Değiştir

Güncelleme Tarihi:

Değiştir
Oluşturulma Tarihi: Eylül 25, 2001 00:00

CANSIZ bir derbiydi... Oyunun kalitesi yıllanmış G.Saray-F.Bahçe rekabetine eşdeğerler taşımyordu. İki golün dışında sadece birkaç pozisyon ile övgü ve eleştiri gibi iki zıt değerler arasına sıkışmış bir hakem. Adı Metin Tokat.Ve çirkin bir koronun doksan dakika hiç durmadan seslendirdiği küfür senfonisi... Oysa, bu plak yasaklanmıştı. Çalan da çaldıran da papazı bulacaktı. Futbol Federasyonu kararlıydı. Bir talimatname ile yayınladığı bildiride küfür sözcüğüne savaş açmıştı. Küfürü statlardan kazıyacağını ilan etmişti. Ve hakamler... Onlar da bu savaşta en etkin rolü üstlenecekti. İşte derbide böyle bir hakem aradım. Küfür mü ettin... Çalacak düdüğünü oyunu durduracak ve anons yaptıracak.Tutmazsan pis dilini kesmesini bilirim diyecek. Bir daha mı? Al öyleyse... Maçı tatil edecek ve dönüp arkasını gidecek.İşte böyle bir hakem arıyorum. Bilen, lütfen bu hakemin ismini Futbol Federasyonu'na postalasın.Oysa, Metin Tokat, gerçekten hatasız bir maç yönetti. Sahanın her bölgesine koştu, her pozisyonla burun buruna yarıştı, hiçbir yanlışı düdüksüz bırakmadı. Ah! biraz da yürekli davransaydı. Çok şeyler değiştirecekti.SIRT SIVAZLAYANLAR!Yine de bu derbinin bazı değerleri değiştirdiğine inanıyorum. G.Saray cephesine bakıyorum, Lucescu'yu hırpalayan, onu uçan kuştan bile sorumlu tutanlar yumuşamışlar. Eleştiriler övgüye dönüşmüş. Sahi, Lucescu neden böylesine eleştiriliyordu? Neden her fırsatta postalanması gündeme geliyordu? Neden eleştiri furyasından yakasını kurtaramıyordu? İlk sezonunda Süper Kupayı kazandı, yer yerinden oynadı. G.Saray'ı Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek finale çıkardı herkesin ağzı kulaklarına vardı. Son anda lig şampiyonluğunu kaçırdı ve sezonu kapadı. Şimdi puan cetveline bakıyorum, 16 puanla lider. F.Bahçe'yi yenip ezeli rakibi ile farkı 6 puana çıkarmış. Yine Şampiyonlar Ligi'nde oynuyor.Ve G.Saray ailesinden kopanların listesine bir göz atıyorum... Saymakla bitmiyor...Hakan Şükür, Tugay Kerimoğlu, Ümit Davala, Emre Belözoğlu, Okan Buruk, Taffarel, Fatih Akyel, Jardel, Popescu... Bir de futbolu bırakan Hagi. Hepsi yuvadan uçup gitmiş. Ve Lucescu işte dağılan bu aileyi her şeye karşın ayakta tutmayı başarmış. Yaraları sarıp sarmalamış. G.Saray kimliğinin bütünlüğüne toz kondurmamış. Ve yine de yaranamamış. Eleştiri ilmiği boynundan hiç eksik olmamış. Şimdi kozlar değişti. Lucescu artık yere sağlam basıyor. F.Bahçe galibiyetinden sonra spor sayfalarını süsleyen fotoğraflara bakıyorum. Her karesinde Rumen hocanın sırtında bir el görüyorum. Lucescu'nun arkasını sıvazlayan, omuzunu okşayan ellere rastlıyorum. İki yıldır kimselere yaranamayan Lucescu, ilk kez Fener'i yendi, dünyası renklendi.Şu derbi ne çok şeyler değiştiriyor değil mi?SİSTEM KARGAŞASIDüşünüyorum ve bir çıkış yolu arıyorum... Ne demişti Mustafa Denizli?‘‘Sistem uygulanırsa, F.Bahçe'nin sorunu kalmaz.’’Barcelona maçından sonra söylenen bu sözlere destek verenlerin sayısı bir hayli kabarıktı. Ama G.Saray yenilgisinden sonra aynı kişilerin düşüncelerindeki değişimi hemen sezdim...Her biri bu sistemsizliğin nereden kaynaklandığını arıyordu.Şu derbi; ne çok şeyler değiştiriyor değil mi?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!