'Bu işin çözümü Federasyon'a bırakılamaz'

Güncelleme Tarihi:

Bu işin çözümü Federasyona bırakılamaz
Oluşturulma Tarihi: Kasım 29, 2006 01:01

F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım, kendisi hakkında "Samsunspor'a şike, Trabzonspor'a da teşvik primi" gönderdiği iddialarıyla ilgili olarak düzenlediği basın toplantısında, "Bu bir komplodur. Federasyon'un da içinde olduğu olay, federasyona bırakılamaz. Devlet bu işe hemen el koyup, çözmeli" dedi.

Haberin Devamı

F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, geçen pazartesi akşamı Telegol programında yayınlanan şike ve teşvik primi iddiaları ile ilgili olarak Fenerbahçe Faruk Ilgaz Divan Tesisleri'nde bir basın açıklaması yaptı.

Çok sayıda basın mensubunun izlediği ve birçok televizyon kanalından canlı yayınlanan toplantıya yöneticiler Murat Özaydınlı, Ali Yıldırım, Ali Koç, Şekip Mosturoğlu, Hakan Dinçay, Turhan Şahin, Ünal Uzun, Semih Özsoy ve Yüksek Divan Kurulu Başkanı Yüksel Günay katıldı. Toplantıda, ATV'de yayınlanan Santra Programı'nda Ahmet çakar, Kazım kanat ve Gürcan Bilgiç'in Cihan Oskay hakkındaki sözlerine yer verildi.

"İDDİA SAHİBİNİN HAKKINDA TUTUKLAMA KARARI VAR"

Açıklamada ilk olarak Kurumsal İlişkilerden Sorumlu Asbaşkan Ali Koç söz aldı. Telegol programının basın ilke ve etik kurallarını ihlal ettiğini vurgulayan Koç, “Toplumumuz için daha faydalı konuları tartışmak amacı ile bir araya gelelim isterdim ama olmadı. Pazartesi akşamı Star TV Kanalı'nın Fenerbahçe Spor Kulübü'nün 2000-2001 sezonundaki şampiyonluğu ile ilgili olarak asılsız iddialara yer verilmiştir. Telegol Programı'nda Fenerbahçe Spor Kulübü zan altında bırakılmıştır. Konunun kaynağının kullanılış şekli camiamızı derinden sarsmıştır” diye konuştu.  “Gazetecilik mesleğinin hiçbir etik kuralına riayet edilmeyen programın yayınlanış tarihi de ilginçtir” diyen Koç, şöyle devam etti: “Turkcell Süper Lig'de lider olduğumuz, UEFA'da mücadele ettiğimiz ve üst üste derbi oynanan bir döneme denk getirilmiştir. Kişilerin şerefine ve namusuna böyle kolay saldırılar gerçekleştirilemez. Unutmayın ki bizim başımıza gelen yarın sizin de başınıza gelebilir. Telegol programı Cihan Oskay'ın sözlerini kayıtsız şartsız hiç sorgulamadan kabul edilmiştir. Cihan Oskay'ın, emniyeti suiistimal ve karşılıksız çekten dolayı tutuklama kararı vardır. Bu kişinin vergi dairesi tarafından yurtdışına çıkış yasağı vardır. Bu kişi çok kısa süre önce sayın başkanımıza övgüler yazarken, Telegol programından da olumsuz şekilde söz ediyordu. Özgeçmişi ve psikolojik durumu göz önüne alındığında Telegol Programı'nın kendisini devlet adamı gibi karşılaşması da hayret verici ayrı bir olaydır.”

Haberin Devamı

"PROFESYONEL YARDIM VAR"

/images/100/0x0/55eaae7ff018fbb8f88ff742

Telegol, Cihan Oskay'ın sözlerini hiç sorgulamadan doğru kabul edilmiştir. Hakkında emniyeti suiistimal ve karşılıksız çekten tutuklama kararı olan Cihan Oskay'ın, devlet adamı gibi karşılaşması hayret verici."



