Editör

Güncelleme Tarihi:

Editör
Oluşturulma Tarihi: Eylül 02, 2006 00:00

30 kentte Avrupa bilim eğlence gecesi düzenlendi

Avrupa’nın 30 farklı kenti ile eşzamanlı olarak Türkiye’de İzmir’de Çakabey Koleji Kampüsü’nde, "AVRUPA BİLİM-EĞLENCE GECESİ" düzenlendi. AB destekli proje kapsamında, 22 Eylül 2006 akşamı yapılacak. Gecede bilim insanları ile halkı bir araya getirici, enteraktif ve eğlenceli bir dizi etkinliğin amacı, bilim ve araştırmacıların toplum için öneminin vurgulanması; "bilim adamlarının da normal insanlar" olduğunun gösterilerek toplumdaki bilim adamı imajının olumluya çevrilmesi ve gençlerin bilimde kariyer yapmaya özendirilmesi.

Dünyanın en dinamik bilgi temelli ekonomisi olma hedefine ulaşmak için Avrupa’nın insan sermayesini ve araştırma potansiyelini arttırması şarttır. Bunun için: Araştırmacıların en iyi eğitim ve kariyer fırsatlarına erişimini sağlamak gerekmekte. Emekliye ayrılacak araştırmacıların yerine geçecek 700.000 genç araştırmacıya ihtiyaç var. Çığır açan buluşlara imza atabilmek için Avrupa’nın her yerinden araştırmacıların bir araya gelerek fikir alışverişinde bulunması ve işbirliği yapması gerekmekte. Üstelik Avrupa’nın 2010 yılına kadar 700.000 yeni araştırmacıya ihtiyacı var.

Avrupa’nın farklı şehirlerinde geçen yıl düzenlenen bu etkinliklerden çok olumlu sonuçlar alınması üzerine Avrupa Komisyonu, aynı etkinliği 2006 yılında Türkiye gibi aday ülkeleri de kapsayacak şekilde tüm Avrupa’da tekrarlayacak. Ege Üniversitesi Bilim-Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi (EBİLTEM) tarafından Avrupa Araştırmacı Gecesi etkinliğinin Türkiye’de ilk defa düzenlenebilmesi için bir proje teklifi hazırlanarak sunuldu. Bu teklif, Avrupa Komisyonu tarafından Türkiye’de destek almaya hak kazanan tek proje oldu.

Bu etkinliğin ulusal düzlemde Türkiye’ye ve İzmir’e yakışır bir şekilde gerçekleştirilebilmesi için manevi desteğiniz ve etkinliğin geniş biçimde kamuoyuna duyurulması konusunda işbirliğiniz çok önemlidir.

TÜBA Kök Hücre Eğitsel Sempozyumu

Türkiye Bilimler Akademisi Konseyi, kök hücresi araştõrmalarõnõn taşõdõğõ stratejik önemini göz önüne alarak “TÜBA Kök Hücre Çalõşma Grubu” adõ altõnda katõlõma açõk multi-disipliner bir grup oluşturdu. Kök Hücre araştõrmalarõ hücre biyolojisindeki temel bilgilerimizin yenilenmesinin yanõnda, hastalarõmõz yararõna olabilecek yeni bilgi birikimlerine imkan sağlamasõ yönünde çok hõzlõ bir gelişme içinde. Tõp dünyasõnda ve toplumda kök hücre çalõşmalarõ, embriyonal gelişme mekanizmalarõnõn incelenmesine imkan veren çok yetkin bir model sistem sunmasõnõn ötesinde, doku ve organlarõ yenileme bağlamõndaki üstün potansiyeli ile doku zedelenmesi veya kaybõ sonucunda ortaya çõkan kronik ve küratif tedavileri bulunmayan hastalõklarõn “potansiyel tedavilerine” yönelik bilimsel ve sosyal beklentilere yol açmaktadõr.

Kök Hücre Çalõşma Grubu, kök hücre konusunda; Bilimsel gelişmelerin ve bilgi birikiminin güncel takibinin gerçekleşmesini, Kök hücrelerin araştõrma ve uygulamalarõnda ulusal ve uluslararasõ yasal, etik ve çeşitli bürokratik kurallarõn takibi, İlgili disiplinlerin konuyla ilgilenen elemanlarõnõn katõlõmõyla, bilgi ve deneyim paylaşõmõnõ, Kurum-içi, ulusal ve uluslararasõ benzer gruplarla işbirliğine öncelik vererek araştõrma projelerinin hazõrlanmasõnõ teşvik eden, interaktif bir ortam sağlamayõ, eğitsel etkinlikler düzenlemeyi ve yayõnlarda bulunmayõ amaçlamaktadõr. Kök hücre konusuyla ilgilenen bilimcileri, araştõrmacõlarõmõzõ biraraya getirerek kök hücre alanõnda ortak bir araştõrma platformu oluşturmak ve kamuyu aydõnlatmak amacõyla düzenlenen ve uluslararasõ değerli konuşmacõlarõn katõlõmõyla gerçekleşecek olan ikinci eğitsel sempozyumda advetli konuşmacılar: Rüçhan Akar, Can Akçalõ, Ayhan Attar, Alp Can Ankara, Zafer Candan, Dominique A.Bonnet, Deniz Kõrõk, Didier Montarras, Charles E. Murry, Ali Oto, Lachlan Thompson

