"Dağların Aslanı" şampiyonluğa doymuyor

Güncelleme Tarihi:

Dağların Aslanı şampiyonluğa doymuyor
Oluşturulma Tarihi: Nisan 25, 2013 12:15

Dağ koşusu branşında 2007 yılından bu yana 6 kez Avrupa şampiyonu olan Ahmet Arslan, bu yıl hem Avrupa hem de dünya şampiyonu olmayı hedeflediğini söyledi.

Haberin Devamı

Atletizme 2000 yılında başlayan Arslan, 2005'te dağ koşusu branşına geçti. Kariyeri boyunca önemli başarılar elde eden sporcu, 2007'de ilk kez büyük erkekler kategorisinde Avrupa şampiyonu olduğu dağ koşusunda, 2012 yılına kadar üst üste 6 kez şampiyonluğu elde etti. Bu yıl içinde yapılacak Avrupa Şampiyonası'nda 7'nci kez şampiyon olmayı hedefleyen Arslan, kendisine ait rekoru da geliştirmeyi amaçlıyor.

Kazandığı Avrupa şampiyonlukların yanı sıra 2008'de dünya üçüncüsü, 2011'de dünya ikincisi olan "Dağların Aslanı" lakaplı koşucu, 2010 ve 2011 yıllarında da 5 yarıştan oluşan Dağ Koşusu Grand Prix'lerini kazandı.
AA muhabirine açıklamalarda bulunan Arslan, katıldığı turnuvalarda Türkiye'yi en iyi şekilde temsil etmeyi arzuladığını belirterek, "Bu yıl, dağ koşusunda şimdiye kadar ulaşamadığım dünya şampiyonluğunu elde etmek istiyorum. Bunun yanı sıra üst üste 7'nci kez Avrupa şampiyonu olmayı hedefliyorum. Katılacağım diğer yarışlarda da ülkemi en iyi şekilde temsil etmeyi umuyorum" şeklinde konuştu.

"2016 Olimpiyatları'nda maraton koşmayı istiyorum"

Arslan, 2016 Rio de Janeiro Olimpiyatları'na maraton dalında katılmayı amaçladığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Geleceğe sadece dağ koşucusu olarak bakmıyorum. Şu anda maraton ve orta mesafe maraton antrenmanları yapıyorum. 2016 Rio de Janeiro Olimpiyat Oyunları'nda bu alanda yarışmayı planlıyorum. Dağ koşusundaki şampiyonluklarımın yanına kariyerime olimpiyata katılma başarısı eklemek istiyorum. Bunun dışında kariyerimin ilerleyen dönemlerinde antrenör veya yönetici olarak Türk sporuna hizmet etmeyi amaçlıyorum. 2020 Olimpiyat Oyunları'na adayız. İnşallah 2020'yi düzenleriz ve ben de o zamana kadar aktif spor hayatımı bitirmiş birisi olarak şampiyonluk adayı sporcular yetiştiririm."

"Dünyanın en başarılı 3'üncü ülkesiyiz"

Dağ koşusunun çok kısa bir geçmişi olmasına rağmen Türkiye'nin bu alanda dünyanın en başarılı ülkelerinden biri olduğuna vurgu yapan başarılı sporcu, şunları kaydetti:

"Türkiye olarak dağ koşusunda uluslararası yarışmalara 2002 yılından beri katılıyoruz. Buna rağmen bu sporu dünyaya yaymış olan İtalya ve Alp Dağları'na sınırı olan ülkeleri başarı anlamında geride bıraktık. Kazandığımız Dünya, Avrupa ve Balkan Şampiyonalarındaki madalya sayısı bakımından dünyada üçüncü sıradayız. Avrupa'da İtalyanları geride bıraktık. Çok başarılı olduğumuz bir spor dalı ancak Türkiye'de insanlar bu branşın ne olduğunu bilmiyor. Ben de bu sporun tanınması konusunda öncülük etmek istiyorum. Kenan Sofuoğlu'nun motosiklette yaptığını ben de dağ koşusunda yapmaya çalışıyorum. Bu spora ilgili olan gençlere dağ koşusunu tanıtmayı amaçlıyorum."

"Ülkem için mücadele ediyorum"

Yurt dışında kazandığı başarılar karşılığında küçük miktarlarda ödüller aldığını dile getiren Ahmet Arslan, kendisi için ödülden ziyade, Türkiye'yi temsil etmenin önemli olduğunu anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Atletizm Federasyonu'nun imkanları çok sınırlı. Bu konuda özel sponsorlarımın üst düzeyde katkısı var. Atletizm Federasyonu, bazı mücadelelere gönderiyor ve hazırlık kampları yapıyor. Gençlik ve Spor Bakanlığı da kazandığımız şampiyonlukların ardından belirli bir miktar ödül veriyor ancak bu ödül, olimpik branşlara göre çok az. Emek-kazanç açısından bakıldığında aldığımız ödül hiçbir şey. Ben, ülkem için mücadele ediyorum. Ülkemi temsil etmek için orada varım. Bu branşı seviyorum. Bu işi yaptığım için huzur duyuyorum. Tabii ki herkes iyi paralar kazanmak ister ama kazançla çok ilgilenmiyorum."

"Dağ koşusu, Türk insanının fiziki özelliklerine çok uygun"

Dağ koşusunun Türk insanının fiziki özelliklerine çok uygun olduğunu aktaran Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Genellikle kuvvetli bünyeye sahibiz. Güreş ve halterdeki başarılarımız da güçlü yapımızın kanıtı. Atletizmin içinde de dağ koşusu ülkemizdeki insanların en yatkın olduğu branş. Dağ koşusuna daha çok önem verirsek, büyük şampiyonalarda daha iyi dereceler elde edebiliriz. Dağ koşusunun dünyadaki popülerliği her geçen gün artıyor. Türkiye'de bu gelişim çok yavaş seyrediyor. İnşallah ilerleyen yıllarda sponsorlarımızın destekleriyle dağ koşusuna daha çok ilgi duyulacaktır."

 

 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!