Editör

Güncelleme Tarihi:

Editör
Oluşturulma Tarihi: Mart 25, 2004 22:28

Sevgili Bilim ekibi ve sevgili editör

Size
bazı sorularım olacak:

1- Dergideki konuları acaba neye göre seçiyorsunuz: bilimsel gelişme ve gündemlere paralel bir şekilde mi, yoksa başka kriterleriniz mi var?

2- Eğer gizli bir bilgi değilse, hedef kitlenizi de öğrenmek isterim..

3- Bir sorum da kapak seçimini neye göre yaptığınız, bazen çok beğendiğim kapak dizaynları oluyor. Grafikçinizi ve kapak tasarımcınızı tebrik ederim.

4- Bir diğer sorum da mesleğiniz nedir olacak, çünkü bazen oldukça esprili yazılarınız oluyor, ben de engin mizah yeteneğinizin kaynağını merak ediyorum. Edebiyatla bir ilginiz var mı?

Sizin gibi insanları tanıdıkça ülke sevgim ve Türkiye aşkım nasıl artıyor bilemezsiniz... Merak ettiğim ve aşağıda belirttiğimiz bazı konulara bundan sonraki derginizde yer verirseniz çok memnun olacağım:

1- Erkeklerde saç dökülmesi ve bunun yarattığı kompleksler. (Özellikle kadın erkek ilişkilerinde erkeklerin güven kaybına yol açması açısından sosyolojik bir problem olarak ortaya çıkıyor.)

2- Tavşanların dünyası ve ürkekliklerinin nedenleri.

3- İstanbul'daki trafik sorununu çözmek için yurt dışından (örneğin İngiltere model alınarak) bazı mini çözüm önerileri.

4- Görünmez kameralar (Evlere yerleştirilen ve duvarın arkasına monte edildiği halde görünmeyen.)

5- Rock müziğinin neden çok tutulduğu (örnek olarak Bruce Springsteen verilebilir.)

6- Finans departmanında çalışanlar neden daha az yaşarlar? (Böyle bir haber duymuştum.)

7- Uzun boylu erkeklerde iktidarsızlık olduğu doğru mu ve homoseksüellik oranlarında bir artış? Sanırım kelaynaklar üzerinde yapılan bir deneyde böyle bir sonuca rastlanmıştı diye hatırlıyorum.

Bunlardan herhangi biriyle ilgili bir haber yayınlarsanız çok müteşekkir olurum.. Gelecek cumartesiye kadar sevgi ve dostlukla...

F.Pınar Zeybek

pinarz@superonline.com



BİLİM’den yanıt:

Sayın
Zeybek, dergimiz için dile getirdiğiniz güzel düşüncelerinize teşekkür ederiz. Dergimizin konularını dünya biliminde yapılan güncel araştırmaları gözeterek seçiyoruz. Son araştırmalara ilişkin haberlere ve araştırma sonuçlarını değerlendirici ve toparlayıcı yazılara önem veriyoruz. Böylece üzerinde çok yönlü araştırma yapılan bir konu, bütün yönleriyle dergide yer alıyor. Hedef kitlemiz, bilime, bilim dünyasında olan bitenlere meraklı bütün okurlar ve tabii ki Hürriyet okurları. Bilim, insanlığın en önemli, bizce başta gelen faaliyetlerinden biri. Hem doğayı hem canlıları anlamaya yönelik bu faaliyet, çıktıları, ürünleri itibarıyla da aynı zamanda muazzam bir ekonomik değerin yaratıcısı. Temeli bilime dayanmayan çok az şey bulabilirsiniz. Dolayısıyla ülkemiz bir bilim ve teknoloji üretilen ülke olmalı, gençlerimiz bilimi seçmeli, politikacılar büyük bilimsel projeler üretmeli ve bilim politikalarıyla ülkenin geleceğini sağlama almalı... Neyse bu konu uzun, kısaca dergimiz bilim ve teknoloji üzerine yayınlarıyla, bilimi önemseterek ülkemize hizmet etmeye çalışıyor... Dergimiz, bilim dünyamızın hizmetindedir aynı zamanda...

Semra Aygün L’OREAL UNESCO Ödülü aldı

L'OREAL-UNESCO işbirliği ile sürdürülen "For Women in Science" (Bilim Kadınları İçin) programında, bu yıl Türk Bilim kadını Semra Aygün, gelecek vaat eden 15 genç bilim kadını ile beraber burs almaya hak kazandı. Her sene her kıtadan bir tane olmak üzere 5 önde gelen bilim kadınına ödül vermekte, doktora veya öğretim üyeliği düzeylerinde gelecek vaat eden 15 genç bilim kadınına da burs sağlanıyor.

