David Akintola'dan transfer itirafı: Fenerbahçe ve Trabzonspor'un ilgisi vardı ama...
Güncelleme Tarihi:
Avrupa kupalarına katılma mücadelesi veren Çaykur Rizespor’un 28 yaşındaki başarılı kanat oyuncusu David Akintola, kariyeri ve Avrupa hedefleriyle ilgili Spor Arena’ya özel bir röportaj verdi. Akintola, Süper Lig devlerinin peşinde olduğu döneme ve Adana Demirspor’da beraber çalıştığı A Milli Takım Teknik Direktörü Vincenzo Montella’ya da değindi.
Ülkemizde daha önce Hatayspor ve Adana Demirspor formalarıyla adından söz ettiren David Akintola, sezon başında İlhan Palut önderliğinde oynadığı futbolla dikkat çeken Çaykur Rizespor’un yolunu tuttu. 9 maçta 1 gol ve 1 asistle takımına katkı sağlayan Nijeryalı yıldız; teknik direktör İlhan Palut, Avrupa hedefi, transfer iddiaları ve Vincenzo Montella ile ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu.
Akintola'nın açıklamaları şu şekilde:
“AVRUPA KUPALARINA KATILMA HAYALİMİZ VAR, DOĞRU YOLDAYIZ”
Son 4 maçta 3 galibiyet ve 1 beraberlik aldınız. Sezon başında oluşturulan yeni kadroyla beraber son dönemdeki performansınızı değerlendirir misiniz?
Takıma ilk geldiğimde Çaykur Rizespor genele baktığımızda aslında iyi bir durumdaydı ama takımın formunda biraz düşüklük vardı. Maç kazanamama durumu vardı ve bunu aşmamız gerekiyordu. Sezon başından takıma geldiğim döneme kadar takım zaten hedefini belirlemişti. Bu da Avrupa Kupalarına katılma hayaliydi. Dediğim gibi takıma geldiğimde form düşüklüğünden dolayı biraz sıkıntılar vardı ama sonra onu aşmayı başardık. İyi gitmeye devam ettik. Takımın doğru yolda olduğunu düşünüyorum. Zaten önümüzde 5 maç kaldı. Onlardan da iyi skorlar alıp bence ulaşmak istediğimiz hedefe ulaşacağız.
“HEDEFİMİZE DOĞRU GİDERKEN RAKİPLERİMİZDEN ÇOK KENDİMİZE BAKIYORUZ”
Süper Lig’de topladığınız 48 puanla Avrupa potasına girmek için yarışıyorsunuz. Trabzonspor, Beşiktaş, Başakşehir ve Çaykur Rizespor arasındaki mücadeleyi ve Avrupa hedefinizi anlatır mısın?
Avrupa kupalarına katılma yolunda böyle rakiplerimizin olduğunun farkındayız. Hepimiz puan olarak birbirimize yakınız ama biz hedefimize doğru giderken karşılaşacağımız rakiplerimize çok takılmıyoruz, onlara çok bakmıyoruz. Kalan maçlarımıza maç maç bakmak istiyoruz. En yüksek ne kadar puan toplayabilirsek o kadar puan almak istiyoruz. Zaten önümüzdeki maçları eğer galibiyetle bitirebilirsek, Avrupa’ya gidebileceğimizi düşünüyorum. Alacağımız puanın yeterli olacağını tahmin ediyorum. O yüzden rakiplerimize değil de, daha çok kendimize bakıyoruz. Maç maç bakıyoruz ve her maça galibiyet için çıkıyoruz. Önümüzdeki maçları iyi skorlarla bitirirsek, Avrupa hedefimize ulaşacağımızı düşünüyorum.
“İLHAN PALUT, MUHTEŞEM BİR TEKNİK DİREKTÖR”
Teknik direktör İlhan Palut’un dikkat çekici gidişata etkisi ve oyuncularla iletişimi hakkında gözlemlerin nelerdir?
İlhan Palut, gerçekten çok muhteşem bir teknik direktör. Ayrıca harika bir insan. Buraya gelmemi çok istedi. Çaykur Rizespor’a transferimde gerçekten çok istekli olduğunu ve beni buraya istediğini biliyorum. Bana geldiğim günden itibaren hak ettiğim değeri de verdi. Diğer takım arkadaşlarımın da hocamızı ne kadar çok sevdiğini görüyorum ama benim için yeri ayrı. Çünkü buraya gelmemi İlhan Hoca çok istedi. Onun için ben de elimden geleni yapıyorum. Dediğim gibi hem müthiş bir karakter hem de müthiş bir hoca.
