Oluşturulma Tarihi: Ağustos 28, 2015 00:06
Galatasaray yönetiminden istifa eden Cüneyt Tanman, yıllık 4.8 milyon TL garanti paraya sözleşme yeniledikten sonra, "Cüneyt abi ile konuşmamız 5 dakika sürdü" diyen Sabri Sarıoğlu için, "Kendisi değil ama menajerleri günlerce pazarlık yaptı" dedi. Tanman, ligin ilk 2 maçında hatalı goller yiyen kaleci Muslera'nın kafasının karışık olduğunu da söyledi.
Galatasaray Yönetim Kurulu üyeliğinden istifa eden Cüneyt Tanman, Bugün gazetesinde yer alan yazısında, başkan Dursun Özbek başta olmak üzere, teknik direktör Hamza Hamzaoğlu, Fernando Muslera, Sabri Sarıoğlu ve Burak Yılmaz hakkında çok önemli iddialarda bulundu.
Cüneyt Tanman'ın, soru-cevap şeklinde düzenlenen açıklamaları, şöyle:
NİYE İSTİFA ETTİM?
Herkes çok gergindi. Rahatlasınlar istedim. Ama benim istediğim zamanlama, benim istediğim şekilde oldu. Açıkcası başkan ve kardeşi ile vizyonumuz, futbolu bakışımız uyuşmadı. Sebebi, benim futbola bakışımın daha gerçekçi olması olabilir.
NEDEN KÖŞE YAZARLIĞINA DÖNDÜM?
Ben aileden milyarder değilim. Hayatımda medyadan kazandıklarımın çok önemi var. Futbol şubesinin yoğunluğu nedeniyle 3 ay ara verdiğim işlerime dönmem niye yanlış olsun? Sonra, ben ne yazmışım? Sabri olayı ve Galatasaray’ın transfer ihtiyacını, Hamza hoca ile Burak’ın arasında sorun olduğu ve mutlaka çözülmesi gerektiğini belirtmişim. Yani kulübün önünü açacak şekilde yol göstermişim. Zaten bunları yazarken aktif yönetici değildim. Futbol şubesi sorumluluğum alınmıştı.
BURAK'I TERBİYE ETMEK İÇİN BUNLARI YAPARSANIZ...Hamza hoca “Aramızda ne sorun olacak” dedi. Ben ise Burak ile Hamza hoca arasında bir sorun olduğu belli ve bunu çözmeli dedim. Burak’ı terbiye etmek için 50’li 60’lı dakikalarda oyundan alırsanız ve bunu arka arkaya yaparsanız, burada sorun olmama ihtimali olmaz. Burak’ı da yakından tanıdığım için hatırlatmak istedim. Messi’den bile savunma yapmasını isteyebilirsiniz. Ama bunun bir şekli olur. Burak bence Osmanlıspor maçında forvete yakın oynayanların hiçbirinden az koşmadı. Sadece koşmak işi çözmüyor. Umut da çok koştu ve pres yaptı. Burak'ı bu şekilde kaybedersiniz.
MUSLERA'NIN KAFASI KARIŞIK ÇÜNKÜ...
Muslera geçen sezon son 5 maç tek gol yemedi. Bu sezon iki maçta 4 gol yedi, ki 3’ünde ciddi hatası var. Muslera’ya gelen resmi teklif hiç olmadı. Ancak bana ciddi insanlardan ciddi rakamlar telafuz edildi. Muslera da yazılan çizilenleri okudu. Konsantrasyonu bozulmuş olabilir. Bence kafası Sivas’ta yediği golde kalmış olmalı.
SABRİ DEĞİL AMA MENAJERLERİ GÜNLERCE PAZARLIK YAPTIEn çok eleştirildiğim konulardan birisi Sabri’dir. 2 konuda eleştiriliyorum. Bir; niye ideal adam değil dediniz ama çok para verip imzaladınız deniyor? Cevabı çok basit; Ben Hamza hocayı hep onore etmeye çalıştım, teknik patronun o olduğunun hep altını çizdim. Hamza hoca başka sağ bek istedi de biz almadık mı? Onun tarafından Alves konusu geçti ama onun da alınma şartları çok ağırdı. Onun dışında “Ben Sabri ve Tarık ile devam etmek istiyorum” dedi. İkincisi; Sabri, hiç pazarlık yapmadığını, parayı Mehmet Özbek ile benim verdiğimi söyledi. Başkan da beni futbolcu izlediğim Polonya’dan arayarak konuyla alakalı Sabri’ye kızgınlığını dile getirdi. Oysa kendisi görüşmedi ama menajerleri sağ olsunlar günlerce pazarlık masasındaydılar. Zaten ben ikinci kampa gönderilmedim.
ARDA İÇİN TARAFTARA YALAN SÖYLEMEDİM
Eleştirildiğim diğer iki konu da Arda ve İbrahimoviç’ti. Arda’yı benim kadar seven ve Galatasaray’da görmek isteyen başka bir yönetici bulamazsınız. Ama bir de işin gerçek tarafı var. Barcelona yatırım yapmış, aynı kulvarda yarışacağı bir takıma 6 aylığına oyuncuyu vermez. Bunu bilen biri olarak niye taraftarımı kandırayım ki? Gücümüz varsa kralını alıp Galatasaray’ın kadrosuna katabilecek kapasitemiz var. Takip ettiğimiz isimler var. İbrahimoviç ise ilk olarak Çanakkale’de seçim öncesi yaptığımız seyahatte gündeme geldi. Birkaç genç taraftar başkanla bunun üstüne sohbet etti. Olay büyüdü. Başkan da dahil olmak üzere futbolla ilgili herkese böyle bir ihtimalin olup olmadığını çek ettim. Olmadığı söylendi. Eğer var da bana söylenmediyse, bu zaten daha büyük bir ayıp.