Oluşturulma Tarihi: Ekim 25, 2003 01:52
Gerçek adı Rupert Parkes olan Photek, dans müziğine ikinci baharını yaşatan jungle ve drum'n'bass gibi türlerin en artistik ve zeki yapımcısı olarak tanınıyor. Canlı elektronika müziğinin meraklılarının bir nevi ilah olarak gördüğü Photek, 'Burn Electropassion Parties' serisi kapsamında 25 Ekim Cumartesi akşamı Babylon'da!
Photek, drum'n'bass üstadı L.T.J Bukem ve Goldie'nin plak şirketlerinde çıraklık yaptı. Parkes, drum'n'bass'in kalıplaşmış sınırlarını zorlayan bir 'sound' yarattı. 'The Hidden Camera' ve 'UFO' gibi parçaları 1990'ların sonlarında dans pistlerine ‘‘karanlık drum'n'bass’’in geri dönmesine ön ayak oldu. Drum'n'bass müziğinin çağdaş temsilcilerinden müzisyen, yapımcı ve DJ Photek geçen yıl kendi plak şirketinden çıkan 'Solaris' adlı albümüyle 80'li yıllara atıfta bulunurken drum'n'bass kadar metalik bir müziğin ruhani boyutu olabileceğini de kanıtladı. Albümü, çocukluğundan bu yana hayranlık duyduğu efsanevi house şarkıcısı Robert Owens'la birlikte kaydetti. Özellikle Ownes'un sesiyle bütünleşen 'Mine To Give' adlı parça Billboard dans müziği listlerinde bir numara olurken, şarkının farklı remikslerini Satoshi Tomii ve David Morales gibi ünlü DJ'ler üstlendi.
Meraklıları yaptığınız müziği tanıyor. Yine de bu janrı çok iyi tanımayan müzikseverler için, tam olarak ne yaptığınızı anlatabilir misiniz?
- Ben bir DJ, prodüktör ve kayıt sanatçısıyım....
Babylon'da DJ set yapacaksınız. DJ'liğinizin yapımcısı olduğunuz müziklerden farkı var mı?
- DJ'lik yaparken de kendi yapıtlarımı çalıyorum.
Burada yalnızca bir drum'n bass yapımcısı olarak tanınıyorsunuz. Ama son yapıtınız 'Solaris' birçok 'deep-house' parçası da içeriyordu. Bu durum DJ swetlerinizi nasıl etkiliyor?
- Eskiden yapımcı olmama rağmen hiç DJ'lik yapmıyordum. Ancak dinleyicilerimden bu talep de gelince işler değişti. Ama setlerim hep drum'n'bass ağırlıklı. Her zaman sadece drum'n bass...
Drum'n bass'in bugünkü durumu ve gidişatı hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Bence bugünkü hali birkaç yıl öncesine nazaran çok daha iyi. O zamanlar da bu şekilde düşündüğümden, ilgim farklı yönlere dağıldı. Daha sonra drum'n'bass'in gidişatı düzelince ben de ilk göz ağrıma döndüm. Goldie gibi gerçekten kendini bu işe adamış isimlerin de tekrar drum'n'bass yapıyor olması çok olumlu bence. Etraftaki kötü müzikten sıkıldığım için kendi plak şirketimi kurdum. Prodüksiyon değerinin çok yüksek olması o türün dinlendiği ortamları öldürüyor ne yazık ki.
Türkiye'deki müziği tanıyor musunuz?
- Özür dilerim ama hayır. Oraya gelince kesinlikle bakacağım ama.
Film müzikleri de yapıyorsunuz.
- 'Invicible / Yenilmez', Billy Zane'in başrolde olduğu Uzakdoğu sporları üzerine bir film. Sofia Coppola'nın yapımcılığını üstlendiği, hip hop üzerine, 'Platinum' adında bir televizyon serisi de var. 'Italian Job'ın da bazı müziklerini ben yaptım. Filmler için müzik yapmaktan çok zevk alıyorum çünkü yapımcılık kariyerime gerçekten renk ve zenginlik katıyor. Sinemaya da bayılıyorum bu arada.
Son olarak; buradaki müzikseverlerin Babylon'daki geceden beklentileri ne olmalı?
- Kendi müziklerimi çalacağım çoğunlukla. Bir de Teebee ve Cryslt adlı kendi plak şirketlerimden çıkan müzikleri ve sanatçıları. Gecede harika müzik ve prodüksiyonlar duyacağınızı garanti ediyorum!!!