L'OREAL-UNESCO BİLİM KADINLARI İÇİN programı, değerli araştırmalar yaparak bilimin gelişmesinde görev alan seçkin kadınların yerlerini güçlendirmeyi amaçlarken, kıtalar adına seçilen her bilim kadınını 100.000 $ ile ödüllendirirken, örnek oluşturan ve gelecek vaad eden projelerde çalışan genç bilim kadınlarını da 20.000$’lık burslarla destekliyor.

L'OREAL-UNESCO BİLİM KADINLARI İÇİN programında bu yıl, Avrupa Kıtasından burs almaya hak kazanan 3 bilim kadınından biri olan Semra Aygün, TÜBİTAK’ın Gebze Ğ MAM yerleşkesinde bulunan Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Araştırma Enstitüsü’nde araştırmacı olarak görev yapmaktadır. Moleküler biyoloji alanında çalışmalar yapan Aygün’ün araştırması, canlılarda hücresel enerji üretimini sağlayan elektron taşıma zincirinde önemli rol oynayan proteinlerden sitokrom c oksidaz’ın Rhodobacter bakteri membranına yerleşimi ve olgunlaşma sürecinde fonksiyonel yeni iki gen üzerinde odaklanmaktadır.


Prof. Murat Tuzcu

Eczacıbaşı Tıp Günü etkinliklerine katılarak bir konuşma yapan ünlü bilim insanımız Murat Tuzcu ile sohbet etme fırsatını bulduk. Prof. Murat Tuzcu, ABD’de en ünlü tıp merkezlerinden biri olan, Cleveland Kliniği’nde çalışıyor; kardiyolog, yani kalp Ğ damar hastalıkları uzmanı, bunun da ötesinde, kliniğin Intravasküler Ultrasonografi Laboratuvar Başkanı. Bir çok yeni tekniğin geliştirilmesine öncülük yaptı; bilimselliği ile yarattığı güvenirlik ve araştırmacı kişiliği, kendisini ABD’nin ünlü uzmanları arasına soktu.

Konferansta, girişimsel kardiyolojide atılan büyük adımları, bir gelecek perspektifi içinde dinleyicilere sunan ve ilaç kaplı stentlerin kardiyovasküler hastalıkların tedavisinde büyük bir devrim yarattığını belirten Tuzcu, sohbet sırasında şu noktaların üzerinde durdu:

Kalp ve genel sağlığınız için sigara ve sigara içilen yerlerden kesinlikle uzak durmalı;

Kadınlarda da kalp krizi tehlikesi en az erkekler kadar, hatta daha da yüksek;

Tıp iki adım ileri bir adım geri biçiminde ilerliyor; örneğin C ve E vitamininin kalbe iyi geldiği doğru çıkmadı; yeni, kapsamlı ve birbirini doğrulayan araştırmalar ancak bize daha doğru sonuçlar veriyor;

Gelecek 10 yıl içinde tıpta, bireyin özelliklerine göre tedavi yöntemleri ön plana çıkacak.

Özellikle kişinin genetik özelliklerin daha ayrıntılı belirlenmesi ve moleküler mekanizmaların birbiriyle etkileşiminin daha çok anlaşılması, kişiye özgü tedavilere hız kazandıracak. Böylece hastalıkların tedavisinde iyileşme oranları çok yükselecek...

Sağlık yaşam için, kiloya, tansiyona, kalbe, dengeli beslenmeye dikkat etmeli ve hareketi hiç ihmal etmemeli...

* * *

Tuzcu, yüzümüzü ağartan bir bilim insanı. Çapa’dan mezun olduktan sonra gittiği ABD’de yaptığı bilimsel çalışmalarla, Cleveland gibi çok ünlü bir tıp merkezinin esas isimlerinden biri olmayı başardı. Arkadaşları, daha öğrencilik dönemlerinde Tuzcu’nun kendisine en üst düzeyde bilimsel hedefler koyduğunu ve buna göre çalıştığını belirtiyorlar.

Tuzcu ABD’ye gitti ve orada kaldı. Eğer geri dönse ve çalışmalarını Türkiye’de sürdürseydi, bugünkü Tuzcu olabilir miydi?

Olamazdı; kendisi de ‘bilimsel araştırma pahalı bir iş’ diyor ve bu olanakların bugün bile Türkiye’de yaratılamadığını belirtiyor.

Bilimde ülke olarak mükemmeli yapmayı hedef almadığımız sürece, Tuzcu’ların yeri burası değil, ona bu olanakları sağlayan ülkeler olacak...

Gelecek cumartesiye kadar sevgi ve dostlukla...

Editör
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!