sene bizi karşılıksız destekleyenlere hem de Cem’e bir Avrupa Şampiyonası Rallisi birinciliği hediye edebilseydim.
- WRC’de yarışmak ister misin?
Bu soruya hayır diyebilecek bir ralli pilotu bilmiyorum var mıdır. Ama sadece yarışmak için yarışmak istemem, hedefim olmalı.
- Yeni sezonla ilgli planların ne?
Arzum elde ettiğimiz başarımızı Renault ailesiyle tekrarlamak. Ve aynı tatta bir sezon yaşamak.
- Sezonu değerlendirirmisin?
Bence Renault Sport Türkiye olarak tek bir ruh tek bir ekip olmayı başarıp çok iyi bir sezon geçirdik. Sezon başında iki tane 3’er arabalık ekiplerle çok ciddi bir rekabete giriyorduk ve herkes bize neden tek araba diye soruyordu. Biz ise Süper 1600 Şampiyonası bir pilot şampiyonasıdır ve sadece bir pilot kazanacağından bunu yapmayı doğru buluyoruz demiştik. Eğer markalar şampiyonası Süper 1600 araçlarla yapılan bir şampiyona olsa tabiki daha fazla araçla katılmamız daha doğal olurdu. Etap birincilikleri saliselerle belirlendi ve seyri çok güzel bir şampiyona yaşadık.
- Renault’un sana yaklaşımı nasıl oldu?
Renault, 7 yıl sonra 2004’te şampiyonaya geri dönmüştü. Bense 20. yılımı en iyi şekilde şampiyonlukla kapatacağım bir takım arayışı içindeydim. Bu yüzden bu zorlu şampiyonada bir sene önce 7 ülkede Süper 1600’ün ipini göğüslemiş Clio’yu kullanma teklifi geldiğinde hızlı bir şekilde el sıkıştık.
- WRC’ler bu sporun gelişmesine engel oluyor mu? Çözüm ne?
WRC’ler gerçekten seyri ve kullanması çok keyifli otomobiller. Ancak Türkiye’de spora yatırımı olan markaların Süper 1600 gibi daha ucuz bir alternatifi var. Hepsinin eşit şartlarda yarışma ihtimali de var. Fakat şampiyonada sadece 2 markanın elinde olan WRC otomobillerle Markalar Şampiyonası’nı kovalamak mümkün değil. Bu anlamda bizim gibi takımlar bireysel olarak Türkiye Süper 1600’ü hedefleyebiliyor ve takımların boyutu yeterince büyük olamıyor. Bu yüzden 2006’dan itibaren Markalar Şampiyonası Süper 1600, Grup N ve bu sene FIA tarafından onanması planlanan Super 2000’lere açık olmalı. WRC’ler ise isterlerse sadece genel klasmana yarışmalı.
- Nasıl bir pilotsun? Bu sene üçüncü zaferini elde ettin. Duyguların ne?
Bence 20 yıllık tecrübesiyle 1 Balkan, 3 Türkiye Ralli ve 1 Pist kazanmış tecrübeli bir pilotum. 20 senelik kariyerimde bu sene gerçek bir takım pilotu olabildim. Diğer senelerde hep benim yaratılmış takımlarda pilotluk yapıyordum. Ve maalesef daha önceki senelerde takımlarda kendime yer bulamamıştım. Bu şansa ulaştığım ilk sene bu kadar güçlü rakiplere karşı bir başarı elde etmem bence çok değerli. Bir efsaneyi yıktım.
- Kariyerinde unutamadığın ne var?
Muhakkak çok şey var ama bence bu sene keşke, hem ekibim Renault Sport Türkiye’ye hem bu sene bizi karşılıksız destekleyenlere hem de Cem’e bir Avrupa Şampiyonası Rallisi birinciliği hediye edebilseydim.
- WRC’de yarışmak ister misin?
Bu soruya hayır diyebilecek bir ralli pilotu bilmiyorum var mıdır. Ama sadece yarışmak için yarışmak istemem, hedefim olmalı.
- Yeni sezonla ilgli planların ne?
Arzum elde ettiğimiz başarımızı Renault ailesiyle tekrarlamak. Ve aynı tatta bir sezon yaşamak.