Güncelleme Tarihi:
İki büyük camianın takımlarını karşı karşıya getiren bir derbiydi. Aynı zamanda iki genç teknik adamın yaşadığı heyecanlar... Maç önü veriler ve tahminler Okan Buruk tarafının daha ağır basan taraf olduğunu gösteriyordu.
Ben de maç önü tahminleriyle maçın sonucu bir paralellik gösterecek mi diye merakla izlemeye başladım. Bir derbi izliyoruz ama bu takımlar beklediğimiz futbolu, güzelliği ve tempoyu yaşatabilecekler mi merak ediyordum.
EN KÖTÜ TERCiHi YAPTI
Bunu baştan söyleyeyim; beklentilerimin karşılığını futbol olarak bulmadım. Bu kadar çok pas hatasının yapıldığı derbi az gördüm. Bu her iki taraf için de geçerli. Oyundaki ilk tehlikeyi 7. dakikada Angelino ile buldu Galatasaray ama o en kötü tercihi yaptı. İki arkadaşından birine oynamak yerine dar açıdan şut çekmeyi tercih etti.
Dakika 23’te İcardi’nin bir pozisyonu var. Bence vuruş için çok acele etti, topla devam etme şansı vardı.
ZiNCiRLEME HATALAR iLK GOLÜ GETiRDi
Ondan sonra da enteresan bir pozisyon yaşadık. Beşiktaş defansının zincirleme hataları Galatasaray’ın golünü getirdi. Oyunun gidişatını değiştiren önemli olay kaleci Mert Günok’un gördüğü kırmızı karttı. Şunu çok merak ediyorum; Birincisi Mert’in o çıkış yapma tercihi doğru muydu? İkincisi de elle oynama pozisyonu bir oyuncunun doğallığı içinde kaçınılmaz bir temas mıydı yoksa bir kasıt var mıydı?
Müthiş kritik bir pozisyon VAR incelemesinden sonra hakem elle oynama olarak değerlendirdi.
Çok tereddütlü bir pozisyondu.
BEŞiKTAŞ’IN 1 KiŞi EKSiK KALMASI HiSSEDILMEDi
Bir de Türkiye’deki en büyük problemlerden bir tanesi; Beşiktaş’ın yediği ilk golde Mert’in oyuna sokmak istediği bir topun rakibe gitmesi ve defansın zincirleme hataları golü getirdi.
Kalecilerin ısrarla topu oyuna elle veya ayakla ve risk faktörünün ne kadar olacağını düşünmeden sokmaları. Galatasaray’ın ilk golü böyle geldi.
İkinci gol ise penaltıdan. Galatasaray’ın rahat kazanabileceği bir maç diye düşünülürken esasında Beşiktaş’ın bir eksikle oynaması oyun içinde neredeyse hissedilmedi.
G.SARAY’IN BU ORTA SAHA TERCiHLERiYLE ÇOK iYi OYNAMA ŞANSI ÇOK AZ
İkinci yarıya Beşiktaş, Burak Yılmaz’ın yaptığı iki değişiklikle başladı. Oyun ondan sonra tamamen dengelendi. Benim burada söylemek istediğim şey şu:
Galatasaray’ın bu orta saha tercihiyle çok iyi oynama ve hücumda üretme şansı çok az.
Bu maç gösterdi ki Okan Buruk bu tercihlerle devam edemez.
Daha farklı alternatifleri var.
Maçta heyecan var mıydı vardı, tempo var mıydı vardı, kalite var mıydı o neredeyse hiç yoktu. İki tane güçlü ve kaliteli takımın bu taraftara bu futbolu yeterli görmemeleri lazım ve yeterli de değildi. Özellikle Chamberlain girdikten sonra oyuna tempo getirdi. Attığı paslar ve hücuma yönelik aksiyonlarla ciddi katkı sağladı.
HAKEM iÇiN ZOR BiR KARŞILAŞMAYDI
Hakemin maçın önüne geçmediği maç sayısı çok az. Ligde devam edenler içinde baş hakem rolünü oynayan isimlerden biri Halil Umut Meler. Ben kendisini beğeniyorum. Bazen hakemleri de zorda bırakacak pozisyonlar yaşanıyor. Dünkü gibi verdiği kararlardan dönebiliyor da. Ersin’in çok gereksiz bir yere oynaması maçın en kritik pozisyonunu getirdi. Meler pozisyonu penaltı olarak değerlendirip VAR’da değiştirdi. Türkiye’de hakem olmanın ne demek olduğunu her hafta bu arkadaşlarımız yaşıyor. Her iki tarafın da hakemden memnunuz dediğini ben hatırlamıyorum.
BAYERN MÜNiH MAÇI FARKLI OLUR
Beşiktaş maçı Okan Buruk açısından çok iyi değerlendirilecektir. Salı günü oynayacağı Bayern Münih maçı bu futbol ve bu tempoyla sonuç getirmez. Bunun için de bir şey söylemeye gerek yok çünkü Galatasaray’ın Avrupa maçları çok farklı bir atmosferde oynanıyor. Bu yüzden derbi salı için ölçü olur diyemeyiz. Galatasaray öyle veya böyle şampiyonluk yarışında büyük bir yara almaktan belki de şansının yardımıyla kurtuldu diyebiliriz.
Oyunda daha fazla hücum ve pozisyon bulması anormal değildi ama ‘bunlar da kaçar mı’ dediğin pozisyonu yok. Beşiktaş zaten yarışta geri kalmış. Psikolojik olarak maç öncesi sorunları olan bir takımdı. Özellikle yönetimde olan olaylar takıma da yansır. Onlar adına derbi bir yerde dönüş maçı olarak değerlendiriliyordu.
Mert Günok kırmızı görmeseydi sonucu ne denli etkilerdi söylemek mümkün değil. Beşiktaş’ın pek çok derbide 10 kişi kalıp kazandığını da yaşadık. Kısacası derbi beklentileri karşılamadı.