"Değişim Mayıs'ta başlayacak"

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Abdullah Avcı, 1912 Karşıyaka Derneği tarafından İzmir'de düzenlenen, "Geçmişten Geleceğe Futbol" konulu söyleşiye katıldı.

Hilton Oteli'nde gerçekleştirilen toplantıda, 1912 Karşıyaka Derneği Başkanı Sait Gürsoy'un sorularını yanıtlayan Abdullah Avcı, A Milli Takım kadrosunun yeniden yapılanacağı sinyalini vererek, "Futbolumuzun mevkiisel olarak sıkıntıları vardı. Son dönemde bu sıkıntılı mevkiilere, potansiyel adayların daha fazla ortaya çıkması beni çok heveslendiriyor. Özellikle benimle U17 takımında Avrupa şampiyonluğu yaşamış, şu anda 23-24 yaşına gelmiş, belli tecrübeleri de artık kazanmış futbolcularımız var. A Milli Takım'da yaşanacak değişim açısından mayıs ayı çok önemli. Mayıs ayında 5 tane hazırlık maçı oynayacağız. O süreç, gelecekteki resmin nasıl olacağı konusunda çok önemli bir veri olacak. Bugüne kadar büyük turnuvalara hep ikinci sıradan veya Play-Off'tan çıkarak gittik. Artık eşik atlama zamanı geldi. 2014 Dünya Şampiyonası'na grubumuzda birinci olarak gitmeliyiz. Kura çekerken inşallah Hollanda çıkar dedim. Kurayı çektim ve gönlüme göre oldu. İkincilik hedef ise, bir üstü de gerçekçi bir hedeftir" dedi.

Avcı, son dönemde taraftar desteğini yitiren, özellikle kulüpler arasındaki çekişme ortamının kurbanı olan A Milli Takım'a destek konusunda, eski günlere dönülmesi gerektiğini ifade etti.

"Herkesi kırmızı-beyaz görmek istiyorum" diyen genç teknik adam, "Şu anda, benim hisettiğim, bir destek ortamı var. Bu ortamın devam etmesini temenni ediyorum. Milli takımın, herkesin takımı olduğunu yeniden idrak edelim. Bu işe herkes destek verecek, sabırlı ve sakin olacak. Biz de bunun karşılığını vereceğiz" şeklinde konuştu. Stat konusunda sıkıntı olduğunu vurgulayan Avcı, "İzmir'de maç oynamak istedim, ancak Atatürk Stadı'yla ilgili sorun var. Ancak 29 Ocak'taki Karşıyaka-Göztepe derbisini, tribünden takip etmeyi çok istiyorum" dedi.

Türk futbolunda son dönemde lider özellikli futbolcuların azalmasıyla ilgili gelen soruya Avcı'nın yanıtı ilginç oldu. Abdullah Avcı, hala lider oyuncuların olduğunu, ancak eskisi kadar saygı görmediklerini söyleyerek, "Çünkü onlar da etrafından saygı görecek şekilde davranırdı. Son dönemde lider oyuncuların sayısı azalmış olabilir. Çünkü ilgi alanları da fazla dağıldı. Takımlar eskiden daha fazla birliktelik yaşardı" dedi.

Türkiye'de, futbolun içinde yer alan ana unsurlar arasında, teknik adamların ve hakemlerin belirli eğitimlerden geçtiğini, ancak yönetici ve medya grubunun her hangi bir eğitimden geçmediğini vurgulayan Avcı, "Medyanın, futbol oyunuyla ilgili eleştirilerini dikkate almak gerekir. Oradan cebimize bir şeyler koyabiliriz. Ancak futbol dilini konuşan insanları ve meslektaşlarımı dinliyorum. Özel hayatla ilgili eleştirilere üzülmemek elde değil. Futbolun içinde eğitimden geçmeyen iki kurum var; yöneticiler ve medya. Onlar da biraz daha katkı sağlarsa ileriye doğru adımlar atabiliriz. Daha maç oynamadan A Milli Takım Teknik Direktörü eleştirilebiliyor. Bunu değiştirmemiz lazım" dedi.

Avcı, yorumculuk yapan teknik adamların da kariyer seçimi yapması gerektiğini belirterek, "Teknik adamlar arasında çok ciddi, seyirciyi bilgilendiren yorumcular kesinlikle var. Ama üç ay orada, altı ay burada olunması yanlış" ifadesini kullandı.

Kendisinin samimi olduğunu ve sokaktan geldiğini hatırlatan Avcı şunları söyledi: "Hala sokağın içindeyim. Saygı sevgiyi doğuruyor. İçinde samimiyet de var. Bu nedenle kamuoyundan destek aldığımı düşünüyorum. Mesleğe başladığımdan beri hep bir şeyleri kanıtlamakla geçti hayatım. Önce altyapıyı becersin, sonra Bank Asya 1. Lig'den takım çıkarsın, daha sonra Süper Lig'de bir görelim diye sırayla söylendi. Hepsini başardım. Büyük takım yendiğimizde, istikrar arandı. Galiba büyük takımları arka arkaya yene yene rüştümüzü ispatladık."