Güncelleme Tarihi:
ÇUKUROVA'DAN
Y.Sinan TANYILDIZ
Hikaye gerçek, yaşanmış… Adanalı Aytaç Pekkoçak meşhur Yenilmez Armada'nın efsane yıldızlarından biriydi. Hatta Adana'dan İstanbul'a, Moda'ya transfer olmuş iyi bir sutopu oyuncusuydu.
O yıllarda bir doktor komşusu vardı. Ve zaman zaman Pekkoçak'la doktor buluşur ve dertleşirlerdi. Aytaç Abi sorunlarını anlatır, doktor dinler, doktor sorunlarını anlatır Aytaç Abi dinlerdi…
Bir gün doktor çıkageldi ve başladı konuşmaya…
"Sorma…" dedi "Rezil oldum. Kadının biri milletin ortasında beni Kerhaneye davet etti."
Aytaç Abi kahkaha atmaya başladı…
"Hayrola doktor, nasıl oldu bu iş?" diye sordu…
"Bilirsin, ben zührevi hastalıklarla uğraşıyorum. İşim bu… Haftanın iki günü de geneleve gidip ordaki kadınları kontrol ediyordum. Orda bir kadın var. Patroniçe… İkide bir bana hemşehrim diyordu. Kızıyordum, bana hemşehrim deme diyordum… Geçtiğimiz gün Ceyhan'a gittim. Ceyhanlılar beni iyi tanır, iyi bilir. Nüfus Müdürlüğü'nde bir işim var. İşimi halletmek için herkes gibi sıraya geçtim. Biri beni arkamdan dürttü. Dönüp baktım, Ankara'daki genelevin patroniçesi… "Gördün mü bak…" dedi. "Bir de bana hemşehrim deme diyorsun. Hemşehriyiz işte…" demeye başlayınca terlemeye başladım… Herkes bize bakıyor. Benim başım önümde… Pot kıracak, saçma sapan şeyler söyleyecek diye korkuyorum. İşimi bitirir bitirmez, oradan uzaklaşacaktım ki arkamdan bağırdı ve şöyle dedi:
" Doktor Bey, Ankara'ya gelirsen Kerhane'ye beklerim…"
Şimdi siz orda olsaydınız, doktor hakkında ne düşünürdünüz? Böyle bir davete ne yanıt verirdiniz? Oturun kalkın, doktorun yerinde olmadığınız için dua edin!!!