Güncelleme Tarihi:
11 Altın Adam Yarışması'nın Eylül ayı jüri toplantısına konuk olarak katılan Kalkavan, Beşiktaş'ta son dönemde yaşanan gelişmelerle ilgili soruya verdiği yanıtta, Süleyman Seba başkanlığındaki kendi yöneticiliği dönemini hatırlatarak, başkan Yıldırım Demirören'e mesajlar gönderdi.
Demirören başkanlığındaki yönetim kurulunun, Fenerbahçe maçının ardından ligde PAF takımla devam edileceğini açıklamasını, Liverpool karşısında alınan tarihi hezimetin en önemli nedeni olarak gördüğünü ifade eden Kalkavan, özetle şunları söyledi:
"Beşiktaşlı olarak sıkıntılı ve üzüntülü günler geçiriyoruz. Bir gerçek var ki, kulüp başkanı en azından Süleyman ağabeyden feyz almalı diye düşünüyorum. Süleyman ağabey çok iyi bir örnekti. Verilecek mesajları, ben basındaki arkadaşlarıma verdirmeye çalışırdım. Yönetimde bir şeyler söylemek gerekiyorsa biliyorum ki arkada çok sevilen, dengeleri iyi koruyan bir Süleyman ağabey vardı. Benim eksiğimi hemen düzeltir, ortalığı yatıştırırdı. Mesela PAF takımı olayını ben Liverpool hezimetinin önemli bir nedeni kabul ediyorum. Maçtan bir gün önce, İngiltere'de bazı spor adamlarıyla yaptığım görüşmede konu, Liverpool değil, PAF ile çıkar mı, çıkmaz mı konusuydu. Bir başkanın ağzından PAF ile çıkacağız lafı ciddi spekülasyonlara neden oldu.
Beşiktaşlılar Liverpool'u unutmalı. Bence camia bir araya gelip bu konuya el koymalı, yönetimle birlikte. Başkanın teyakkuz durumunda bir an önce Beşiktaş ileri gelenlerini bir masa etrafında toplayıp, ne yapılması gerektiği hususunda fikir alışverişinde bulunması gerektiği kanaatindeyim. Bütün Beşiktaşlılar gibi çok endişeliyim."
“ÇEKİLİRSE BEŞİKTAŞ SAHİPSİZ KALMAZ”
İhsan Kalkavan, Demirören'in çekilmesi durumunda Beşiktaş'ın sahipsiz kalmayacağını ifade etti.
Kendisinin başkanlığa talip olduğunda, bugün her birinin başkanlık yapabilecek düzeyde yönetim kurulu adaylarıyla genel kurula geldiğini hatırlatan Kalkavan, şunları kaydetti:
“Maksadımız Beşiktaş'ı bir dünya markası yapmaktı. Bugün de aynı arkadaşları harekete geçirmek mümkün. Mutlaka kendileri her türlü fedakarlığı göze alacaklardır. Şu anda icraatına devam eden yönetime 'Sen git, biz geleceğiz' demek ortalığı karıştırmaktan başka bir şey değil. İnanıyorum ki, çekilirse Beşiktaş mutlaka sahipsiz kalmayacaktır. Mutlaka para ödenir, her şey yoluna girer. Ben buna haddinden fazla inanıyorum. Bugünkü kadar Beşiktaş'a basiretli bir yönetim ihtiyacı daha hiç hissedilmedi”
Beşiktaş'ın ciddi boyutta borcu olduğunu kaydeden Kalkavan, gerek siyah-beyazlı kulüp, gerekse diğer büyük kulüplerin yabancı transferinde, dışarıdaki piyasanın çok çok üzerinde bedeller ödendiğini belirtti.
Şirketlerinin yurt dışında çok sayıda acentesi olduğu için özellikle sahil kesimindeki kentlerden Türk ekiplerine yapılan transferlerle ilgili fiyat karşılaştırmaları yaptıklarını anlatan İhsan Kalkavan, "Orada konuşulanlarla burada basına bildirilen rakamlar arasında çok ciddi farklar var. Bu konuda medyanın da çok hassasiyet göstermediğini görüyorum. Dışarıda deniliyor ki, '10 futbolcu satacağına, bir
menajerin Türkiye'ye 1 futbolcu satması yetiyor.' Türkiye'ye futbolcu satan menajerler en lüks hayatı yaşıyor" diye konuştu.
Kalkavan, Beşiktaş'a sahil kesiminden transfer edilen bir oyuncu için 300 bin dolar piyasası varken, siyah-beyazlı takıma 4,5 milyon dolara geldiği bilgisini aldığını ifade etti.