OluÅŸturulma Tarihi: Mart 17, 2005 00:00
Sarı lacivertli taraftarlar, NAC Breda ile anlaşan Hollandalı yıldızı kararından döndürmek için kampanyalar düzenliyor. "www.weloveyou-hooijdonk.com" adlı siteye gelen mesajların sayısı bir haftada 6 bin 841'e ulaştı.NE Schumacher, ne Okocha, ne de Ortega... F.Bahçe taraftarı hiçbirini sevmedi Pierre van Hooijdonk'u sevdiği kadar... İki hafta önce, NAC Breda ile anlaştığını belirtip sezon sonunda Türkiye'den ayrılacağını açıkladığında adeta yer yerinden oynadı.Sarı lacivertli taraftarlar, "Saint Pierre (Aziz Pierre)" diye hitap ettikleri Hollandalı yıldız için imza kampanyaları düzenledi. Bununla da yetinmeyip, "www.weloveyou-hooijdonk.com" adını verdikleri bir web sitesi oluşturup, mesaj yağdırmaya başladılar. Hooijdonk'un kalmasını isteyen mesajların sayısı bir haftada tam tamına 6 bin 841'e ulaştı. Sarı lacivertli taraftarlar, 1.5 yılda neden bu kadar çok sevmişlerdi "Siyah Lale"yi? İşte yanıtı...O tezahüratı unutamadıHooijdonk adı, Hollandalı'nın F.Bahçe'ye
transfer olana kadar hemen hemen her yıl anılıyordu sarı lacivertli takımda... Fakat o, 2000 yılına F.Bahçe'den aldığı teklifleri hep geri çevirdi.Taa ki, F.Bahçe Şampiyonlar Ligi eleme turunda, Hooijdonk'un da formasını giydiği Feyenoord'la eşleşmesine kadar... Rövanş maçının bitiminde Hooijdonk'lu Feyenoord, sarı lacivertli takıma Devler Ligi için vize vermemiş olsa da F.Bahçeli taraftarlar yenilgiye hiç aldırış etmeden tek bir kişi için bağırıyordu: Pierre van Hooijdonk. Bir yıl daha Feyenoord formasını giyen Hooijdonk, ertesi sezon F.Bahçe'nin teklifini kabul etti. İmzayı attıktan sonra kendisini en çok etkileyen unsur olarak, taraftarların o maçta kendisine gösterdiği inanılmaz tutku ve sevgiyi gösterdi. İşte sonrası...Çiftetelli ile gol sevinciHooijdonk, hazırlık maçında attığı gollerin sevincini çiftetelli figürleriyle süsledi. Forvet oyuncusu olmasına rağmen, birçok maçta defansa yardıma gelip, çizgiden toplar çıkardı.En formda olduğu zamanlarda bile mütevazılığı elden bırakmadı. Kendi başarısını takımına mal etti. Birçok maçta kendisine acımasızca tekme atan rakiplerine şefkatle yaklaştı. Yere düşen rakibe elini uzatıp, kaldırmaya çalıştı. Her maçtan sonra, sonuç ne olursa olsun tek tek tribünleri dolaştı. Karşılaşmaların bitiminde formasıyla soyunma odasına girmedi. Mutlaka ıslattığı formasını tribünlere gönderdi. Bunu neden yaptığı sorulunca da, "O formanın gerçek sahibi taraftardır" yanıtını verdi.Mütevazı ve sevgi doluHollanda'ya gittiğinde F.Bahçeliler Derneği'ni ziyaret etti. Oradaki taraftarlarla konuştu, maçlar seyretti ve yemeklere katıldı. Takım içinde gerçek bir ağabey oldu. Her antrenmandan sonra genç oyunculara ustası olduğu frikiklerle ilgili özel çalışmalar yaptırdı. Taraftarların organize ettiği ve çağrıldığı tüm
yemek ve panellere katıldı. Sürekli güler yüzlü oldu. Arabasının bagajında mutlaka imzalı resmini hazır bulundurup taraftarlara dağıttı. Ä°lerlemiÅŸ yaşına karşın hiçbir idmandan kaçmadı. F.Bahçe Dergisi Yazı Ä°ÅŸleri Müdürü Mehmet Çatay'la arasında geçen bir diyalog, her futbolcuya ders olmalı... Çatay anlatıyor: Bir gün kondisyon salonunda sessizce çalışan Pierre'in yanına sokuldum. FotoÄŸrafının çekileceÄŸini öğrenince, ayaÄŸa kalktı ve ÅŸunları söyledi: "Dostum, lütfen beni yalnız görüntüleme... ArkadaÅŸlarımla birlikte çalışırken çek!"Â
button