İlhan SÖYLER
Oluşturulma Tarihi: Nisan 06, 2007 00:00
Malik Şaş, oğlunun altın gibi bir kalbi olduğunu, içinde olduğu bütün oyunlarda heyecan yaşadığını vurgularken, "Hasan futbol aşkıyla büyüdü. Kalbi kötü değil, sinirlendikten sonra ’ben niye böyle yaptım’ der" diye konuştu.
GALATASARAY’a geldiği günden bu yana
Hasan Şaş’ı yakından tanırım. Bir yandan kamplar, seyahatler, diğer yandan tabi ki saha içerisinden. Sahada kazanmak için varını yoğunu ortaya koyan, hırçın yapılı o insan, seyahatler sırasında uçağın en ufak sallantısında, korkulu gözlerle oturduğu koltuğun arasına giriyor, etrafında kahkahalara neden olabiliyor. Bana göre sanki iki ruhu taşıyan yapıya sahip.
Yardım meleği
Bunu en iyi tanıyan tabi ki onu yetiştirmiş, onu kanatları altına almış büyütmüş ve korumuş kollamış olan babası
Malik Şaş.Malik Bey’le telefonla yaptığımız sohbetimiz sırasında oğlu ile gurur duyduğunu her fırsatta dile getirerek bakın bana neler söyledi:
"
Hasan’ı okutmak için çok çalıştım. Ama o Karataş’taki evimizin önünde plaj vardı. Onun tek sevgisi, kumsalda akşama kadar çıplak ayakla top oynamaktı. Zamanı orada koşmakla geçiyordu.
Sakindi aklı fikri futbol oynamaktı. Abisi Hakan Şaş okuyup hakim oldu, o ise bizi dinlemiyor, futbol aşkı ile yanıp tutuşuyordu." Ben,
Hasan’ın her fırsatta çevresine yardım ettiğine şahidim. Kulüp içinde evlenen, çocuğu olan, sıkıntıya düşen birisi varsa,
Hasan Şaş hemen orada.
Hasan’ın bunları yaptığını öğrenip gazetede yazınca da bana sitem ederek, "
Haber doğru ama ağabey, ben böyle şeyleri afişe etmek istemiyorum" diyor, biraz da o hırçın haline dönüşüyordu.
Doğuştan CimbomluBaba
Malik Şaş, oğlunun altın gibi bir kalbi olduğunu, içinde olduğu bütün oyunlarda heyecan yaşadığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
"
En sevdiği oyun tavla. Benimle oynamaktan zevk alır. Ancak bir el kaybettiği anda pullara isyan eder. Neredeyse tavlayı kıracak hale gelir. Beni kızdırmaya çalışıyor ama ben yapısını bildiğim için hemen ortalığı yumuşatmaya çalışırım ’sakin ol evladım’ diyerek, gönlünü alırım. Kalbi kötü değil, biraz sinirlendikten sonra karnı ağrımaya başlar, ’ben niye böyle yaptım’ der kendi kendine."
Baba
Şaş oğlunun, doğuştan hasta bir Galatasaraylı olduğunu ifade ederken, "
Çocukluğunda sarı kırmızı bayrağı eline alır, en büyük Galatasaray diye stada koşardı. Orda da duramazdı, Galatasaray gol yediği zaman ağlar, o zamanda sustur sustura biliyorsanız" dedi.