Güncelleme Tarihi:
Avrasya Maratonu kapsamında Türkiye Diyabet Vakfı ve Lilly İlaç’ın işbirliğiyle organize edilen “Kıtalararası Diyabet Yürüyüşü”ne çok sayıda diyabetli katıldı.
11 Kasım 2012, İstanbul - Dünyanın öncelikli sağlık sorunları arasında yer alan ve Türkiye’de de on milyondan fazla kişiyi etkilediği tahmin edilen diyabet konusunda kamuoyunda farkındalığı artırmak amacıyla 11 Kasım Pazar günü, İstanbul’da yapılan Avrasya Maratonu kapsamında bir yürüyüş düzenlendi. “Kıtalararası Diyabet Yürüyüşü”ne çok sayıda diyabetli katıldı.
Pankartlar ve balonlarla Boğaziçi Köprüsü’ne gelen yaklaşık 1000 kişilik grup, diyabet tedavisinde büyük bir öneme sahip olan insülinin tıbbın hizmetine sunulduğu 1923 tarihini temsilen 1923 adet mavi balonu gökyüzüne bıraktı.
“Bugün ülkemizdeki 10 milyonun üstünde diyabet hastasının ve diyabet riski altında olan herkesin dünya diyabet gününü kutluyorum” diye konuşan Türkiye Diyabet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Temel Yılmaz, “Bizim bu yürüyüşümüz, diyabetle daha güzel bir yaşam için. Biz diyabetin önlenebilir, kontrol altına alınabilir, insan sağlığına hiç bir zararı olmayan bir hastalık olduğunu, diyabetle daha güzel yaşanabileceğini göstermek için bu yürüyüşü düzenledik” açıklamasında bulundu.
Lilly İlaç Genel Müdürü Kadir Tepebaşı da, “O tarihten bu yana, 90 yıldır, diyabet bizim üzerinde çalıştığımız öncelikli alanların başında gelmektedir. Diyabetin önlenebilmesi ve etkin yönetimi için hastaların bireysel ihtiyaçları doğrultusunda tüm tarafların hep birlikte daha sağlıklı bir toplum yaratmaları gerektiğine inanıyor ve Türkiye’nin diyabetle mücadelesine katkı sağlamak için çalışıyoruz” diye konuştu. Tepebaşı, diyabetin sadece hastayı değil, çevresini, ailesini de etkileyen ve hayat boyu süren bir hastalık olduğunu vurgulayarak ”Bu tür organizasyonlarla diyabet konusuna ne kadar fazla dikkat çekilirse, diyabet ile mücadelede elde edilecek başarının da o kadar artacağına inanıyoruz” diye konuştu.
Her yıl 4,6 milyon insan hayatını kaybediyor
Hızlı sosyal ve kültürel değişimler, nüfusun yaşlanması, kentleşme oranındaki artış, fiziksel aktivitelerde azalma, sağlıksız yaşam tarzı ve davranış biçimleri gibi nedenlerden ortaya çıkan diyabetli hasta sayısı her geçen gün artıyor. Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun verilerine göre 2011’de dünyada 366 milyon diyabetli hasta 183 milyon da tanı konulmamış hasta tespit edildi. 2030’da bu sayının 552 milyona ulaşması bekleniyor. Her 10 saniye üç kişide diyabet gelişirken, diyabet ve diyabete bağlı komplikasyonlar yüzünden her yıl 4,6 milyon insan hayatını kaybediyor. 1
2010 yılında açıklanan “Türkiye Diyabet Epidemiyolojisi Çalışması II” (TURDEP II) sonuçlarına göre Türk erişkin toplumunda 90’ların sonunda yüzde 7.2 olan diyabet görülme sıklığının yüzde 13.7’ye yükseldiği gözlenmişti. Çalışmada ayrıca yedi milyon kişinin diyabet ve komplikasyonlarından etkilendiği ancak sadece 4.3 milyon kişinin tanı aldığı açıklanmıştı.2 Dünya Sağlık Örgütü’nün verileri ise Türkiye’de diyabetin artış hızının dünya ve Avrupa genelinin üzerinde olduğunu ortaya koymaktadır.