Güncelleme Tarihi:
“Birlik sağlamazsak Yenice’den ötesini geçemeyiz…” diyor Şimşekler Grubu Lideri Göksel Tel…
Tam 4 saat boyunca sohbet ettik, ne ses yükseltme, ne atışma. Hep espriler, latife! Maçın yarı yarıya oynanması için açıklamalar yaptılar ama olumlu sonuç olmadı. Kim bilir güzel geçen derbinin ardından eskiden olduğu gibi yeniden kapalı tribünün tavanına “Biz kardeşiz” yazılabilirdi… “Biz”i mavi-Lacivert, “Kardeşiz”i turuncu-beyaz…
Sohbetimiz boyunca çok sık geçen cümleydi “Şehir milliyetçiliği” ve her iki tribün lideri de bunu bastıra bastıra konuşuyor…
Bugün kim kazanır bilemem ama Adana kazansın, insanlık kazansın… Kavga kıyamet kopmasın…
Bu takımlar nasıl hayatlarınıza girdi?
Refik Gül: Önce misafir takım buyursun.
Göksel Tel: (Gülüyor) Dayımdan dolayı hayatıma girdi, sonra da arkadaş ortamıyla iyice perçinleşti. Bu karakter, kişilikle de özdeşleşiyor.
Refik Gül: Arkadaş ortamlarımda hep Adanaspor ağırlıktaydı, 20 arkadaşım varsa 19’u Adanasporluydu. Öyle öyle başladı. 8-9 yaşımdan beri de maçlara gidiyorum. 14 yaşımdayken finallere, deplasmanlara giderdim.
Biliyorsunuz Adana’da bu meşhurdur. Baba Adanasporlu, evlat Demirsporlu ya da tam tersi…
Göksel Tel: Dayıya yakındık biz. Babamın çok futbolla ilgisi yoktu, hoş şimdi hiç kaçırmıyor.
Kız halaya oğlan dayıya yani?
Göksel Tel: Aynen! (Gülüyor)
Adanaspor’suz Demirspor, Demirspor’suz Adanaspor olsaydı…
Kulüplere yapılan bağışlar var, onlar ne peki?
Refik Gül: Bunlar temlikli paralar. Adam bu parayı veriyor 3-5 sene sonra o parayı katlanmış bir şekilde alıyor ve inanılmaz reklamını yapıyor.
Göksel Tel: Bu camialar sayesinde saygınlık kazandılar artık tamam yeter icraat zamanı! Şehir milliyetçisiyiz diyorsak hakkını verelim. Küçük olsun benim olsun mantığından kurtulalım. Şehir olarak bütünleşmeyi öğrenelim. Kimse başarılı olanı alkışlamıyor, desteklemiyor. Taşın altına elini sok derler, ya nerede bu taş nerede bu el biz daha göremedik! Kalıcı gelirlerle halk bu takımı bir yerlere getirecek, kendi ayakları üzerinde duracak şekilde olmalı bu kulüp.
Bu ne sevgi!
Göksel Tel: Maç içerisinde ben atışırım, sevmek zorunda da değilim o da beni sevmek zorunda değil. Ezeli rekabet nedir, böyle bir rekabettir. Şu memlekette Adanaspor’suz Demirspor, Demirspor’suz Adanaspor olsaydı bu memleket bu kadar zevkli olur muydu? Olmazdı! Bizim bu ezeli rekabetimiz bir yerde kalsın ama biz bir yerlere gelelim!
İddia oynuyor musunuz?
Göksel Tel: Zevkine oynarım ama asla Demirspor’a oynamam. Sevdiğine bahis yapılmaz.
Refik Gül: Geçen sene çok oynadım ama bu sene değil. Adanaspor’a ben de oynayamıyorum hele de derbi maçlarına hiç oynamam.
Adana Derbisi size göre tek mi?
Göksel Tel: Herkesin derbisi kendine güzeldir ama Adana derbisini bir şeye değişmem.
Refik Gül: Kesinlikle tek!
Son yıllardaki Türk futbolunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Göksel Tel: Eskiden Milli duygusu kalmadı. Eskiden basket, futbol gibi şeyleri kalabalıklar içinde yaşardık şimdi evimizde bile izleyesimiz gelmiyor. Türk Futbolunun gittiği yer yer değil.
“Şu futbolcuyu istiyoruz bunu istemiyoruz” şeklinde sözünüz geçer mi?
Göksel Tel: Biz o teknik işlere karışmıyoruz. Aytaç Durak da sormuştu, biz taraftarız karışmayız demiştik. Ama kötü giden bir oyuncu varsa söyleriz. Zamanında Etimesgut Şekerspor maçı vardı, kapalıdayız 2-0 mağluptuk.