Fenerbahçe Spor Kulübü'ne herhangi bir söz hakkı verilmediğinden yakınan Koç, program sunucusunun Başkan Aziz Yıldırım ile görüşmediğini ifade ederek, şöyle konuştu: “Sürekli olarak ilgili kişilerin telefon bağlantısına alınacağı söylenirken, başta Ahmet Çakar gibi kişiler yayına bağlanmamış, bağlanmak isteyenler ise bıkmaları için bekletilmişlerdir. Yönetim kurulu üyemiz Şekip Mosturoğlu dahi, yayına bağlanmak için kanal yöneticilerini araya koyması ile ancak bağlanabilmiştir. Sunucunun ilk kez duyduğunu iddia ettiği ses kayıtları, alt yazıları da hazır bir halde yayına verilmiştir. Cihan Oskay'ın kasetler çantamda dediği halde kasetler çok önceden rejide yer almıştır. Ayrıca yayın esnasında (Ben cep telefonu ile mesaj çekmesini bile bilmem) diyen Cihan Oskay'ın kasetleri mükemmel bir şekilde nasıl kaydettiği hiç sorgulanmamıştır. Cihan Oskay'ın sesindeki sabitlik uzmanlar tarafından konuşmanın profesyonel bir ortamda yapıldığını göstermiştir. Serhat Ulueren, Tamer Tuna'ya Cihan Oskay'ın telefon numarasını kendisinin verdiğini söylemiştir. Bu da bunun kanıtıdır.”

"TARAFLI YAYINCILIK YAPILDI"

Haberin Devamı

Ali Koç, yayına bağlanan kişilerin iddiaları bir bir çürütürken, yayıncı ve yorumcuların olayları sahiplenmeye başladıklarını kaydederek, sözlerini şöyle tamamladı:  “Şike yapıldığı iddia edilen maçlarda Ali Akdeniz Fenerbahçe'ye gol atmıştır. Oktay ise maçta iki golü boş kaleye atamamıştır. Eminim ki biliyorsunuzdur ancak kayıtlar söz konusu olayın yapıldığı iddia edilen zaman diliminde değil, birkaç ay önce yapıldığı görülmüştür. Taraflı yapılmış bu yayıncılık ile tüm etiği ihlal etmişlerdir. Şerefi ve namusu ile bu mesleği yapan tüm gazetecilerin de bu olaya tepki göstermesini bekliyoruz. Bugün bunları gerçekleştiren zihniyetin yarın neler ile geleceğini düşünmek bile istemiyorum.
Tarftarlarımıza şunu söylemek isterim, dimdik ayakta duralım, kimsenin bizi alt edemeyeceğini hatırlatmak isterim."

Haberin Devamı

MOSTUROĞLU: ORGANİZE BİR KARALAMA KAMPANYASI
   
Fenerbahçe Kulübü Hukuk ve Kurumsal İlişkilerden Sorumlu Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, 2000-2001 sezonunda Fenerbahçe ile ilgili şike ve teşvik iddiaları konusunda hukuki yollardan haklarını aramak için başvurulara başladıklarını söyledi.

/images/100/0x0/55eaae7ff018fbb8f88ff744

"Bu profesyonel oluşumun arkasında olan teknik, parasal, lojistik destek sağlayanlarla adalet önünde hesaplaşacağız"

Son derece iyi organize edilmiş bir karalama kampanyasıyla baş başa olduklarını ifade eden Mosturoğlu, “Profesyonel destek almış bir adam, ulusal bir kanalda yayınlanan programı kullanarak akıl almaz iftiralar atmıştır. Bu profesyonel oluşumun arkasında olan teknik, parasal, lojistik destek sağlayanlarla adalet önünde hesaplaşacağımızı duyuruyorum” dedi.

Haberin Devamı

Televizyon kanalındaki programın yayınıyla ilgili olarak da Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) nezdinde hem kulübün, hem başkan Yıldırım'ın gereken başvuruları yapacağını bildirdi.

Konuyla ilgili manevi tazminat davalarını kendileri ve taraftarların açacağını belirten Mosturoğlu, ses kayıtlarıyla ilgili de adı geçen kişilerin dava açacaklarını bildiklerini kaydetti.

"NE KADAR İDDİA VARSA ARAŞTIRILSIN"

Mosturoğlu, olayın perde arkasının aydınlatılması doğrultusunda yasaların cevap verdiği ölçüde savcılığa suç duyurusu yapacaklarını ifade ederek, “2000-2001 sezonundaki Samsunspor-Fenerbahçe maçına ilişkin olarak, futbol federasyonu yönetim kurulu üyesi Tahir Kıran'ın 2005-2006 sezonuna ilişkin iddialarıyla ilgili olarak, futbol federasyonuna, Başbakanlığa, Spordan Sorumlu Başbakan Yardımcısına başvuruda bulunmuştuk.

