"Bizler dezavantajlı bir süreç yaşadık"

Güncelleme Tarihi:

Bizler dezavantajlı bir süreç yaşadık
Oluşturulma Tarihi: Ekim 07, 2012 11:38

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, “Bizim çocukluğumuzda aileler çocuklarını spora fazla teşvik etmiyorlardı. Biz, böyle bir dezavantajlı süreç yaşadık” dedi.

Sabah sporunda soruları yanıtlayan Bakan Çelik, Ankara'da olduğu dönemlerde, yoğun iş temposundan arta kalan zamanlarda, özellikle hafta sonları spor yapmaya özen gösterdiğini söyledi.
Uzun mesafeli yürüyüşler yapmayı sevdiğini, bunun dışında zaman zaman halı saha maçlarında forma giydiğini dile getiren Çelik, futbol ve basketbolun da iyi bir izleyicisi olduğunu kaydetti.
Bakan Çelik, spora ilgisinin küçük yaşta başladığının altını çizerek, “Bizim çocukluğumuzda aileler çocuklarını spora fazla teşvik etmiyorlardı. Biz böyle dezavantajlı bir süreç yaşadık. Bizim çocuklarımız çok daha şanslı, aileler artık çocuklarını spora teşvik ediyor” diye konuştu.

“İyi bir sağ açıktım”

O dönemlerde ailelerin çocuklarını çalışmaya teşvik ettiğini dile getiren Çelik, şunları söyledi: “Bizlerin daha çok küçük yaşta ev ekonomisine katkı sağlamaya dönük işlerde olmamız gerekiyordu. Spor ve benzeri faaliyetler gereksiz görülüyordu. Ona rağmen ailelerden kaçamak olarak bol bol mahalle aralarında ve amatör kümelerde futbol oynadık. Spora ilgimiz o yıllardan itibaren var yani... Ben iyi futbol oynuyordum ve iyi bir sağ açıktım. O dönemde bireysel futbol daha öndeydi. O nedenle iyi çalım atan, iyi futbolcu olarak bilinirdi. Ben de bu yönüyle iyi bir sağ açıktım. Gol atardım, attırırdım. Futbolu çok severek oynardım. Biraz da yasak olduğu, aileler tarafından engellendiği için aşırı ilgi de vardı. Gecenin geç saatlerine kadar, bugünkü gibi uygun şartlar, uygun zeminlerde değil, toprak içinde top oynardık.”

Bursaspor ile 2, Şanlıurfaspor ile 1 şampiyonluk sevinci

Bakan Çelik, Spor Toto Süper Lig takımlarından Bursaspor ve PTT 1. Lig takımlarından Şanlıurfaspor'u yakından takip ettiğini belirterek, iki takım ile de şampiyonluk sevinçleri yaşadığını hatırlattı.

Bursa milletvekilliği döneminde Bursaspor ile ikinci lig ve süper lig şampiyonluğu, halen milletvekilliği yaptığı Şanlıurfa'da ise Şanlıurfaspor ile de PTT 1. Lig şampiyonluğu yaşadığını ifade eden Çelik, şöyle devam etti: “Bursa bizim yaşadığımız, ailemizin olduğu, kendi şehrimiz. Şanlıurfa, seçim dolayısıyla gittiğim güzel bir şehir. Dolayısıyla her iki ilin takımları da ister istemez gündemimizde. Ben siyasette her zaman söylemişimdir; risk almayı severim. Bütün olaylarda, sosyal, siyasi ve spor olaylarında bu şekilde riskler alırsanız, başarı da geliyor. Onun getirdiği olumsuzluklar da oluyor tabi ki. Fakat bir kentin takımının şampiyon olması çok güzel bir olay. Binlerce gencin, vatandaşın mutluluğunun yanında kentin tanıtımı açısından da çok önemli bir hadise. Uluslararası müsabakalarda alınan başarılar da ülkelerin tanıtımı açısında önem arz ediyor. Spor artık bu noktalara kadar geldi.”

“Bursasporlu futbolcular maça çıkmayacaktı”

Çelik, özellikle Bursaspor'un Spor Toto Süper Lig şampiyonluğu öncesinde maddi anlamda zor süreç geçirdiğini, kendisinin de bu ihtiyaç duyulan durumda yeşil-beyazlı kulübe gereken desteği verdiğini anlattı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ilk döneminde yeşil-beyazlı yöneticilerin zor durumda kaldığı sırada kendisine geldiklerini ifade eden Çelik, şunları kaydetti: “Bir Cuma günü, vali ve belediye başkanı ile birlikte Bursa'nın tüm ileri gelenlerini bir otele davet ettik. Onlardan günün şartlarında 7.5-8 milyon TL civarında bir para toplandı ve pazar günü maça çıkmama durumu ile karşı karşıya olan takım, çok şükür valilik hesabına yatırılan paralarla o badireyi atlattı. Daha sonra vergiler ve sigorta primlerinin ertelenmesi ve ödemelerin 10 yıla yayılması gibi yasal düzenlemeleri de çıkarttık. Bundan da tüm kulüpler yararlandı. Böylece Bursaspor hem kamuya olan borçlarından hem de futbolculara olan borçlarından büyük bir nefes aldı ve arkasından lig şampiyonluğunu getirecek kadro kuruldu. Bize düşen alanda görevimizi yaptık. Bir siyasetçi ve şehre sorumluluğu olan biri olarak kulübe katkı nasıl sağlanırsa onu yaptık. Desteğimiz de o boyutta kaldı.”