“Kenan dışarı, Erhan içeri” diye bağırdık hoca bizim söylediğimiz değişikliği yaptı. 3-2 aldık o maçı.
Refik Gül: Biz de imkânı yok! Bizde yıllarca taraftara inat Tolgahan Acar’ı oynattılar.
Tolgahan ayrı bir durum. İyi bir kaleciydi sonra koptu kıyamet. Bir kişiye yapılan hareket yanlış lanse ettirildi.
Refik Gül: Herkes farklı konuşuyor. Sadece bir kişiye yapıldı deniliyor, e kapalı tribünde bir adam çıkıp küfrediyor sonra dönüp “Tüm tribün küfretti” demesini biliyorlar ama!
Birbirinize derbilerde yaptığınız hangi tezahüratı seviyorsunuz?
Refik Gül: Adana Turuncu’dur tezahüratını çok seviyoruz.
Göksel Tel: Bütün stat “Pisi pisi..” dediğimizde bayılıyorum.
Refik Gül: Bir diğeri “Ooo pişt karşı, memleket nere?” (Gülüyor)
İlla ki her maçta Mersin’in Adana takımlarına, Adana takımlarının da Mersin’ bir lafı vardır, neden?
Refik Gül: Kendi kendilerini düşman ettiler. Bir gün geldiler gayet iyiydik ama sonra bizim atkılarımız stadyumlarında yaktılar. Çiçekler alındı kafalara fırlatıldı. Biz ne kadar iyi olduysak kötü karşılandık. Ya hatta Mersin Demirspor’a düşmanlar diye de seviyordum!
Göksel Tel: Dürüst olmak da fayda var! (Gülüyor)
Refik Gül: Taner mi size gol atmıştı? Düştünüz sonra! Sanki şampiyon olmuş kadar sevinmiştim. Ama şuan Mersin asla yanında yan yana durmayacağım takımlardan biri.
Göksel Tel: Düşmanım bulacaksa benden bulsun derim.
Siz?
Göksel Tel: Biz bu tribünlere girdiğimizde “İki düşmanınız var biri Mersin idman Yurdu biri de Adanaspor” dediler biz de o bayrağı öyle ele aldık devam ediyoruz.
Çukurova bölgesi ama neden bu düşmanlık?
Göksel Tel: Bölge psikolojisi bu…
Refik Gül: Sadece Adana değil, diğer bölgelerde de var bu. Göztepe, Karşıyaka sevmez.
“Adana’da benmerkezcilik var” dedik, o halde özeleştiri yapalım. Tribünlerde de u var o zaman. “Sadece biz çıkalım!” mantığı?
Göksel Tel: Hayır hayır öyle değil düşmanım da çıksın hepsi çıksın orada birbirimizi yiyelim.
Refik Gül: Bende aynı şekilde düşünüyorum. Mersin’i büyülten taraftar Demirspor taraftarıdır!
Göksel Tel: Şunu kabul edelim Şimşekler grubu Akdeniz bölgesinde derbi kültürünü yaşatan gruptur.
Hababam sınıfında “Akdeniz’in nehirleri denize akar, Akdeniz’in güçlü takımı Adanaspor’dur…” Diyor, ona ne diyorsunuz?
Göksel Tel: (Gülüyor) Şimdi de Redhack diyor! Saygı duyarız severiz Hababam sınıfını da.
Refik Gül: Demirspor nefretinden dolayı biliyorsunuz ki Adanaspor kurulmuş. (Gülüyor)
Göksel Tel: Biz yine bir birimizi sevmeyelim ama bu şehri aşalım artık Duygu Hanım. Şu atışma olsun, latife olsun ama aşalım!
ADS’nin yaşadığı şey “Beni öldürmeyen şey güçlendirir” durumu mu?
Göksel Tel: Tabii canım! Arabeski tavrı oradan geldi ADS’nin. “Deli gibi sevmek ruhumuzda var, Sevgi saygı bağlılık, yürekteki emanet senden ibaret. Bunlar hep o durumlardan çıktık. Adanaspor Süper Lig’deyken biz ezik tabanı oluşturduk.
Peki, bu akşam ne yapacaksınız? Tribünde görsel show yaşanacak mı?
Göksel Tel: Sürprizler var.
Refik Gül: Yapılacak bir şeyler.
ADS’nin Demirspor’a özel bestesi varmış sanırım?
Göksel Tel: Ne bestesi? Vardır mutlaka, ama sürprizler olacak. Biz bu işleri daha çok kıpır kıpır olan gençlere bıraktık.
