Dünyada bir ilk… Futbol laboratuvarı Türkiye’de!

Scouting, takım ve futbolcu analiz data bankası üretiminde dünya lideri İtalyan devi “Wyscout”; antrenman ve performans incelemelerinden futbolcuların fiziksel analizine tüm bir kulübün datasını tek bir yerden idare eden yönetim panellerini inşa eden Belçika’lı konusunda endüstri lideri “Soccerlab”; sportif start-up firmalarına Avrupa’da önderlik eden “Wylab” gibi uzman yapılar tek bir laboratuvarda İstanbul’da hizmete girdi.

Bu analiz laboratuvarının başındaki isim olan ve aynı zamanda Haliç Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu’nda performans analizi dersleri de veren K. Tarkan Batgün, global futbol pazarına sunulan bu yapı hakkında şunları söyledi:

“On seneye yakın bir süredir aslında dünya futbol sektörünün önde gelen yazılım liderlerinin temsilciliğini yapıyoruz. Son beş senedir de kendi içimizde aşamalar kaydederek bu dev futbol teknoloji firmalarına danışmanlık ve ürün geliştirme işleri yapmaya başlamıştık. Neticede scouting, maç analizi, performans analizi konularında benim Avustralya’dan gelme 20 senelik bir tecrübemde zaten mevcut idi. Ama iki senedir de artık kendi üretimimizi yapıp bu devler liginde ilk etapta kendi başımıza oynayamasak bile onların gemisinde yer bularak parça üretme hedefi için çalışıyoruz“

Aynı zamanda Türkiye’yi ilk defa “futbol scouting” konsepti ile 2010 yılında tanıştıran Batgün, “2017’de kendi yazılım ekibimizi oluşturmakla işe soyunduk. Genç yazılımcı arkadaşlarımız öncelikle futbol eğitimi aldılar. Sevdiğimiz teknik direktör arkadaşlarımız bizzat bu genç arkadaşları futbol konusunda yenilediler. Arkasından endüstri liderlerine kendilerine özel eğitimler verdirdikten sonra da kendimize ait uygulamaların inşasına başladık. İnşallah bu yıl 19 Kasım’da Amsterdam Arena’da yapılacak olan “Wyscout Forum”da yüzlerce futbol takımının karşısına çıkacak ilk ürünümüz” dedi.

Batgün, Futbol teknoloji inkübasyon merkezi konsepti ile kuluçka merkezi arasında ne gibi benzerlik yada farklar mevcut? Bunun Milli Ekonomiye yansıması nasıl olacak? Sorusuna ise,

“HEM FİKİRLERE AÇIK HEM DE FİKİRLERİ DESTEKLEYEN BİR YAPIMIZ VAR”
“Kuluçka merkezi ile teknoloji inkübasyon laboratuvarı benzer özelliklerde olsa da inkübasyon sistemi aslında bir üretim merkezinin çekirdeğini oluşturuyor. En büyük avantajı öncelikle kendi ürettiğimiz yazılım bazlı sistemleri endüstri devleri ile birlikte bir çatıda bulunduğumuz için çok hızlı bir şekilde onların yapısına entegre etme şansını bulması oluyor. Ama merkezimiz aynı zamanda dışarıda diğer fikir geliştiren start-up firmalarını inceleyebilecek bir know-how bilgisine de sahip olduğu için, devler liginde oynama kapasitesi olan fikirleri analiz etme yetisine sahip. Futbol endüstri içerisinde bulunan dünya lideri firmalara değerli bulduğumuz fikirleri tavsiye mekanizması içimizde özel olarak konumlanmış durumda. Amacımız çok fazla fikri işlemeyi değil, en kalitelisini ve tutarlı olanının bulma, analiz etme ve işleme mantığı ile çalışmak.”

Teknoloji bu kadar ilerlerken futbol endüstrisi bundan ne kadar etkilenecek? Ne gibi ilerlemeler bizleri bekliyor olacak?

Daha önce “kale çizgisi teknolojisi”ni adapte eden futbol endüstrisi teknoloji içerisine dikey geçişi aslında “VAR” teknolojisi ile yaptı. Artık verilen kararlar anında mercek altında. 2000’li yılların orta dilimlerinde biz bu işlemin bir benzerini Avustralya’da yapıyorduk canlı maç analizi programları ile. Yani teknik kadrolar devre arasında oyunun tüm parçalarını video analiz programları ile analiz edebiliyordu. Türkiye’ye gelişi yıllar sürdü gibi düşünülse de aslında “Bülent Uygun” hocamızla Türkiye’deki, hatta Avrupa’da bile o zamanda olmayan bir teknolojik sistemleşmeyi Sivasspor’da başlatmıştık. Akabinde ben 2015-17 seneleri arasında Türkiye’de Futbol Federasyonumuzda “canlı maç analizi” kurslarında teknik kadrolara bu sanatı öğretme işlevini yerine getirerek sektöre bu işin önemini anlatmaya çalışmıştım. Dünya futbolu artık “data işleme” konusunda bir evrim geçiriyor. Manchester City, Bayern Münih gibi takımlar artık kendi yazılım gelişim departmanlarını kurmuş durumda. Yani takımlar gelecekte kendi uygulamalarını kendileri yazacaklar.”

Takımlara ya da bu endüstriye girmek isteyen genç yazılımcılara ve girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?

“Takımlarımıza en önemli tavsiyem öncelikle kendi taraftarları içerisindeki cevherleri araştırmaları ve değerlendirmeleri olacaktır. Bugün Manchester City olsun, Bayern Münih olsun taraftarlarının içerisinde bu araştırmalara çoktan başlamış durumdalar. “1907 Fenerbahçe Derneği” örneğin bu konuda çok önemli atılımlar içerisinde. Beşiktaş stadyumunun içerisinde de çok önemli bir teknoloji merkezi konumlanmış durumda. Ama bu yeniliklerin tüm kulüplerimizin algı mekanizmasının içinde olması ve bunun en kısa zamanda oluşması en büyük dileğim. Futbolun içerisindeki her türlü fikre ve projeye bizler açığız. Futbol taraftarlarının araştırmacı ve girişimci bir yapıya dönüşmesi en güzel hayalimiz. Bu dönüşüm en kısa zamanda yaşanırsa sadece Türkiye’ye değil, dünya futboluna yepyeni uygulamalar yansıyacaktır.