Güncelleme Tarihi:
Fenerbahçe, 2008 yılında Şampiyonlar Ligi Son 16 Turu’nda eşleştiği Sevilla’yı elediği tarihi maçlarda Sarı-Lacivertli formayı giyen Diego Lugano, o günleri anlattı.
Kadıköy’deki ilk maçta Zico’nun takımı, Lugano’nun da gol attığı maçta İspanyollar’ı 3-2 yenmiş, rövanşta deplasmanda aynı skorla mağlup olmuştu. Ancak Kanarya, uzatmaya giden mücadelenin penaltı atışlarında rakibini 3-2 yenerek, Sanchez Pizjuan’dan zaferle ayrılmıştı.
Diego Lugano, Fenerbahçe’nin bu akşam 2-0’ın rövanşında neler yapması gerektiği hem de 2008’de yaşadıklarına ilişkin Fanatik'e özel bir röportaj verdi.
‘Bu seviyede atmalısınız’
“Fenerbahçe’nin, Sevilla ile ilk maçını Güney Amerika’da izleme şansım oldu. İlk yarı Fenerbahçe maça çok iyi başladı. Jorge Jesus, tıpkı Flamengo’da yaptığı gibi önde presle başladı. Savunma oyuncularına baskı yaparak, onlara oyun kurmalarına izin vermedi. İlk yarıda bu tamamen sonuç verdi. Rakibin hocası Sampaoli, hem Jesus’u hem bu taktiği çok iyi bilir. Buna alternatif bulmaya da çalıştı. İlk yarıda Fenerbahçe, aralarında çok da net olan birçok pozisyon buldu. Ancak bu pozisyonlardan hiçbirini değerlendiremedi. Bu seviyede bunları atmak gerekiyor. Bu eşleşmelerde fark yaratan da bu oluyor.”
‘Topu tut ve nefes al'
“İkinci devrede ise işler değişti. Sonuçta dünyada hiçbir takım 90 dakika boyunca önde baskı yapamaz. Böyle bir enerjinin hiçbir takımda olduğunu düşünmüyorum. Haliyle top daha çok Sevilla’da kaldı ve daha çok pas yapmaya başladılar. Buna karşılık, Jesus ve teknik ekibinin Sampaoli’ye cevap verecek taktiksel bir reaksiyonunu göremedim. Dediğim gibi baskıyı her zaman yapamayacağın için bazen top sende kalmalı ve oyuncularının nefes alması gerekiyor. Bu bölümde biraz şanssızlık da vardı tabii.”
‘2-0’lık bir fark göremedim’
“Ancak futbolda her şey her an değişebilir. Fenerbahçe taraftarının Kadıköy’deki coşkulu baskısı mutlaka olacaktır. Erken bulanacak bir gol ile turun seyri değişebilir. Çünkü ben ilk maçta iki takım arasında 2-0’ı oluşturacak bir fark görmedim. Takımlar birbirlerine yakındı. Tabii burada en önemli nokta devreye giriyor; Topu çizgiden geçirmek. Fenerbahçe bu akşam pozisyonlar bulacaktır ama bunları gole çevirmesi şart. Aksi halde oyun içinde bu durum, futbolcuda baskı oluşturacak.”
‘Unutmak mümkün değil... ’
“Umarım şans bu sefer Fenerbahçe’nin yanında olur. Skor üstünlüğünü de ilk dakikalarda elde ederler. Elbette 2008’deki o anları unutmak, benim için mümkün değil. Gururla hatırlıyorum. Sevilla tarihinin en güçlü takımlarından birine karşı oynadık. Tüm oyuncularının isimlerini hâlâ birçok kişi sayabilir. O eşleşmede fark yaratan, bizim takımın teknik kapasitesi ve oyuncu kalitesi diyebilirim. Zico’nun etrafında inanmış bir oyuncu grubu da etken olabilir. Hiçbir zaman pes etmeyen, kendisine güvenen bir takıma sahiptik. Hatta hocamız bizi sık sık,‘Kadıköy’de herkesi yeneriz’ diyerek motive ediyordu.”