Bu sefer Es gecti

Sarı-kırmızılı takım maça hızlı ve arzulu başladı. Nonda’nın golüyle skor avantajını da yakaladı. Ancak ikinci yarıda toparlanan konuk ekip, Mehmet Yılmaz ile eşitliği sağladı, son bölümlerde de kalesini iyi savununca bir puanı kaptı

Lig uzun bir maraton... Öyle mi acaba? Bu klişe, anlaşıldı ki 2009-2010 sezonu için yeni bir boyut kazandı. Meğer lig uzun bir maraton değil, 100 metre finali. Öyle olmasa daha ilk haftalardan itibaren bu kadar stres olur muydu? La Liga'daBarceleno-Real Madrid kapışmasının (iki takım da maçlarını bir bir kazanıyor) yerli versiyonu da Galatasaray ile Fenerbahçe arasında yaşanıyor. Rekorlar alt üst ediliyor. Biri takılsa, diğeri bayram yapacak; 34 haftalık bir periyotta olası gibi görünen kötü sonuçlar tahmin edilenden de ağır yaralara yol açacak. Bu nedenle olsa gerek, bir gün önce Fenerbahçe’nin son saniye golüyle kazanması, Mecidiköy’deki Eskişehir maçını daha da önemli ve bir o kadar stresli hale getirdi. Çünkü Kadıköy'e kadar puan kaybı yasaktı! Ama hesap tutmadı.

Geçen sene Aslan’a iki maçta da üstünlük sağlayan Es-Es, yine kâbus gibi çöküverdi Cim-Bom’un üzerine Rıza Çalımbay'ın Ümit-Burak-Youla-Mehmet Yılmaz'dan oluşan hücum hattı biraz ‘fantazi’ gibi geliyordu. Her iki takımdaki ofansif oyuncu fazlalığı gollü bir maç beklentisini artırıyordu. Ancak ilk yarı kısır geçti. Keita fantastik çalımı ve ortası olmasa gol de gelmeyecek gibiydi. Arda’nın üstün gayretlerine rağmen.
İkinci perde açıldığında kırmızı-siyahlılar, cesaretin mükafatını gördü ve dengeyi yakaladı. Sonra da geri çekildi ve yapılan değişikliklerle direnç kazandı. Sonuçta da Es-Es namağlup unvanını korudu Cim-Bom ise ilk puan kaybını yaşadı.
17’de Keita’nın pasında Mustafa Sarp, karşı karşıya kaldığı pozisyonda topu Ivesa’ya nişanladı.
25’te Cim-Bom organize geldi. Mehmet Topal, Nonda’yı gördü. O ise Arda’ya bıraktı. Kaptanın nefis ara pasında Keita, etkisiz bir vuruş çıkardı.
31’de Eskişehir baskını vardı. Youla, Burak’a bıraktı. Genç yıldız sağdan Franco’nun üzerine vurdu.
38’de son günlerin moda ikilisi ortaya çıktı. Keita ender görülecek şıklıktaki çalımlarının ardından, sağdan ortayı çıkardı. Vucko’nun ıskaladığı topu Nonda kontrol etti, ağları havalandırdı: 1-0.
46’da Keita, Arda’nın pasında içeri yöneldi ama Ivesa’yı geçemedi.
54’te Mehmet Yılmaz’ın kafa vuruşunda top direğe çarptı.
56’da Bülent Ertuğrul sağdan kaleyi yokladı. Hakan Balta'ya çarpan top Mehmet Yılmaz’ın önünde kaldı. O da fileleri havalandırdı: 1-1.
81’de Baros arka direkte kontrol etti ama Ivesa’yı aşamadı. Uzatmada Keita artisliğe kaçmayıp kafayı uzatsa belki de Aslan kazanacaktı.