Ele alınacak konular: Erişkin Kök Hücreler -Kök Hücrelerin Kendini Yenileme ve Pluripotency Özellikleri, iskelet Kasõ Tamirinde Erişkin Kök Hücreler, Normal ve Lösemik Kök Hücrelerin Biyolojik Özellikleri, Allojeneik Kök Hücre Nakli Sonrasõ Kimerizm ve MRH Takibine göre Biçimlendirilmiş Tedavi: KML örneği. Mini-Sempozyum : Parkinson Hastalõğõnda Nöral Kök Hücrelerin Önemi. Omurilik Yaralanmalarõnda Kök Hücre Çalõşmalarõ: Ankara Tõp Fakültesi Deneyimi (Deneysel ve Klinik Deneyim Sonuçlarõ); Mini-Sempozyum : Kalp Hasarõ Tamirinde Kök Hücrelerin Kullanõmõ

Kalp Hastalõklarõnda Kök Hücre Uygulamalarõ. Cardiac Repair by Stem Cells. Erişkin Kemik İliği Kök Hücrelerinin Kardiyovasküler Hastalõklarda Uygulanmasõ. Embryonik Kök Hücreler ve Doku Mühendisliği. insan Embryonik Kök Hücrelerinin Genetik Alanõnda Kullanõm Potansiyelleri. Embryonik -Olmayan Kök Hücreler. Kordon Kanõnõn Rejeneratif Tõptaki Yeri. Mezodermal Kök Hücreleri ve Pedi-Stem Projesi. İnsan Göbek Kordonu Stromasõ Kök Hücrelerinin Nörona Farklandõrõlmasõ. Mezenkimal Kök Hücre BiyolojisindeÖstrojenlerin Rolü:Muhtemel Mekanizmalar. Kök Hücre Araştõrmalarõnda Ülkemizde ve Dünyada Yasal Düzenlemeler. ISSCR'õn Kök Hücre Araştõrma ve Uygulama Kurallarõ. UNESCO 'nun Bioetik Kurallarõ. Toplantõ tarihi ve yeri: 7 Eylül 2006 The Marmara İstanbul. Toplantõ dili ingilizce. Simultane tercüme var. Kayõt ve katılım için: Gökçen Diş, TÜBA, Tel: 0312 467 45 11-18-22; gokcend@tuba.gov.tr www.tuba.gov.tr Organizasyon: Serenas Turizm: Tel: 0 212 263 75 40; Ehuzelli@serenas.com.tr, www.serenasgroup.com

Hayat kıskaçta

Evet, biyoloji hayatın ta kendisidir. Ancak yerküredeki olumsuz gelişmeler hayatı kıskaç altına almış durumda. Yıllardır bir iklim değişimi sendromu yaşıyoruz. Fakat bu artık bir nedeni bilinmeyen ancak belirtilerinden tanıdığımız sendrom olmaktan çoktan çıktı: Şüphesiz dünyanın kendi iklimsel döngüleri var, fakat günümüzde insanın faaliyetinin değişimi çok hızlandırdığı konusunda bilim dünyası fikir birliği içinde!

Buzullar eriyor. Kutuptaki buz tabakası 7000 yıl içinde eriyecek! Bu erimede insanın atmosferi etkileyen faaliyetlerinin katkısı nedir bilmiyoruz. Kutup buzulları 10 bin yıldan beri yılda 5 santim inceliyor. Bu gidişle 7 bin içinde orada buz kalmayacak.

Aslında süreç başladı: Eriyen buzlar denizleri yükseltiyor. Deniz seviyesi 4,80 m yükseldiğinde kıyılar ve adalar sel ve su baskınları sonucu tamamen su altında kalacak.

Dikkatli okurlarımız, atmosfer olaylarına ve iklim değişimi konusundaki araştırmalara çokça yer verdiğimizi ve bu araştırmalarda dünyamızın orta ve uzun vadeli iklim çevrimlerinin etkisi altında yaşadığının dile getirildiğini bilirler.

Bugün de hayatın çeşitliliğinin giderek azaldığını saptayan raporlara yer veriyoruz.

* * *

Evrenimizde olduğu gibi, yeryüzüyle ilgili, jeolojik ve atmosferik gelişimler hep uzun süreçlerdir. Gezegenimiz yaşıyor, kendi ritmiyle... Yaşamını çevreleyen, biçimleyen ve yöneten yasalarına tabi olarak... Bu döngü, gezegenimiz olduğu kadar hayatın da ta kendisidir.

Evrim tam da budur, canlı ve cansız bütün varlıkların, çoğumuzun 70 yıllık yaşam algılama gücümüzün içine bir türlü sığdıramadığı binlerce, yüzbinlerce, milyonlarca yıllık süreçlere uyumudur.

Özlerine ve çevrelerine uygun olarak, biçim ve nitelik değişimidir.

Yeryüzü, buz çağlarını ve sıcak dönemleri yaşadı. Bütün çevre de bu dönemlere göre yeniden biçimlenip durdu.

Örneğin, 300 milyon yıl öncesinin, yani Karbon döneminin atmosfer bileşimi bugünden çok farklıydı.

Atmoferde, yüzde 50 daha çok oksijen vardı; bu nedenle bitki ve hayvanlar devasa boyutlardaydı.

İklim, atmosfer, zaten her zaman uzun vadeli bir değişim süreci içinde "yaşamını" sürdürmektedir. Burada insan faktörü bu süreci ilk kez etkilemektedir.

* * *

Bilimcilerin merak ettiği, iklimin ne zaman keskin bir dönüşüm yaşayacağıdır. "Böyle giderse..." hesapları, iklimin kendi çevrimi içindeki niteliksel, keskin dönüşümleri içermiyor. Bilimin henüz iklimsel gerçeklerle tanışması çok olmadı. Eldeki aletsel verilerin geçmişi 100 yıla ancak dayanıyor.

Ama en çok merak edeceğimiz şu soru olacak: "Acaba hep böyle mi gidecek, yoksa ani bir sürpriz yaşar mıyız?".

Gelecek cumartesiye kadar sevgi ve dostlukla...

Editör
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!