“TÜRKİYE’DEKİ TARAFTARLARDA TAKIMLARINA KARŞI TUTKU VE SAHİPLENME DUYGUSU VAR”
Süper Lig’e gelmeden önce Danimarka ve Norveç gibi liglerde de futbol oynamıştınız. Süper Lig’deki futbolu zihniyet, mücadele ve taraftarların tutkusu açısından değerlendirir misin?
Süper Lig’de fiziksel mücadelenin ön planda olduğu söylenir ama Norveç ve Danimarka Liglerinde de aynı şeyin geçerli olduğunu söylemek isterim. Gerçekten orada da fiziksel mücadele ön planda. Ayrıca Türkiye’de, Danimarka ve Norveç’e göre taktiksel plan daha fazla öne çıkıyor. Maçlarda daha fazla taktik yapılıyor. Danimarka ve Norveç’te toplam 8 yıl oynadım. Türkiye’de futbol biraz daha direkt olarak oynanıyor. Yani maçta yapılması gereken planları önceden biliyorsunuz. Diğer iki ülkede fiziksel mücadele daha çok ön planda. Türkiye’deki taraftarlar, diğer iki ülkeye göre daha tutkulu. Süper Lig’deki taraftarlar, herhangi bir küçük ya da büyük şehir fark etmeden takımlarını tutmaktan gurur duyuyorlar. Ayrıca takımlarını da çok sahipleniyorlar ve ‘İşte evet, bu bizim şehrimizin takımı’ diyorlar. Danimarka ve Norveç Liglerinde, takıma ve futbola bakış açısı biraz daha farklı. O tutku ve sahiplenme duygusu Türkiye’deki kadar yok.
“TRABZONSPOR VE FENERBAHÇE’NİN İLGİSİ VARDI AMA ADANA DEMİRSPOR…”
Hatayspor ve Adana Demirspor’da oynadığın dönem ismin 4 büyük takımla anılmıştı. O dönem transfer teklifi aldığın veya seninle ilgilenen takımlar oldu mu?
Evet, transfer teklifleri aldığım dönemler oldu. Özellikle Hatayspor’dan ayrıldıktan sonra menajerim Trabzonspor ve Fenerbahçe’nin bana olan ilgisinden bahsetmişti. Neler olacağını görmek için o dönem bekleme kararı almıştık. En ciddi ve resmi teklifin kimin yapacağını görmemiz gerekiyordu. Ayrıca o dönem Fransa ve Championship ekiplerinden de transfer teklifleri gelmişti. Biz bunların hepsini değerlendirdik. Takımların başında hangi teknik direktörlerin olduğuna ve nasıl bir futbol oynattıklarına da baktık. En son Adana Demirspor takımında karar kıldım. Çünkü Türkiye’de kalmak istiyordum. Diğer takımlarla karşılaştırdığımda Türkiye’de oynanan futbolu kendime daha uygun bulmuştum. Teknik direktör açısından da iyi olacağını düşündüğüm için Türkiye’de Hatayspor’dan sonra Adana Demirspor’da oynamayı seçtim.
“VINCENZO MONTELLA, TÜRKİYE’YE İTALYAN TAKTİĞİNİ GETİRDİ”
Adana Demirspor’daki ilk döneminde teknik direktör Vincenzo Montella ile çalışmıştın. Montella’nın futboluna etkisi hakkında değerlendirmelerin nelerdir?
Vincenzo Montella, gerçekten çok farklı bir teknik direktör. Yani değişik bir tarzı var. Türkiye’ye İtalyan taktiğini getirdi diyebilirim. Farklı bir taktik ortaya koydu. Oyunu çok iyi okuduğunu da görüyorduk. Ayrıca kendisi çok iyi bir insan. Montella ile çalıştığım için çok mutlu oldum. Onunla iyi bir dönem de geçirdik. İtalyan taktik tarzını Adana Demirspor’a işleyen bir hocaydı ve zaten başarılı da oldu. Umarım yolu açık olur.
“MONTELLA, FUTBOLU HER AYRINTISINA KADAR BİLEN BİR TEKNİK DİREKTÖR”
Bildiğiniz üzere Vincenzo Montella, geçtiğimiz eylül ayında A Milli Takım’ın yeni teknik direktörü olmuştu. Montella’nın milli takımdaki görevini ve EURO 2024’de başarılı olma şansını değerlendirir misin?
