Oluşturulma Tarihi: Mart 04, 2006 00:00
Kanatlı salyangoz hiç besin almadan bir yıl dayanıyor Denizlerde yaşayan kanatlı salyangoz, beslenmeden bir yıl kadar hayatta kalabiliyor. Bilimsel adı Clione limacina olan bu minik hayvanın metabolizması çok yavaş işliyor ve bedeninde depoladığı özel yağlardan yararlanıyor.
Almanya’daki Alfred-Wegener Kutup ve Deniz Araştırmaları Enstitüsü bilim adamlarının açıklamalarına göre, salyangoz bol miktarda ürettiği yağları depolayarak uzun süre bu rezervle yaşamakta.
Çünkü kanatlı deniz salyangozu ilginç bir şekilde yalnızca belli bir salyangoz türüyle beslenmekte ve bu seçiciliği yüzünden de uzun süre besinsiz kalmakta.
Salyangoz bu açlık döneminde enerji veren tüm yağları tüketmekle kalmayıp bedenindeki maddeleri de yakarak küçülmekte.
Fakat kıtlık dönemi bittiğinde rezervler yeniden doluyor. Diğer deniz hayvanları besinlerin %20’sini değerlendirirken, kanatlı salyangoz %80’ini yağa dönüştürmekte.
Kimyasal gürzEnstitünün diğer bir araştırmasına göre hayvanın bedeninde damlacıklar şeklinde depolanan yağlar aynı zamanda parazitlere karşı kimyasal bir savunma aracı görevini de yerine getiriyorlar.
Ayrıca bir tür "kimyasal bir gürz" ile salyangoz,
balık ve diğer deniz canlıları için yenmez hale gelmekte.
Son zamanlarda yapılan ölçümlere göre denizlerdeki asit oranının yükseldiği bilinmekte. Bu artış Clione limacina için bir tehdit oluşturmakta.
Yoğun asit yüzünden kabuk geliştiremeyecek olan salyangozun besin kaynakları da tükenebilir diyor araştırmacılar. Ve yok oluşu Kutup denizindeki tüm beslenme zinciri üzerinde etkili olabilecek.
T.rex’in atası daha vahşiymiş160 milyon yıl önce Çin’de yaşayan Tyrannosaurus rex’in atası tüm zamanların en vahşi yaratığıydı. Xing Xu yönetiminde çalışan ekip Çin’in kuzeyinde iki fosil buldu.
Fosillerden biri üç metre büyüklüğünde ve bilim adamları bu hayvanı "beş renkli kayanın taçlı ejderi" anlamına gelen Guanglong wucaii olarak adlandırdılar. T.Rex’in körelmiş ön ayaklarının aksine yeni fosilin normal ölçülerde ön ayağı var ve üzerinde de üç pençe bulunuyor. Fakat Guanglong wucaii’nin en önemli özelliği kafasının üzerinde tarak biçimindeki çıkıntı.
Tahminlere göre bu çıkıntı kızışma döneminde önemli bir rol oynuyordu. Bulgu, paleontologların eski bir tahminini de doğrulamakta. Buna göre tiranozorların soyu, kendilerine benzeyen ve Jura döneminde beslenme zincirinin ucunda bulunan alozorlara (Allosaurus) uzanmıyor. En yakın akrabalıkları daha çok küçük ve orta boylu Coeluosaurus grubuna uzanmakta. Bu aileye Struthiomimus ve kedi büyüklüğündeki Compsognathus da dahildir.
Guanlong’un 90 yıl sonra yaşamış olan tiranozorların bir atası olduğu, sivri ön dişler ve tek parça halinde kaynamış olan burun kemikleriyle kanıtlanmakta. Fakat tiranozorların görünümü evrim sürecinde biraz daha değişmiş. Özellikle de kafası ve arka ayaklı orantısız bir şekilde büyürken, ön ayakları körelmiş ve üç pençeden geriye sadece iki tanesi kalmıştı. Konuyla ilgili araştırma yazısı Nature Online’da (8.2.06) yayımlandı.
Katil örümcek, ağ yerine, zehirle avlanıyor
Bilim adamları tarafından "Assassin Spider"/Katil örümcek olarak adlandırılan 2cm uzunluğundaki bu örümcek, taksonomik olarak ağ ören örümceklerin bir alt sınıfına dahil olmasına rağmen, yapışkan ipliklerle ağ kurmuyor.
Bunun yerine düşmanlarını ısırıyor - hem de belli bir mesafeden. Örümceğin çenesinde bulunan zehirli diş, güvenli bir uzaklıktan düşmanın bedenine saplayacak kadar uzun. Bu kadar büyük bir dişi taşıyabilmek için de örümcek dev bir çene ve çok uzun bir boyna sahip.
Bugüne kadar on iki katil örümcek türü biliniyordu. Zoolog Charles Grisworld ve Hannah Wood’un Madagaskar’da buldukları dokuz yeni tür ile bu sayı şimdi neredeyse ikiye katlandı deniyor. Kaliforniya Bilimler Akademisi’ne göre katil örümcekler Madagaskar dışında sadece Avustralya ve güney Afrika’da yaşıyor ama fosillerden anlaşıldığı üzere eskiden tüm dünyada yaygındı.