Haberin Devamı

Şaşırtıcıdır ki federasyon, meczup dediğimiz şahsın saçmalıklarına soruşturma başlatırken, kendi yönetim kurulu üyesinin, röportajı yapan gazeteciler tarafından da doğrulanan beyanlarına, futbol kulübünün araştırma yapılması istemine bugüne kadar maalesef cevap vermemiştir. İsteğimiz bizim ile ilgili ne kadar iddia varsa araştırılması, ancak geçmişte olduğu gibi bunun sürüncemede bırakılmamasıdır. Kulübümüz bir zan altındadır. Derhal soruşturma başlatılarak bu soruşturmanın sonuçları kamuoyuna açıklanmalıdır.

"HERKES ETEĞİNDEKİ TAŞLARI DÖKSÜN"

Devletimize sesleniyoruz. Özel bir yasa ile derhal bağımsız güvenilir kurul oluşturulsun. Bugüne kadar ortaya atılan tüm iddiaları araştırsın. Sonuçları ne olursa olsun bu iddialar sonlandırılsın. Suçlular varsa cezalandırılsın. Herkes eteğindeki taşları döksün, kendi kapısının önünü temizlesin. Aksi takdirde bu tartışma ortamı futbola zarar verecektir” dedi.

"ODAMIN KAPISINI BULAMAZ"
     
Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, kendisinin isteğiyle 2000-2001 sezonunun son haftasında Cihan Oskay'ın Samsunspor'a para götürdüğü ve Trabzonsporlu bazı futbolculara da Galatasaray maçı için teşvik primi teklif ettiği yönündeki iddiaların gerçek olmadığını açıkladı.

Cihan Oskay'ın, ofisine gelerek kendisinden 150 bin dolar aldığı iddialarının gerçek olmadığını kaydeden Yıldırım, "Oskay'ı tanıyorum. Kulübe gelip giden, futbolculara verdiğimiz yemeklerde oranın müdürü sıfatıyla oyuncularımız ağırlattığımız bir kişi. Benimle dost olduğunu söylüyor ama benimle dost olabilmesi için sürekli beraber olması gerekir. Bu adam bugün büroma gelse odamı bulamaz" dedi.

/images/100/0x0/55eaae7ff018fbb8f88ff746

"Bu kadar pisliğe batılmış bir ortamda Futbol Federasyonu bunun altından kalkamaz. Çünkü işin içinde onlar var."

2000-2001 sezonunda Samsunspor ile yapılan maçla ilgili, daha sonra Fenerbahçe'ye transfer edilen Ali Akdeniz'in adının da karışması konusunda Yıldırım, “Ali Akdeniz bu işin içindeyse, neden ilk yarıda Fenerbahçe'ye gol attı. Fenerbahçe galip gelse veya berabere kalsa şampiyon olacak. Ali Akdeniz, bu durumda bize gol atar mı? İkinci bir pozisyona girdi. Onu atsaydı ne olacaktı Fenerbahçe'nin durumu” şeklinde konuştu.
   
"DEDİKODULAR BİZE DE GELDİ"
   
Bu yaşananların, bugünün olayları olmadığını kaydederek, geçen şubat ayındaki kongrede yaptığı açıklamaları hatırlatan Yıldırım, “Korktuğumu ifade ettim. Değişim için geldiğini söyleyen federasyon başkanının, değişim içinde olmadığını görüyordum çünkü. Yeni dönemin bizler için zor olacağını düşünüyordum, ifade ettim. Başkanlığı bıraktığımı açıkladıktan sonra gelişmeler aynı şekilde devam etti. Her taraftan dedikodu ve laflar duyuyoruz. Samsunspor maçıyla ilgili olaylar konusunda bir süre önce dedikodular duyduk. 'Tedbir alalım' dediler. 'Olmayan bir şey için tedbir alınmaz' dedim, tedbir almadık” diye konuştu.

İddialarda söz konusu olan paraların kime gittiğinin belirlenmesi gerektiğini kaydeden Yıldırım, “Ben 'vermedim' diyorum. Mustafa Çebi de 'Almadım' diyor. Olmayan parayı kim aldı, kim verdi” dedi.
   
"KULİS YAPSAYDIK HERHALDE BUGÜN BUNLAR OLMAZDI"
   
Son federasyon seçimlerinde kulis ve kongre çalışması yapmadıklarını ifade eden Yıldırım, “Herhalde yapsaydık bugün bunlar olmazdı” dedi.

Gelinen süreçte hep federasyonun yanlışlıklarını dile getirdiklerini ve bunu da hep kamuoyu önünde yaptıklarını anlatan Yıldırım, “Bu açıklamaları kapalı kapılar ardında yapmadık. Belden aşağı vurmadık. Ne söylediysek kürsüye çıkıp, medyaya, camiamıza anlattık. El altından kasetler hazırlayıp kamuoyuna sunmadık” diye konuştu.
   
