Dr.Yanıt

Güncelleme Tarihi:

Dr.Yanıt
Oluşturulma Tarihi: Nisan 08, 2006 00:00

Parmak izlerimiz anne veya babamızın parmak izine benzer mi?

Yanıt:
Evet. İnsanlar parmak izlerinin boyutunu, şeklini ve kabartma çizgiler (Friction Ridge Skin-FRS) arasındaki açıklığı kalıtım yoluyla ebeveynlerinden miras alır. Ancak bir parmak izini kişiye özel kılan ayrıntılar genetik değildir.

Çeşitli çıkıntı ve girintilerden oluşan FRS’ler kişiye özeldir ve sonsuza dek değişmez. Tek yumurta ikizleri de dahil, iki kişinin parmak izi birbirine benzemez ve bu yapı yaşam boyunca aynı kalır Ğciddi bir yaralanma sonucu oluşan yara izinin yol açtığı değişiklikler dışında-.

Parmak izinin genel şekli kalıtsal olmakla birlikte, özel yapısı niçin kalıtsal değildir? Bunun nedeni, fetüsün gelişim sürecinde, bazı özelliklerin oluşumunda zamanlamanın farklı olmasıdır. Fetüsün el parmakları, avuçları ve ayaklarındaki (volar) pedler dümdüzdür, üzerinde girinti ve çıkıntı bulunmaz. Çünkü kan damarlarının ve bağlantı dokularının öncüsü olan mezenşim dokusu burada şişkinlik yapar.

Fetüs 10 haftalık iken volar pedlerinin büyümesi durur, ancak el büyümeye devam eder. Bundan sonraki birkaç hafta boyunca volar pedleri yeniden el tarafından absorbe edilir. Bu aşamada çıkıntıların ilk belirtileri ortaya çıkar. İlk çıkıntıların ortaya çıktığı dönemde volar pedleri genel şeklini almaya başlar.

Genel şekil oluşmaya başlarken, kişiye özel yapı, derideki gelişigüzel, yerel streslere bağlı olarak oluşmaya başlar. Bu iki olayın zamanlaması Ğvolar ped oluşumunun gerilemesi ve ilk çıkıntıların ortaya çıkması- genetiktir. Çıkıntıların ve diğer özelliklerin oluşumu ise gelişigüzeldir.

Alkolün yararı ve zararı hakkında çelişkili haberler okuyorum, hangisi doğru?

Günde bir bardak şarap (veya bunun eşdeğeri) içen orta yaşlı kadınlarda, hiç içki içmeyenlere oranla, yaşlılıkta bellek zayıflama riskini yüzde 20 oranında azalıyor.

Yanıt:
Okuduklarınız arasında doğru olanı da var yanlış olanı da. Özet ile alkolün azı yarar sağlayabilir, çoğu ise zarar!.. Hemen her yiyecekte olduğu gibi. Şimdi son yapılan bir araştırmadan yola çıkarak iyi haberle başlayalım: Orta miktarda içilen içki, ileri yaşlarda zihinsel çöküntüyü geciktirir. 30 yıl süren bir çalışmanın sonuçlarını Harvard Üniversitesi’nden bir grup epidemiyolog 121.700 denekten alınan sonuçları inceledi.

Sonuç: günde bir bardak şarap (veya bunun eşdeğeri) içen orta yaşlı kadınlarda, hiç içki içmeyenlere oranla, ileri yaşlarda yaşa bağlı bellek zayıflama riskinin yüzde 20 oranında azaldığı ortaya çıktı.

Sıçanlar üzerinde araştırmalar yapan Japon bilim adamları, biranın içinde bulunan ve henüz teşhis edilemeyen bir bileşimin, pişmiş etlerde ve balıklarda bulunan kanser yapıcı bir tür kimyasal madde olan "heterosiklik amin"lerin DNA’ya zarar vermesini engellediğini ortaya çıkarttı.

Ancak bu sonuçlara bakıp hemen içki bardağına davranmayın. Japon çalışmasındaki sıçanlara içinde alkol olmayan bir içecek verilmişti. Dolayısıyla aminleri engelleyenin alkol olmadığı buradan anlaşılıyor.

Ayrıca Mississippi Üniversitesi’nden bir grup bilim adamları son olarak etanolün Ğalkollü içkilerde bulunan alkol- , kan damarı oluşumunu hızlandırarak tümör oluşumunu hızlandırdığını ortaya çıkarttı.

Bu arada İtalyan epidemiyologlar alkol ve kanser konusunda yapılan 150 çalışmayı inceleyerek, günde içilen 25 gramlık alkolün Ğgünde iki şişe bira- sindirim sisteminin üst kısımları, larenks, bağırsaklar, karaciğer ve meme kanseri riskini artırdığını keşfetti.

Halihazırda alkolün negatif etkilerinin yararlarından daha fazla olduğu yönünde güçlü kanıtlar mevcut. İngiliz tıbbi bilim dergisi Lancet’a görüşlerini açıklayan uluslar arası bir bilim grubu, alkol kaynaklı hastalıkların dünyada çok büyük bir sağlık sorunu oluşturduğunu belirtiyor.

"Hastalıkların küresel yükü"nün dörtte birinin alkolden kaynaklandığını söyleyen bilim heyeti, bu etkinin tütünün zararlarıyla aynı miktarda olduğuna dikkat çekiyor.

Hangi canlıların veya organizmaların gen haritası tümüyle çıkartıldı?

Yanıt:
Bundan 10 yıl önce genom bir hayal bile edilemeyecek bir projeydi. Bilim adamları bugün canlıların pek çoğunun Ğbitki veya hayvan- genetik kodunu inceleme şansını elde edemediyse de insanların, şempanzelerin, ineklerin, köpeklerin, balarılarının, mayanın, pirincin ve bakterilerin gen haritaları çıkartıldı. Şu anda fillerin, orangutanların, kirpilerin, kobayların ve kanguruların genomu üzerinde çalışmalar sürüyor.

İnsan genomu yaklaşık olarak 2.9 milyar baz çiftinden Ğveya harften- oluşuyor. Bunlar kabaca 20.000 ile 25.000 arası geni kodluyor. Pek çok hayvanda daha fazlası bulunuyor. Sözgelimi laboratuar sıçanlarında yaklaşık 30.000 gen 2.75 milyar harf ile kodlanıyor. Tavuklar ise insana yakın; yaklaşık 20.000 ile 23.000 arası gen barındırıyor. Küçük, "daha az" demek değildir. Yuvarlak kurtta 97 milyon baz çifti 19.000 genden sorumlu. Bu arada meyve sinekleri 165 milyon harf ve 13.600 gene sahip. Fırıncı mayasında 12 milyon baz çifti ve 6.000 gen bulunuyor. Escherichia coli ise 4.6 milyon harf ile 4.400 geni kodluyor.

İşte gen haritası çıkartılanlar:

İnsan (Homo sapiens)

Sıçan (Rattus norvegicus)

Tavuk (Gallus gallus)

Yuvarlak kurt (Caenorhabditis elegans)

Meyve sineği (Drosophila melanogaster)

Fırıncı mayası (Saccharomyces cerevisiae)

Escherichia coli

Pirinç (Oryza sativa)
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!