Kadın taraftar gruplarınız hakkında ne düşünüyorsunuz?
Göksel Tel: Bir kadının erkek gibi küfretmesi hiç hoş değil, erkeğin de etmesini desteklemiyorum ama kadını hiç desteklemiyorum. Erkeğin yanına gelip de sigara içen, erkekten daha çok küfredene karşıyım! Kendini bilen bayan gelsin diyorum şimdi 3-5 tane var o yeter! Erkek için de kadın için de bilinçli olsun. Tarihini bilsin, geçmişini bilsin.
Refik Gül: Biz de Dişi Kaplanlar.
Bir ara bu iki takım birleşsin denildi… Ne düşünüyorsunuz?
Göksel Tel: Eğer biz olmasaydık iki takımı birleştireceklerdi. Kesinlikle olamaz! Hepimizin kökeni farklı, kültürü farklı…
Refik Gül: Başka memlekette yapabilirsin, Kayseri gibi başka şehirlerde yaparsın. Ankara gitti Osmanlı oldu, İstanbul Büyükşehir Başakşehir oldu. Burada bunlar zor şeyler!
Diyelim ki isimler değişti ne olur?
Göksel Tel: Asla olamaz!
Tribündeki küfür sorunu çözülür mü?
Göksel Tel: Hemen hemen çözüldü. Bariz küfür yok öyle. E az bir şey de olur, gülü seven dikenine de katların ama şu bir gerçek bayanlar artık erkeklerden daha çok küfür ediyor!
Refik Gül: Neredeyse sıfıra indirgendi bizde de ama şimdi karşı taraftan toplu küfür olunca ister istemez devreye giriliyor.
Maçlarda her şey iyi ya da kötü her şey sizin başınızın altından mı çıktı diye bakılıyor?
Göksel Tel: Bizim durduğumuz yer belli. Veremeyeceğimiz hesap yok ama genelde doğru.
Peki siz “Durun kavga etmeyin!” deseniz her şey durur mu?
Göksel Tel: Her yere yetişemeyiz ama bizim bulunduğumuz noktadaysa durur. Ama bizim kadar herkesin çabası gerekli. Ama bu sadece taraftarla değil. Melo ve Volkan başta birlik mesajı verdiler, saha da birbirine irdiler. Sonra taraftar köpürdü. Maçta da her iki takımdan birinin futbolcusu çıkıp bir şey yaparsa olmaz!
Ne zaman ters düştünüz?
Göksel Tel: Aslında aramız çok iyiydi. 2008 yılında yarı yarıya oynan o son derbide gerildi her şey. Adanaspor’un play off’a kalması için bizi yenmesi lazımdı, yendi. Hiçbir şey olmadı. Sonra ADS taraftarı içerdeyken Fatih Ürek çıktı haydi liliili şarkılar çaldı, Adanasporlular ortada eğlendi sonra olaylar başladı. Tamam eğlen ama bu saygısızlıktır. Biz taraftara değil Bayram Akgül’e sinir olduk.
Bayram Akgül bu konuda titizdir diye düşünüyorum, yaptığımız röportajlarda “Biz yöneticiler olarak dikkat etmeliyiz” diyen bir başkan?
Göksel Tel: Olumlu açıklamayı uygulamak da lazım…
Refik Gül: Eylemlerle söylemler bir değildir.
Göksel Tel: Aynen! Bizdeki gerginlik hala Bayram’adır. Biz öne geçtiğimiz zaman kimseye sallamayız direkt ona sallarız. Siz de şimdi görüş almak için adım attığınızda mutlaka olumlu mesajlar verilecektir. Mesaj verilmesin, uygulamalar yapılsın. Her sene derbi öncesi çıkıp mesajlar veriliyor, verilmesin çıkın ara ara konuşun derbi öncesi yapmayın. Bizi kandırıyorsunuz derim, medyaya iyi görünmek için hareket etmeyin. Gerçekçi olunursa her şey düzelir.
Passolig etkisini tribünlerde görüyoruz, bu derbide nasıl olur?
Refik Gül: Yaş ortalaması ya çok küçük ya çok büyük bir taraftar grubu var. Dolayısıyla internet kullanmayan çoğunluk var bu yüzden çok etkisi olacaktır diye düşünüyorum.
Göksel Tel: Biz aynı yolun yolcularıyız, renklerimiz farklı. Eğer bizler beraber mücadele etseydik passolig bu durumda olmayacaktı.
Fişlenmeye mi karşısınız?
