Doğa
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 07, 2006 00:00
Mamut’un genetik yapısı Asya fillerine benziyor!
Soyu 10 bin yıl önce tükenen Mamut’un kemiği incelendi ve Asya filleriyle aralarında benzerlik bulundu.
Soyu tükenmiş mamutun kalıtımı, yani DNA’larını içeren genom haritası, Afrika filinden çok Asya filine benzemekte. Leipzig Max-Planck Evrim Antropolojisi Enstitüsü bilim adamları yaptıkalır incelemeler sonucu bu bilgiye vardılar.![/images/100/0x0/55eb2510f018fbb8f8ae2a9f]()
Mamut buz devrinde yaşamış olan bir fil türüydü ve soyu yaklaşık olarak 10.000 yıl önce tükenmişti.
Michael Hofreiter ve Svante P??bo yönetiminde çalışan araştırma ekibi, genetik karşılaştırma için 200 miligramlık mamut kemiğinden kalıtım malzemesi elde etti.
Buradan anlaşıldığı üzere Afrika filleri 6 milyon yıl önce farklı bir türe ayrılırken, mamutların ve Asya fillerinin farklı türlere ayrılması sadece 440 000 yıllık bir geçmişe sahip. Bilim adamları üç fil türünün soyağacının, goril, şempanze ve insanın soyağacına benzediğini söylüyorlar.
Przewalski atı yeniden doğdu
Doğal ortamda sadece bir tane kalmışken, üretilerek çoğaltılan Orta Asya steplerinin bu aygırlarından şimdi 1500 tanesi özgürce dolaşıyor.![/images/100/0x0/55eb2510f018fbb8f8ae2aa1]()
Son yabani atların, doğada çoğaltma çabası başarıyla sonuçlandı. Uluslararası bir zoolog grubu şimdi Przewalski atının "kırmızı listeden" çıkarılmasını önerdi.
Przewalski atı (Equus ferus Przewalskii) evcil atın en eski akrabası olarak bilinir.
Orta Asya steplerinde yaşayan bu at türü 1879 yılında ilk kez bilimsel olarak tanımlanabilmişti.
Sadece bir yüzyıl sonra ise doğal ortamda sadece tek bir örneği kalmıştı.
O tarihlerde hayvanat bahçelerinde de yalnızca on iki hayvan bulunuyordu.
Bu hayvanlardan 90’lı yıllara dek 1500 attan meydana gelen bir sürü oluştu ve bunun üzerine Moğolistan’daki steplerde Przewalski atının yabanileştirilmesi için çalışmalar başladı.
Londra’da gerçekleştirilen bir konferansta 60 uzman bu çabanın başarısını anlattı.
"Hayvanat bahçesinde doğan 13.nesilden sonra, atların doğal ortamda yaşayamayacaklarından endişelenmiştik, ama artık 248 yabani Przewalski atı yaşıyor artık Moğolistan’da" diye konuştu Nick Lindsay.
Anlaşıldığı üzere yabanileştirilmiş hayvanlar, steplerdeki yaşam ortamına gayet iyi uyum sağlamışlar.
Soyu 10 bin yıl önce tükenen Mamut’un kemiği incelendi ve Asya filleriyle aralarında benzerlik bulundu.
Soyu tükenmiş mamutun kalıtımı, yani DNA’larını içeren genom haritası, Afrika filinden çok Asya filine benzemekte. Leipzig Max-Planck Evrim Antropolojisi Enstitüsü bilim adamları yaptıkalır incelemeler sonucu bu bilgiye vardılar.
Michael Hofreiter ve Svante P??bo yönetiminde çalışan araştırma ekibi, genetik karşılaştırma için 200 miligramlık mamut kemiğinden kalıtım malzemesi elde etti.
Buradan anlaşıldığı üzere Afrika filleri 6 milyon yıl önce farklı bir türe ayrılırken, mamutların ve Asya fillerinin farklı türlere ayrılması sadece 440 000 yıllık bir geçmişe sahip. Bilim adamları üç fil türünün soyağacının, goril, şempanze ve insanın soyağacına benzediğini söylüyorlar.
Przewalski atı yeniden doğdu
Doğal ortamda sadece bir tane kalmışken, üretilerek çoğaltılan Orta Asya steplerinin bu aygırlarından şimdi 1500 tanesi özgürce dolaşıyor.
Son yabani atların, doğada çoğaltma çabası başarıyla sonuçlandı. Uluslararası bir zoolog grubu şimdi Przewalski atının "kırmızı listeden" çıkarılmasını önerdi.
Przewalski atı (Equus ferus Przewalskii) evcil atın en eski akrabası olarak bilinir.
Orta Asya steplerinde yaşayan bu at türü 1879 yılında ilk kez bilimsel olarak tanımlanabilmişti.
Sadece bir yüzyıl sonra ise doğal ortamda sadece tek bir örneği kalmıştı.
O tarihlerde hayvanat bahçelerinde de yalnızca on iki hayvan bulunuyordu.
Bu hayvanlardan 90’lı yıllara dek 1500 attan meydana gelen bir sürü oluştu ve bunun üzerine Moğolistan’daki steplerde Przewalski atının yabanileştirilmesi için çalışmalar başladı.
Londra’da gerçekleştirilen bir konferansta 60 uzman bu çabanın başarısını anlattı.
"Hayvanat bahçesinde doğan 13.nesilden sonra, atların doğal ortamda yaşayamayacaklarından endişelenmiştik, ama artık 248 yabani Przewalski atı yaşıyor artık Moğolistan’da" diye konuştu Nick Lindsay.
Anlaşıldığı üzere yabanileştirilmiş hayvanlar, steplerdeki yaşam ortamına gayet iyi uyum sağlamışlar.