Güncelleme Tarihi:
HÜRRİYET yorumcusu Mustafa Çulcu, gündeme oturan, “Derbi tatil edilmeliydi” görüşünde ısrar ederken, hem kuralları hem uluslararası teamülleri örnek gösterdi.
- Tarık, iyi misin?
- Evet, devam ederim
- G.SARAY- Fenerbahçe maçının 59. dakikasında yardımcı hakem Tarık Ongun kenarda yığıldı kaldı.
Kafasına sarı kırmızı tribünlerden gelen plastik bir su şişesi isabet etmişti. Hakem Cüneyt Çakır maçı durdurdu ve hemen Ongun’un yanına gitti.
Bu sırada iki Fenerbahçeli oyuncu Hasan Ali Kaldırım ile Ozan Tufan, yardımcı hakem Ongun’u yerden kaldırmış sahanın içine doğru taşıyorlardı.
Tribünlerdeki ve ekran başındaki izleyiciler maçın tatil edileceği endişesi içinde, olup biteni bekledi.
KRİTİK SORU VE YANIT
O esnada Cüneyt Çakır, Ongun’a maçın kaderini belirleyecek soruyu sordu:
- İyi misin, devam edebilecek misin?
Ongun’dan gelen yanıt maçın devamını sağladı:
- İyiyim devam ederim.
Çakır ve Ongun’un birlikte aldıkları bu karar tartışılıyor.
- Devam etmesi doğru karar.
- Hayır, maçı iptal etmeliydi.
TFF ve MHK’daki isimler, “Devam” kararının doğru olduğu konusunda hemfikir.
İki kurumdakiler de, “Taktir tamamen hakeme aittir” diyorlar ve G.Saray-Neuchatel Xamax maçını örnek gösteriyorlar.
- O maçta da hakemin başına para gelmiş maç devam etmişti. Bir F.Bahçe-G.Saray maçında başlama düdüğünden önce yine Tarık Ongun’un başı yarılmıştı.
MHK bunları söylüyor ama Hürriyet yazarı Mustafa Çulcu farklı bir yaklaşım sergiliyor. Çulcu’ya göre maç tatil edilmeliydi.
HAKEMİN SÖZÜ MÜ SAYGINLIĞI MI?..
- 59. dakikanın tarihi bir fırsat olduğunu belirtmiştim.
Tarık Ongun saldırıdan çok etkilenmiş, fiziki sıkıntı, şok, travma yaşıyordu. Beklenmedik anda çeneye gelen sert darbelerde uzmanlara göre, beyin-omurilik iletişimi kesilir. Ongun’un yaşadığı olay böyle değerlendiriliyor.
KÖTÜ ÖRNEK OLMAZ
Olaydan sonra Çakır’ın yardımcılarını alıp içeriye girmesi ve maçı tatil etmesi gerekiyordu.
Hakemlerin sağlığı, saygınlığı, yönetim otoritesi, futbolumuzun ve hakemliğimizin geleceği açısından bu çok önemli bir karar ve bir milat olacaktı.
Ongun, 25 Ekim 2009’daki derbide de benzer bir darbe almış, hakem Bünyamin Gezer, “Maçı oynatmasam 50 bin kişi yollara dökülürdü” gerekçesiyle tatil kararı vermemişti. 19 Mayıs 2007’deki “sulu derbi”yi de Bülent Demirlek tatil etmemişti.
Geçmişteki bu olumsuz örnekleri emsal gösteremezsiniz.
Ülke hakemliği ve futbolumuzun geleceği, gelişimi, çağdaş çizgilerde devamlılığı açısından verilmesi gereken tatil kararını maalesef Çakır da uygulayamadı. Dünya markası Cüneyt Çakır tatil etmiyorsa bundan sonra kimse benzer olaylarda maçın tatil edilmesini beklemesin!
Haa... Birileri çıkıp Anadolu maçlarında tatil kararı uygularsa gülünç duruma düşer, asla adil, inandırıcı ve güvenilir olamaz. Sadece dostlar alışverişte görsün diye bir kandırmaca olur.
Derbideki maça devam kararının kurtarılacak bir tarafı yok. Hakem, yardımcı hakeme sormuş, o da, “Yok bir şey, ben kendimdeyim devam edebilirim’’ demiş, bunları geçelim. Ortada sağlık, itibar ve futbolumuzun geleceği var.
Zaten Futbol Müsabaka Talimatı’nın 19. maddesi de bu konuda yeterince yol gösteriyor.
SENDELEDİM AMA TOPARLADIM
- Yaralanma olayıyla ilgili değişik yorumlar yapılıyor, peki Tarık Ongun ne diyor?
Maçtan hemen sonra MHK yetkilileriyle yaptığı konuşmada durumunu çok net özetlemiş Ongun:
- Boş bulunduğum bir anda başıma isabet etti su şişesi. Sendeledim. Ama maça devam edebilecek durumdaydım.
Tarık Ongun’un çenesinde hafif bir şişlik olduğunu ekleyelim.