Güncelleme Tarihi:
Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) tarafından düzenlenen 52. Yıl Sporun Zirvesi Semineri'nin "Azimliyiz, doping illetinden kurtulacağız" başlıklı ilk gün son oturumunda konuşan Bak, Fransa'dan sonra dopingle ilgili ikinci meclis komisyonunun Türkiye'de kurulduğunu, komisyon olarak çalışmalarını tamamladıklarını ve hazırladıkları raporun basıldığını söyledi.
Bak, bu raporun TBMM Genel Kurulu'nda görüşüleceğini belirterek, şöyle konuştu: "Doping maddelerini temin edenlere, bunun ticaretini yapanlara hapis cezası verilmesi söz konusu, bu konuda örnekler var. İtalya'da bir doktoru bu nedenle tutukladılar. Bizim de önerimiz var bu konuda. Komisyonda dinlediğimiz sporculardan biri, antrenörünün kendisini eczaneye götürüp, iğne yaptırdığını ve ne olduğunu bilmediği ilacın 'vitamin' olduğunu söylediklerini aktardı. Daha sonra sporcu dopingli çıkıyor. Buna kayıtsız kalmak mümkün değil."
Sporcuların sağlıkla ilgili kontrollerinin çok eksik olduğunu savunan Bak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bilimi kullanmadığımız için dopingle karşılaşıyoruz. Sporcuların bütün bilgilerini içeren nefes kapasitesi, kan oranları gibi değerlerin belirlenmesi lazım. Bilimi sporda yeterince iyi şekilde kullanmıyoruz, bunu gidermemiz lazım. Sporcuları bilgilendirme konusunda da yeterli kimse yok, sporcu kimseye sormadan ilaç alıyor."
Bak, hukuksal açıdan da bazı eksikliklerin olduğunu belirterek, dopingin sporun kanseri olduğunu ve bunun temizlenmesi gerektiğini kaydetti. Türkiye'nin spora en fazla yatırım yapan ülkelerin başında geldiğini kaydeden Bak, sporda önemli olanın sürdürülebilir başarı olduğunu bunun için de ödül sisteminin de buna göre düzenlenmesi gerektiğini savundu.
Prof. Dr. Rüştü Güner
Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Dopingle Mücadele Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Rüştü Güner, 2012-2013'te komisyon olarak alınan 2bin 639 numuneden 162'sinde yasaklı madde bulunduğunu, bunlardan 51'inin halter branşında, 48'inin de atletlerde saptandığını kaydetti.
Güner, 2013'te bin 579, 2014'te ise 2 bin 418 doping kontrolünün yapıldığını, 2013'te dopingli çıkan sporcu oranının yüzde 11,1'den geçen yıl yüzde 2,5'a düştüğünü belirtti.
Dopingli çıkan sporcu sayısının vücut geliştirme dışındaki branşlarda yüzde 9,4'ten 1,4'e gerilediğini kaydeden Güner, komisyonun bu süreçteki çalışmalarının, WADA, IOC ve uluslararası federasyonlardan takdir topladığını sözlerine ekledi.