Oluşturulma Tarihi: Nisan 12, 2005 21:41
Yeni bir sinek türü bulundu
Almanya’nın Dessau bölgesindeki bir ormanda, arıya benzer bir sineğin (Diptera Bombyliidae) yeni bir türü bulundu. Bu sinekler daha çok kendi halinde bırakılan ormanlarda görülmekte. On iki yıldan bu yana Leipzig-Halle Çevre Araştırma Merkezi’nden Franz Dziock, ilk kez yeni bir tür saptadı.
Dziock, araştırma çerçevesinde bir böcek tuzağı kurarak, arıya benzer sineklerin sele ne şekilde reaksiyon gösterdiklerini görmek istemişti. Tuzağın içindekiler ilk başta normal görünüyordu, ancak daha sonra bazı sineklerin sırtlarında iki minik noktacık gördük ve bu da yeni bir tür bulduğumuzun kanıtıydı, diyor Dziock.
Yedi milimetre boyutundaki sineğin mikroskop altında incelenmesiyle de beden yapısının bilinen diğer sineklere benzemediği anlaşılmış. Dziock, yeni türe eşinin isminden esinlenerek Brachyopa silviae adını verdi. Avrupa’da buna benzer 13 tür bilinmekte ve hiçbir akrabalığı bulunmamasına rağmen arılarla karıştırılmakta. Sineklerin larvaları bakteri ve ağaç sıvılarındaki diğer mikroorganizmalarla besleniyorlar. Ağaç sıvıları yaşlı ağaçların kabuğunda meydana gelen yaralanmalarla oluştuğu için bilim adamları şimdi diğer ormanlardaki bazı ağaçların yaşlanmalarına izin verilmesiyle bu sinek türlerinin hayatta kalması için bir şans verilebileceğini söylüyorlar.
Obezlikte ren geyiklerinden ögreneceğimiz çok şey varKimileri kış aylarında iyice yağlanırken, diğerleri biraz daha az yiyor. Ama dişi ren geyikleri ilkbahara ne kadar şişman girerlerse girsinler, yavruladıktan sonra yine ideal kilolarına kavuşuyor ve yaz mevsimine ince ve zayıf giriyor...
Günümüz insanı fazla kilolarından kurtulmak için neler yapmıyor ki? Birbirinden farklı diyetler deneyerek aç kalıyor,
spor yaptığını sanarak kendisine işkence ediyor ya da doğrudan doğruya bıçak altına yatarak yağlarından kurtulmaya çalışmakta.
Dişi rengeyikleri tüm bu çabaları bilselerdi herhalde insanoğlunu alaya alırlardı. Çünkü onlar ilkbaharda ideal kilolarını kendiliğinden kavuşuyorlar.
Rengeyiklerinin kilo mucizesi zayıflamak isteyenleri çileden çıkarmakla kalmayıp bilim adamlarını da büyülüyor. Tromsa Kutup Araştırmaları Merkezi’nden (Norveç) Per Fauchald ve ekibi, bir araştırma için 30 dişi rengeyiğini kış boyu ve ilkbaharın ardından iyice besledikten sonra daha az yem verilen 30 geyikle karşılaştırmış.
İdeal beden
İyi beslenen hayvanlar ilk önce kilo alırken diğerleri zayıflamış. Fakat geyikler yavruladıktan sonra bilim adamları iki grup arasındaki kilo farkının yok olduğunu fark etmişler. Hatta yavruların beden ağırlıkları ve yaşama şansı arasında da fark görülmemiş.
Bilim adamları dişi rengeyiklerinin kış için topladıkları yağlar onları açlıktan koruyor diyorlar Oikos dergisinde. Dişi rengeyikleri aç kalmamak için kış için yağ depolamak zorundalar ama diğer taraftan da yavrularını düşmanlara karşı savunabilmek için sürekli hareket ediyorlar.
Ve bilim adamları ilkbaharda ulaşmak istedikleri ideal bir beden ağırlığının bulunduğunu tahmin ediyorlar.
Büyük beyinli kuşlar daha uyumlu
Bir kuşun beyni ne kadar büyükse değişen yaşam koşullarına o denli iyi uyum sağlamakta. Ve bu şekilde yeni yaşam ortamında hayatta kalma şansı da yükselmekte. Sonuç farklı bir bölgeye taşınan kuşları inceleyen bilim adamlarına ait. Hür Barselona Üniversitesi’nden Daniel Sol’un konuyla ilgili yazısı PNAS dergisinde yayımlandı. Birçok türde beyin boyutu evrim sürecinde büyümüştür. Uzmanlar büyük beynin, sahibine ayıklanma konusunda avantaj sağladığını ve bu şekilde çevre koşullarına daha kolay uyum sağladığını düşünüyorlar. Daniel Sol ve ekibi bu teoriyi kanıtlamak için şimdi 200 farklı türden oluşan 600 kuşu inceleyince şu sonuca vardı: Beden boylarıyla orantılı olarak daha büyük beyne sahip olan kuşların yeni çevrelerine uyum sağlamaları daha kolay. Fakat bu konuda beslenmenin de önemli bir rolü bulunmakta. Değişik yemler veya yeni yem teknikleri deneyenlerin hayatta kalma şansı daha büyük.