Güncelleme Tarihi:
NORMAL sezonun yavaş yavaş sonuna gelinirken, play-off resmi de netleşiyor. Konferans liderliği mücadelesinde ise Doğu'da Pacers (son 6 maçta 3 yenilgi), Batı'da ise Portland (Son 7 maç 4 yenilgi) sezon başındaki galibiyet yüzdelerine göre düşüşte. Özellikle Portland'ın mart boyunca başta LaMarcus Aldridge olmak üzere Meyers Leonard ve Joel Freeland gibi üç uzunundan faydalanamayacak olması düşüşün devamı anlamına gelebilir.
Sakatlık demişken, OKC Thunder'ın Russell Westbrook'a kavuşmasına rağmen NBA'in 1. halka 2 takımına üstelik evinde arka arkaya yenilmesi şaşırttı. Magic deplasmanında Tobias Harris'in maç kazandıran smacından (!) sonra gelen bu ilk yenilgiler Scott Brooks'u düşündürüyor. Miami'ye 81 sayı atabilen Thunder, bu sezon 3. kez en kötü hücum performansını izletti. Bir gece aranın ardından LA Clippers'a boyun eğmeleri ise "Bu sezonda mı o sezon değil" şüphelerini arttırmadı değil.
Yavaş yavaş ritm tutuyor
Los Angeles Clippers'ın 23 maçı kaldı. Hala en uzun galibiyet serileri 5 maç ama son 2 maçtaki performanslarıyla bu kez daha uzun soluklu bir serinin sinyallerini aldık. İlki yukarıda bahsettiğim Thunder deplasmanındaki geri dönüş, ikincisi ise Hornets'a karşı kolay kazanılan maç. Bu iki maçta Jamal Crawford'ın sayı ortalaması 30! NBA tarihinin en fazla "4 sayılık oyun" gerçekleştiren şutörü, Pelicans maçında rekorunu 40'a yükseltti. En yakın rakibinin 23 kez ile Pacers efsanesi Reggie Miller olduğu düşünüldüğünde, 33 yaşındaki "sharp-shooter" erişilmesi zor bir rekoru geliştirmeye devam ediyor.
Geçen sezona Vinnie del Negro yönetiminde 13 maçlık müthiş seriyle başlayan Clippers bu sezon Doc Rivers yönetiminde inişli çıkışlı bir grafik sergiledi. Ama bu Clippers o Clippers'tan kesinlikle daha iyi ve bu kez hedef son gülen olmak. Ellerinde NBA'in en iyi point guardı var. Chris Paul an itibariyle (11.1) kariyer asist ortalamasını (11.5) geçmeyi zorluyor. Onu "en iyi" yapan özelliği hem bir "pure point guard" olması (Nash & Kidd) hem de hem de durdurulamaz deliciliğe sahip, skorer bir "1 numara" olması. 19.2 sayı ortalamasıyla bu sezon da limitleri zorluyor.
Muhteşem üçlünün diğer parçaları Blake Griffin ile DeAndre Jordan, "yükselen yıldız" kategorisinden "yıldız" kategorisine geçmek adına olduça verimli bir sezon yaşıyor. Takımın yaş ortalamasının şampiyonluk rakiplerine göre epey genç olması, atletizm de aşık atabilecek pek fazla rakiplerinin bulunmaması önemli artıları. J.J. Reddick (mart boyunca sakat) ve Jamal Crawford gibi net şutörinin katkısı yadsınamaz. Bu ikiliye Jared Dudley'nin savunma ve hücumdaki yetenekleriyle Matt Barnes'ın 6. adam rolü eklenince ortaya müthiş bir potansiyel çıkıyor. Ve bu potansiyeli şampiyonluk yüzüğüne ulaştırabilecek Doc Rivers gibi yüksek profilli bir koça sahipler. Dış kapının mandalı kontenjanından Hidayet Türkoğlu bile takımın belki de tecrübe hanesine olumlu bir katkı sağlıyor denebilir.
Takıma son olarak Orlando Magic'ten takasla gelen Glen Davis eklendi. Doc Rivers ile Boston Celtics'te 4 sezon oynayan "Big Baby", bu sezon 45. maçta 12.1 sayı ve 6.3 ribaund ortalamalarıyla oynadı. Kritik anlarda sorumluluk alabilecek bir adam olması cabası. 28 yaşındaki forvet Clippers'daki rolünü "glue guy" olarak tanımlıyor. Pelicans maçını takım elbiseyle izleyen Davis, çarşamba akşamı oynanacak Rockets maçında ilk kez forma giyecek. Clippers o eşiği de atladığı takdirde 13 Mart'taki Warriors maçına kadar seriyi 8 maça çekebilir. Bu da onları Batı'nın zirvesinde manzaralı bir yere taşıyacaktır.