Doğa

Güncelleme Tarihi:

Doğa
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2003 01:39

Dünyanın en eski buz örneği inceleniyor

Bilim adamları dünyanın en eski buzu üzerinde incelemelere başladı. Geçtiğimiz yıl Antarktik’teki Dome C tepesinden alınan buz karotu 900 000 yıllık. Yaklaşık olarak 3200m derinlikten çıkarılan buz örneği Almanya Alfred- Wegener Kutup ve Deniz Araştırmaları Enstitüsü (AWI) bilim adamlarına eski dönemlerin iklimi ve atmosferi hakkında bilgi veriyor.

Avrupa’nın EPICA projesi çerçevesinde Antarktiğin iki sondaj bölgesinde iklim araştırmaları için buz örnekleri alınmakta. 120 kadar parçanın boyu yaklaşık olarak yarım metre uzunluğunda. Paris, Kopenhag, Cambridge, Grenoble ve AWI araştırmacıları örnekleri küçük parçalara ayırarak ince tabakalardaki ilk kristal analizini tamamladıktan sonra örnekler araştırmaya katılan enstitüler arasında bölüştürülecek.

Geçtiğimiz son 800 000 yıl içinde, her 100 000 yılda bir dönüşümlü olarak sıcak ve soğuk dönemlerin yaşanmasına karşın daha önceki yıllardaki dönüşüm 40.000 yılda bir gerçekleşmişti diyor AWI araştırmacısı Hubertus Fischer. İşte bu yüzden bu tarih bizim için çok önemli.

Buz dönemleri veya sıcak dönemler güneşten yansıyan ışınların uzun vadeli olarak değişmesiyle oluşmakta. En önemli sorulardan biri ise bu tür değişimlerin atmosfer üzerindeki etkisidir. Bilim, özellikle de karbondioksit ve metan gibi sera gazlarının yoğunlaşmasıyla ilgileniyor.

Bugüne kadar elde edilen karot örnekleriyle sıcak dönemlerde, atmosferde daha çok karbondioksitin biriktiği saptanmıştı. Bu yoğunlaşm,a ısınma sürecini güçlendirse de tek neden değildir diyor Fischer, ama bugün fosil enerji kaynaklarının kullanılması yüzünden son buz dönemi döngülerindekinden daha fazla karbondioksit bulunuyor atmosferde.

Geçmiş dönemlerin atmosferleri karot örneklerindeki hava kabarcıklarında bugüne değin koruna gelmiştir. Özellikle de son dört sıcak dönemlerin incelenmesi, güneş ışınlarının günümüzdeki gibi benzer koşullarda bulunması nedeniyle büyü bir önem taşımakta.

Kızgın dev karidesler yeşil ışıkla saldırıyor

Yeşil ışık saçarak düşmanlarını korkutan Atlantik karidesleri, hayvanlar dünyasında en karmaşık görme duyusuna sahip.

Amerikan Physical Sciences kurumu araştırmacılarından Charles Mazel tarafından keşfedilen Lysiosquillina glabriuscula yaklaşık 22 cm boyunda ve düşmanlarını uzak tutmak için yeşil ışık saçıyor. Bu parlak renk karanlık diplerde bile kolayca görülebiliyor diyor araştırmacı. Gerçi flüoresanlı ışık saçan hayvanlar daha önceleri de biliniyordu ama söz konusu karides, ışığı davranış biçimi yerine kullanan tek hayvan türü. Lysiosquillina karidesleri öte yandan düşmanını tek bir yumrukla öldürecek kadar kuvvetlidirler de. Ama bu onun tek dikkat çekici özelliği değil.

On beş yıldan bu yana Stomatopotların görme duyularını inceleyen Kaliforniya Üniversitesi biyoloji profesörü Roy Caldwell, bu kafadanbacaklılar hayvanlar alemindeki en karmaşık göz yapısına sahip diyor. İnsan gözünde her biri ayrı bir renkten sorumlu üç pigment bulunurken, bazı Stomatopotlar farklı dalga boylarındaki ışık için sekiz pigment ve kızılötesi ışık içinse üç pigmente sahipler. Ayrıca bunun dışında görsel pigmentlerin ayarlanması için dört filtre bulunduğu gibi iki ila üç düzlemli polarize ışığı da görebiliyorlar. Atlantik sularında yaşayan karidesin neden bu kadar gelişkin gözlere sahip oldukları kesin olarak bilinmese de hayvanların saldırganlığı veya beyninin küçük olması nedeniyle görsel uyarımların doğrudan doğruya gözde işlenmesi gerektiğiyle ilgili olduğu tahmin edilmekte.

Demir pabuçlu salyangoz

Yeni keşfedilen salyangoz türü deniz diplerindeki 15m yüksekliğindeki kaynar su bacalarında yaşıyor. Bacalardan fışkıran kaynar su yaklaşık olarak 380 santigrat derece. İsveç Doğal Bilimler Müzesi’nden Anders Waren’in keşfetmiş olduğu demir pabuçlu salyangoz işte bu ortamda çok sayıda organizmayla birlikte yaşıyor. Salyangozun ayak tabanındaki pullar pirit ve demir sülfitlerden oluşmakta.

Science dergisindeki araştırma yazısına göre söz konusu salyangoz iskeletinde demir sülfiti barındıran tek canlı türü. Bu tür demir pullar sadece Kambriyen patlamasındaki organizmalarda biliniyordu. Kambriyen patlaması bundan 500-540 milyon yıl öncesinde önemli bir tür patlamasının yaşandığı dönemdir. Fakat biçimi ve kalıtımı yeni salyangozun henüz kısa bir süre önce oluştuğunu gösteriyor.

Bilim adamları demir sülfiti içerikli pulların Phymorhynchus salyangozundan korunmak için gelişmiş olabileceğini düşünüyorlar. Phymorhynchus türü salyangozun zehirli dikenleri bulunmakta.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!