A.A.
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 09, 2011 14:06
Eski Avrupa şampiyonu milli boksör Cemal Kamacı (67), gençlere öğütler vererek, sporun en iyi yanının, içki, kumar, sigara, gece hayatı gibi kötü alışkanlıklardan alıkoyması olduğunu söyledi.
Kamacı, dostlarını ziyaret etmek amacıyla geldiği Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde, Türkiye'de boks sporuna ilginin azalmasının, federasyon yönetimlerinin hatalarından kaynaklandığını ileri sürdü.
Boksun Türkiye'de geçmiş yıllarda yoğun bir izleyici kitlesi olduğunu belirten Kamacı, “İlk şampiyon olduğum Ali Sami Yen Stadı'ndaki müsabakamı, biletli 40 bin, biletsiz ise en az 5 bin kişi izledi. Ancak şimdi Türkiye'de bir Avrupa Şampiyonası yaptılar. 10 bin kişilik salonda 500 kişi vardı” dedi.
Bir
spor dalının ancak izleyicisinin çokluğuyla gelişebileceğine işaret eden Kamacı, bundan 30-40 yıl önce Türkiye'de boksun, futboldan bile daha fazla ilgi gördüğünü dile getirdi.
Kamacı, şu anda 50 branş varsa boksun ilgi yoğunluğu bakımından 20'nci sırada olabileceğini anlatarak, şöyle devam etti:
“Boks, beğenilsin veya beğenilmesin bir spordur. Belirli kuralları vardır. Onları güzel şekilde yerine getirmeniz lazım. Biz de elimizden geldiği kadar böyle yapıyorduk. Ligde iki sene amatör ve profesyonel boksörlük yaptım, bir kez olsun nakavt olmadım. Bir sefer ayağım kaydı, düşmedim. Biz bu işin en güzelini yapardık. Bizim zamanımızda seyirci akını olurdu.
Aslında iyi boksu seyrettiğin zaman ondan hoşlanırsın. Çünkü çok güzel hareket yapılır. Biz kendi dönemimizde birer Muhammed Ali'ydik. Benim zamanımda boks bir numaraydı. Basketbol, futbol, güreş gibi spor dalları da yapılıyordu, ama en çok sevilen spor dalı bokstu. Peki bu niçin böyle oldu? Cemal Kamacı, Celal Sandal, Hakkı Sözen ile oldu. Pırıl pırıl delikanlılardık. Şimdi böyleleri yok.”
67 YAŞINDA, AMA HALA ANTRENMAN YAPIYOR
Kamacı, günümüzde boks sporunun gösteriye yönelik yapıldığını ifade ederek, geçen Haziran ayında Türkiye'de gerçekleştirilen 39. Avrupa Büyük Erkekler Boks Şampiyonası'nda spikerlerin boksu değil, sanki kavgayı anlattığını belirtti.
Boksu bilmeyen bir spikere boks müsabakası anlattırılmasının doğru olmadığını belirten Kamacı, şunları kaydetti:
“Spor ilk olarak ahlak ve maneviyattır, ondan sonra sporcu, ne için spor yaptığını bilmesi lazım. Sporun en iyi yanı, içki, kumar, sigara, gece hayatı gibi kötü alışkanlıklardan alıkoymasıdır. Bundan büyük bir nimet olamaz. Birçok gence sigarayı bıraktırdım, boksa başlattım. Bana şimdi büyük dua ediyorlar. Spor yapmasaydım, şu anda çok berbat bir ortamda yaşıyordum. Uyuşturucu bile kullanabilirdim. 10 kez ABD'ye gittim. Bu ülkeyi hayalimde bile göremezdim. Avrupa'ya boks sayesinde 100 defa gittim. Boks ile rüyamda göremeyeceğim yerleri gördüm. Yani spordan çok şey kazanılabilir. 10 yıldan bu yana baş ağrısı, hastalık tanımıyorum.”
Kamacı, ilerlemiş yaşına rağmen 25-30 yaş seviyesinde antrenmanlar yapıp sağlıklı kalmaya çalıştığını anlatarak, şöyle konuştu:
“Boksla uğraştığım yıllarda 4 kez İstanbul Şampiyonu oldum. Askerlik yaptığım dönemde iki kez de Ankara'da şampiyon oldum. 1967 yılında profesyonel oldum. Profesyonel olarak 79 maç yaptım. 5 kez şampiyonluğa oynadım ve 4 kez şampiyon oldum. 1972 ve 1974 yıllarında da Türkiye'de yılın sporcusu oldum. Biri Almanya, diğeri Avusturya'da olmak üzere iki kez dış ülkelerde şampiyon oldum.
Şu anda 67 yaşındayım. Her sabah kalktığımda 100 kez şınav, 150 kez mekik çekerim. Haftada üç defa 10'ar kilometre koşarım. 'Cemal Kamacı bu yaşında 10 kilometre koşuyor, sakıncalı olabilir' diyebilirler. Fakat ben 50 seneden bu yana aynı şekilde koşuyorum. Aslında yaşıtlarımın koşmaması, sadece yürüyüş yapması lazım. 50 seneden bu yana koştuğum için yürümeyle tatmin olmuyorum. 10 raunt dövüşebileceğim bir güce, bilgiye, tecrübeye sahibim.”
CEMAL KAMACI
Trabzon'un Maçka ilçesinde doğan Cemal Kamacı, spora futbolla başladı, ancak geçirdiği sakatlıktan sonra bu spor dalını bıraktı.
Boksa 1958'de Fatih Güreş Kulübü'nde başlayan, daha sonra
Fenerbahçe'ye geçip boks takımının kaptanlığına kadar yükselen Kamacı, 1962'de Boks Milli Takımı'na seçildi. 1964-1966 arasında 71 kiloda üç yıl üst üste Türkiye şampiyonu olan Kamacı, 1966 sonuna kadar bütün milli maçlarda 67 ile 71 kilolarda mücadele etti ve iki kez Balkan ikinciliğini kazandı.
Kamacı, 1967'de profesyonelliğe geçerek boksa Avusturya lisansıyla devam etti. Çünkü o dönemde Türkiye'de profesyonel boks lisansı verecek bir kurum bulunmuyordu. 1973'te Ali Sami Yen Stadı'nda düzenlenen unvan maçında Avrupa şampiyonu Roger Zami'yi yenerek 63,5 kiloda bu unvanı ele geçiren Kamacı, aynı yıl Avrupa şampiyonluğunu İspanyol Tonik Kortiz'e kaptırdı.
1975'te yine bir İspanyol boksör olan Gomez Fouz'u yenerek ikinci kez Avrupa şampiyonu olan Kamacı, Avrupa profesyonel boks şampiyonluğu unvanını 1976'da yaptığı üç maçı da kazanarak korudu.
İstanbul'da 1976'da düzenlenen jübile maçından sonra boksu bırakan Kamacı, 63,5 kiloda dünya sıralamasında dördüncü sıraya kadar yükselme başarısını ve Avrupa şampiyonu olan ilk Türk boksör unvanını elde etti.