Göksel Tel: Onda sıkıntı yok kimi fişliyorlarsa fişlesinler burada amaç tamamen taraftarı müşteri haline getirmek. Zırt pırt mesaj geliyor, şurada indirim burada indirim. Avrupa bu sistemi denemiş ki eğitim seviyesi yüksek ama buna rağmen becerememişler, geri çekmişler. Ama bunu tutup Türkiye’de uygulamaya çalışıyorsunuz. Bu sistemi kuranlar futbolun bitmesini isteyenlerdir.
Adana Demirspor’u ve Adanaspor’u nasıl tanımlarsınız?
Göksel Tel: En büyük platonik aşkım. 14 Şubat’ta herkes sevgilisine giderken biz deplasmana gidip “Ben en çok seni sevdim” pankartı açtık. Adanaspor, ezeli rakibim. Daha çok “Şehrin diğer takımı” diyoruz biz. (Gülüyor)
Refik Gül: Hayatımızın şekli, biz de Sevgililer Günü’nde “En büyük aşkımsın, sevgililer kıskansın” diye pankart açtık. Evleneceğim, kına günü maç vardı. Eşimi kuaföre bıraktım ben maça gittim sonra onu aldım kınamıza gittik. Demirspor’a gelince, Göksel dedi ya “Diğer takımı” diye ben de şehrin misafir takımı diyorum. (Gülüyor) İlk 10 yıl dışarda oynadılar ne de olsa.
Siz evli misiniz?
Göksel Tel: Ben Demirspor’la evliyim.
Wuuuu!!!
Göksel Tel: (Gülüyor)
Çocuk ne durumda?
Refik Gül: Kızım bir gün bana kalk dedi kalmayınca “Ayağa kalmayan Mersinli olsun” dedi. Daha 3 yaşındaydı!
Göksel Tel: O da tam bir cinmiş! (Gülüyor) Allah bağışlasın.
Tamam, şimdi gayet hepimiz birlikte konuşuyoruz sıkıntı yok, maçta içinize canavar mı kaçıyor?
Göksel Tel: Tabii orda farklı her şey! Canavarlaşıyor demeyelim de başka bir şey o. İçimizdeki çocuk uyanıyor diyelim. Şeytan mı, ruh mu bilmem onu Allah bilir. O heyecanla alakalı!
Refik Gül: O farklı şeyler.
En sevdiğiniz spor yorumcusu?
Refik Gül: Rıdvan Dilmen.
Göksel Tel: Mehmet Demirkol
Sevmediğiniz?
Göksel Tel: Saymakla bitmez! Reyting adına yorum yapan insanları sevmiyorum. Türk futbolu gerçekten çok kötü durumda, insanların bunu bir anlaması lazım...
Türkiye’deki tribün liderleri olarak bir araya gelseniz futboldaki sorunlar için bir adım atamaz mısınız?
Göksel Tel: Bizim en büyük sıkıntımız bu zaten. Zamanında Arjantin’de tribünde birini öldürüyorlar. Devlet büyükleri şu bu bir araya geliyorlar, deplasman yasağı koyuyorlar. Sonra tribüncüler bir araya geliyor yıllarca bu yasak uygulandı deniliyor ve hiçbiri maça gitmeyip protesto ediyor. Sonra devlet, federasyon, güvenlik hepsi geri adım atıyor.
Göksel Tel: Geçenlerde eğitim sistemi için öğretmenler yürüyüş yaptı ama içlerinde veli yok! O öğretmenler verimli eğitim olması için yürüyor ama aile ses çıkarmıyor! Benzer şeyler…
Göksel Tel: Ben isterdim ki yürüyerek Ankara’ya gidelim. Herkes her yerden gelsin biz de Adana’dan Demirspor, Adanaspor olarak beraber gidelim.
En sevdiğiniz taraftar grubu?
Göksel Tel: Şimşeğin şimşekten başka dostu yok. (Gülüyor)
Refik Gül: Malatyaspor kardeş takımımız.
Sevmediğiniz hakem?
Refik Gül: Fırat Aydınus
Göksel Tel: Ali Palabıyık
Unutamadığınız derbi?
Refik Gül: TSYD’nin kupa maçı vardı, penaltılarla başa baş giden maç.
Göksel Tel: Evet, epey eğlenceli maçtı. İşte böyle bol gollü maçlar olsun istiyorum tabii sonunda biz kazanalım da! (Gülüyor)
Sizce kim çıkar?
Göksel Tel: Bizim hoca çok güzel yürekli bir açıklama yaptı; “Yıllardır futbolun içindeyim bu işleri biliyoruz. Artık söylesinler kim şampiyon oynayacak, kim play-off’a kalacak, kim düşecek. Kimse benim emeğimi, futbolcularımın alın terini çalmasınlar!” dedi.