Vincenzo Montella’nın EURO 2024’de kesinlikle başarılı olacağını düşünüyorum. Çünkü elinde gerçekten çok kaliteli bir kadro var. Elinde genç, kalitesi yüksek, tecrübeli ve Avrupa’da oynayan oyuncular da var. Montella, çok iyi bir hoca. Futbolu her ayrıntısına kadar bilen birisi. Hem futbolculuğunda hem de teknik direktörlüğünde başarılı olabilmiş bir insan. O yüzden ona çok inanıyorum. Eylül ayında göreve gelmesine rağmen milli takımda önemli bir etki yarattı ve takımı EURO 2024’e taşıdı. Zaten gelir gelmez başarısını gösterdi. Montella’nın futbol mantalitesi, ekibi ve Türk Milli Takımı’nın tecrübesi birleştiğinde EURO 2024’de iyi bir başarı yakalayacaklarına inanıyorum.
“TÜRK HALKI SABIR GÖSTERMELİ, MONTELLA KAYBETMEKTEN NEFRET EDER”
Geçtiğimiz ay oynanan 2 hazırlık maçında alınan mağlubiyetlerden dolayı Montella hakkında eleştiriler başlamıştı. Tecrübeli teknik direktöre yöneltilen eleştirileri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Montella’yı hoca olarak çok beğeniyorum. Kendisi çok tecrübeli ve iyi bir hoca. Bence ona sabır gösterilmeli. Ayrıca destek ve cesaret verilmeli. Çünkü takıma gelir gelmez olumlu bir etki göstererek takımı EURO 2024’e taşıdı. Hazırlık maçlarındaki motivasyonlar bazen çok farklı olabiliyor. Ona çok takılmamak lazım. Montella, kaybetmekten nefret eden bir teknik direktör. Sürekli kazanmak isteyen bir antrenör. Türk halkı şu an Montella’ya sadece destek vermeli. Bunun sonucunda o da başarıyı yakalayacaktır diye düşünüyorum.
“FUTBOLA BAŞLADIĞIMDAN BERİ CRISTIANO RONALDO’YU ÖRNEK ALIYORUM”
Her iki kanatta da görev yapabiliyorsun. Kendine mantalite ve oyun tarzı anlamında örnek aldığın isimler var mı?
İdolüm Cristiano Ronaldo’dur. Ronaldo, futbola başladığımdan beri takip ettiğim ve örnek aldığım birisi. Ronaldo’nun dünya futboluna getirdikleri ve bize gösterdikleri gerçekten çok olağanüstü şeyler. Ben ve akrabalarımda futbol oynayan herkes onu hayranlıkla izledi ve izlemeye devam ediyoruz. Futbol için gerçekten çok önemli bir isim. Ronaldo, o yüzden benim de örnek aldığım futbolcu.
“FABRICE N’SAKALA VE ABDÜLKERİM’E BARDAKCI’YA KARŞI OYNAMAK ÇOK ZORLUYDU”
Süper Lig’de seni en çok hangi savunma oyuncularına karşı oynamak zorladı?
Hatayspor’da oynadığım dönem Beşiktaş’ın Fabrice N'Sakala isminde bir sol beki vardı. O beni gerçekten epey zorlamıştı. Onunla zorlu bir mücadele verdiğimizi çok iyi hatırlıyorum. Bir de Galatasaray’dan Abdülkerim Bardakcı’yı söyleyebilirim. O da gerçekten çok iyi ve zorlu bir futbolcu. Yani bu iki oyuncuya karşı oynadığım zaman ‘Bakalım bugün neler olacak? Çok zorlanacağımı biliyorum. Bakalım kim galip gelecek?’ diye düşünürdüm.
“AVRUPA’DA HANGİ TEKNİK DİREKTÖR ONLARI TRANSFER ETSE MEMNUN KALIR”
Bir kanat oyuncusu olarak şu an Süper Lig’de en dikkat çekici kanat oyuncularından olan Kerem Aktürkoğlu ve Barış Alper Yılmaz hakkındaki gözlemlerin nelerdir?
Bu iki oyuncunun Avrupa’da rahatlıkla oynayacağını söyleyebilirim. İkisi de gerçekten çok iyi oyuncular. İkisine karşı oynadım ve onları çok beğendim. Sadece ofansif anlamda değil, takımına her anlamda yardım eden oyuncular. Gol ve asist kaydediyorlar. Aynı zamanda defansif anlamda da yardımcı oluyorlar, komple oyuncular. Yani Avrupa’da hangi teknik direktör onları transfer etse, onlardan çok memnun kalacağını düşünüyorum. İkisi de çok üst seviyede olan oyuncular.