“Biz sadece üzerimize düşeni yaptık

Bakan Çelik, Bursa milletvekilliği görevinin ardından milletvekili olarak gittiği Şanlıurfa'da kentin takımı olan Şanlıurfaspor'un ikinci ligde yer aldığını belirterek, tüm söylemlerinde “Şanlıurfa'ya bu yakışmaz” dediğini hatırlattı.

Şanlıurfa'nın büyük bir şehir olmasının yanı sıra nüfusunun yüzde 72'sinin de genç olduğunu dile getiren Çelik, “Bu kadar genç bir potansiyeli bünyesinde barındıran şehrin takımının da başarılı olmasının gerektiğini söyledik. Tüm şehir el birliği yaptık, birlik ve beraberlik içinde Şanlıurfaspor PTT 1. Lig'e çıktı. Bu şampiyonluklar bize denk geldi. İnşallah bizim de katkımız, çorbada tuzumuz olmuştur. Biz sadece üzerimize düşeni yaptık” dedi.
Çelik, Şanlıurfaspor'un Spor Toto Süper Lig'de olması gerektiğinin ve bunun bölge için çok önemli olduğunun altını çizerek, iyi bir yönetim anlayışıyla bunun da gerçekleştirilebileceğini ifade etti.

“Gelecekten çok ümitliyim”

Bakan Çelik, 2012 Londra Olimpiyatları'nda Türk sporcuların çok fazla başarılı olduklarının söylenemeyeceğini, ancak alınan bir kaç madalyanın bir nebze moral verdiğini belirtti.

“Uluslararası müsabakalarda başarı için hazırlıkların yeniden yapılmasında büyük yarar var” diyen Çelik, şöyle devam etti: “Şimdi spor altyapısına çok büyük bir yatırım var. Yeni düzenlemeyle Gençlik ve Spor Bakanlığı yeni bir şekil aldı ve daha aktif çalışma imkanı elde etti. Bütün illere statlar, spor merkezleri, yüzme havuzları yapılıyor. İlçelere yapılıyor. Yaygın bir şekilde altyapı çalışmaları devam ediyor. Bu altyapı çalışmaları mahallelerde, ilçelerde, illerde sporcuların yetişmesini sağlayacak. Sağlıklı ortamda, sağlıklı sporcular yetişecek ve böylece onların sayesinde uluslararası müsabakalarda başarı da kendiliğinden gelecek. Ortamları oluşturmadan, altyapıyı oluşturmadan hedefleri tam net ortaya koyamazsınız. Türkiye, bu süreçlerden geçiyor. Gelecekten çok ümitliyim.”

“Olimpiyatlar için Türkiye'nin şansı çok daha artmıştır”

Bakan Çelik, Türkiye'nin 2020 olimpiyat oyunlarına adaylığıyla ilgili çok umutlu olduğunu söyledi.

Türkiye ekonomisinin, siyasetinin istikrarlı olduğunu ifade eden Çelik, “Diğer tüm ülkelerin bu tür organizasyonları yapmaları artık çok zor. Çünkü ne siyasi hayatlarında ne de ekonomilerinde istikrar var. İstikrar yoksunu ülkelerin bu büyük organizasyonları yapma şansları yok” diye konuştu.

Çelik, istikrar sıkıntısı yaşayan bu ülkelerin bu tür organizasyonları artık lüks olarak gördüklerinin vurgulayarak, “Dolayısıyla Türkiye'nin şansı bana göre çok daha artmıştır. Yeter ki bizim ekonomik ve siyasi istikrarımız devam etsin. Bunlar bizim kapımıza gelecek. Nitekim Akdeniz Oyunları Mersin'de oluyor. Yunanistan bunu gerçekleştiremedi. Bu tür organizasyonların önümüzdeki dönem içinde Türkiye'de çok yoğun şekilde gerçekleşeceğini görmüş olacağız” ifadelerini kullandı.

Gençlere “spor yapın” çağrısı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, sporun, centilmenlik, barış ve kardeşlik demek olduğunu belirterek, gençlere de şu çağrıda bulundu: “Gittiğim yerlerde, sporun, kardeşliğimizi ve dostluğu güçlendirmeye büyük yararı olduğunu ve genç beyinlerin yanlış işlerle değil, sporla meşgul olmaları gerektiği konusundaki düşüncelerimi paylaşıyorum. Başka yerlerde, kapalı yerlerde ve namüsait yerlerde günlerinizi, saatlerinizi geçireceğinize çıkın arkadaşlarınızla birlikte spor yapın. Sporun çeşitli alanlarında kabiliyetlerinizi ortaya koymaya çalışın. Sporun faydalarından sonuna kadar yararlanın. Genç nesil sporla iç içe olmalı.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!