"KIRAN BANA ULUSOY'LA BARIŞ DEDİ"
   
Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Kıran'ın, geçen haziran ayında kendisine gelerek Ulusoy ile barışmalarını istediğini belirten Yıldırım, Kıran ile yaptığı görüşmeleri, şöyle aktardı: “Tahir Kıran haziran ayında bana geldi. Federasyon ile ilgili düşüncelerini söyledi. 'Haluk Ulusoy ile barışın' dedi. Yanımda kardeşim, bir de dostum vardı. Ulusoy ile şahsi problemim yok. Onunla ortak hiçbir noktamız yok. Tek ortak noktamız Fenerbahçe'nin haklarının yenmemesi, bütün kulüplere adaletli davranacak bir federasyonun bizim için yeterli olduğuydu. 'Yumuşama olursa Fenerbahçe şampiyon olur' dedi. Bana söyledi bunları. 'Fenerbahçe daha rahat şampiyon olur, önünüze zorluklar çıkmaz' dedi. Ben bunun olmayacağını kendisine anlattım. Sonra ikinci bir randevu istedi, geldi. Kardeşimin şirketinde randevu verdim. Konuşma yaptık, ama önce benimle teke tek konuşmak istedi. Bana, telefonlarımın dinlendiğini, bu konuşma sırasında bazı cümleler sarf ettiğimi ve bundan dolayı bazı olayların olacağını söyledi. Bunun üzerine ben kardeşlerimi ve dostumu aldım içeriye, onların yanında da tekrar etmesini istedim. Gereğini savcılıkla yapacağım.

Üçüncü sefer geldi. Kardeşimin evine geldi. Marco Aurelio'nun Türk vatandaşı yapılabileceğini, başka oyuncular varsa onların da yapılabileceğini, 15 günlük süre olduğunu ve yeni bir kanun çıkacağını, bunu ortadan kaldıracaklarını söyledi. Federasyon mevzuları yine konuşuldu. Kalktım evime gittim.”
     
"DEMİRLEK TAHİR KIRAN'LA SABAHLADI"
   
Trabzonspor ile deplasmanda yaptıkları maç öncesi, maça atanan hakem Bülent Demirlek ile ilgili kulüp başkan vekili ve basın sözcüsü Nihat Özdemir'in yaptığı açıklamanın nedenine de açıklık getiren Aziz Yıldırım, maçtan önceki pazartesi günü Tahir Kıran, Şükrü Yazıcıoğlu ve bazı dostlarının, hakem Bülent Demirlek ile bir gece kulübünde sabahladığını ileri sürerek, bundan endişe edip, bu tip açıklamalara gerek duyduklarını kaydetti.

Yıldırım, şunları söyledi: “Geçen hafta Nihat Özdemir bir konuşma yaptı. İnsanlar 'Neden konuşuyor' dedi. Pazartesi günü Tahir Kıran, Şükrü Yazıcıoğlu ve onların bazı dostları ile hakem Bülent Demirlek bir gece kulübünde sabaha kadar beraber oldular. Perşembe günü de bizim maça atandı. Trabzonspor maçının hakeminin ilk ve ikinci devredeki durumunu, pozisyonunu kamuoyu değerlendirsin. Biz bu endişeleri duyduğumuz için Nihat Özdemir'e bu açıklamaları yaptırdık. Bunun dışında, Futbol Federasyonu temsilcilerine müdahale etmeye çalıştılar. Onlara bir şeyler yazdırmaya çalıştılar, ama onlar yazmadı.”

"FEDERASYON DA İŞİN İÇİNDE"

Bu görev önce bizlere, kulüplere, fedederasyona ve onun ötesinde de devlete düşüyor. Bunu çözecek devlettir. Bu kadar pisliğe batılmış bir ortamda Futbol Federasyonu bunun altından kalkamaz. Çünkü işin içinde onlar var. Onların olduğu bir yerde temizlik olmaz. Bu temizliği ancak devletin teftiş kurulları veya oluşturacağı kurullar çözebilir. Biz buna hazırız diğer kulüplerin de hazır olduğuna inanıyorum. Federasyon buna hazırlıklı olması lazım. Devleti de bu göreve çağırıyorum.”

Cihan Oskay'ın açıklamalarında çelişkiler bulunduğunu ve suçsuz insanları zan altında bıraktığını ifade eden Yıldırım, bir komplo ile karşı karşıya kaldıklarını ve Oskay'ın akli dengesinden şüpheli olduğunu vurguladı.


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!