Demirspor çıkacak söylentisi çok fazla ama her sezon iyi başlayıp ikinci devrede düşüşe geçiyor. Neden?
Göksel Tel: Biz hala en Türkiye’ni n en karışık camiasıyız. Demirsporluyu deyip de çomak sokan çok insan var. Ben varken bir şey olsun ben yokken olmasın mantığındalar. Biz ne zaman bu memlekette birlik beraberlik konusunda başarılı olursak işte o zaman Adana olarak başarılı oluruz, memleketimizin sırtı yere gelmez. Siyasi güce de ihtiyacımız yok. İki takım içinde bu şehirde o potansiyel var. Bana diyorlar ki bu sene iyi gidiyor, net konuşamam yıllardır içindeyim görüyorum olayları.
Unutulamayan futbolcular?
Göksel Tel: Ne kadar bizi küme düşürse de Taner Demirbaş var bir de geçmiş dönemde Ziya vardı.
Refik Gül: İzzet Yıldırım ve Elyas Pachola.
Sevilen futbolcu?
Göksel Tel: Ayrım yapmayalım ama beğendiğim transfer olarak Tayfur Bingöl diyebilirim.
Refik Gül: Tiago Bezerra.
Tiago sizin takıma geçen sezon hayat öpücüğünü veren oyuncu!
Refik Gül: (Gülüyor) Evet!
Unutulmayan Teknik Direktör?
Göksel Tel: Ercan Albay.
Refik Gül: Eyüp Arın.
Onlar gitmeseydi kesin süper e çıkardık dediğiniz futbolcular mı?
Göksel Tel: Öyle bir şeyim yok. Takım olabilmek önemli ama iz bırakan futbolcu olmadı. İlyas Çakmaklı, Erçağ’lı kadro unutulmaz.
Refik Gül: Tiago ve Mbilla’nın olduğu bir kadro olsaydı kesin çıkardık.
İç transferlere ne dersiniz?
Göksel Tel: Ben ne Mersin’den ne de Adanaspor’dan transfer yapılsın istemem açıkçası. Karşıyım…
Turuncu olduğu için narenciye yemeyen ADS’li taraftarın olduğu doğru mu?
Göksel Tel: Var var, havuç yemeyen filan.
10 numaralı forma hak edenlerin üzerinde mi?
Göksel Tel: Futbolcuya endeksli bir sistem kalmadı.
Refik Gül: Şuanda Tiago’da ama takıma en faydalı kişi bence Merthan’dır ama şimdi kalkıp da defansa 10 numarayı veremezsin.
Yıldız futbolcu mu istersiniz yoksa tekmeye kafa atan mı?
Göksel Tel: Bir camianın duruşu vardır, bizim camia ister ki savaşsın. Süper Lig’ten yıldız getirin istemem, bana 11 tane cengâver koyacaksınız, tribündeki taraftar gibi savaşacak. Kayseri maçında maraton çağırdı alkışladı, sonra biz çağırdık ve “Rakibe değil hakeme yenildiniz” diye bağırdık. Öyle futbolcu olsun, şampiyon olmasın! Her şey altından yapılı kupaya endeksli değil. Bizim için forma arma!
Derbiler dışında birbirinizin maçlarına gidiyor musunuz?
Göksel Tel: Hayır.
Refik Gül: Benim de gitmişliğim yok.
Son olarak eklemek istedikleriniz neler?
Göksel Tel: Artık şu bireysel kavgaları bırakalım. Bu iki takım taraftarı da birbirini sevmek zorunda değil. Zamanında kavga dövüşü fazlasıyla yaptık artık yapmayalım. Güzel bir derbi yaşayalım. İnsanlar sokakta birbirini görünce düşmanca bakmasınlar, gelsinler tribünlere 90 dakika bağırsın çağırsınlar ama dışarda kavgayı bıraksınlar. Bu kavgalar bırakılmadığı sürece söylüyorum buradan Yenice’yi geçemeyiz. Ben tribündekilere kefilim, emniyette kendi üzerine düşeni yapsın. Bol gollü olsun ama biz kazanalım.
Refik Gül: Bizler aynı sularda farklı gemilerdeyiz, su bulanırsa ikimiz de kötü besin alırız, suyu bulandırmayalım. Herkes gemisi için, takımı için mücadelesini versin ama suyu bulandırmasın, o sudan hep beraber sağlıklı bir şekilde faydalanalım. İyi olan kazansın, iyi olan Adanaspor!