"Biz tekrar Beşiktaş'ı ayağa dikiyoruz"
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2013 19:51
Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, "Biz tekrar Beşiktaş'ı ayağa dikiyoruz. Yıldırım Demirören'den beklediğimiz iki şey var. Birincisi; gölge etmemesini, ikincisi de bu parayı Beşiktaş'a bir an evvel bağış yapmasını istiyoruz. İşin özü budur" dedi.
Orman, Konya Beşiktaşlılar Derneği'nde düzenlediği basın toplantısında, 15 aydır Beşiktaş'ı yönettiklerini, zor bir süreçten bu noktaya geldiklerini söyledi. Dürüst ve namuslu çalışanlara Allah'ın yardım ettiğini düşündüğünü ifade eden Orman, "Yönetime geldiğimizde, 'Bunlar 3 ay içinde gider. UEFA lisansı alamazlar' gibi bir düşünce vardı. Acayip bir mücadele verdik. Benimle birlikte son güne kadar cesurca mücadele veren arkadaşlarıma minnettarım" diye konuştu.
Artık, Beşiktaş'ın piyasada güvenilirliğini kazandığını dile getiren Orman, birçok teknik direktör ve futbolcunun Beşiktaş'a gelmek için araya insanlar koyduğunu kaydetti. Orman, Galatasaray ve Fenerbahçe ile aralarında sadece stad nedeniyle yaklaşık 100 milyon liralık gelir farkının oluştuğunu, bir yıl içinde stadı yaparak, bu farkı kapatmaya çalışacaklarını vurguladı.
Göreve geldiklerinde stad için iznin alınmış olduğunu zannettiklerini aktaran Orman, şöyle devam etti:
"Fakat baktık ki, hakkını da yemeyelim Sayın Demirören sadece Başbakan Erdoğan'ın ikna edilmesinde önemli bir rol oynamış. Ama onun haricinde stadla ilgili hiçbir çalışma, müracaat yoktu. Hükümetin desteğiyle 14 ay gece gündüz bu izin süreçleriyle uğraştık ve izin aldık. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile sıkıntımız yok. İnşaata başlayacağız ama malum bu Taksim Gezi Parkı olayları en çok da bizi etkiledi. Emniyet bizden stad çevresindeki iş makinelerini kaldırmamızı istedi. Gün sayıyoruz. Bu olaylar bitsin ki, biz de işimize başlayalım diye... Beşiktaş, İnönü Stadı'nı bir sene sonunda yapmak zorundadır. Bunu yapacağız."
Orman, her adımı belli bir plan dahilinde attıklarını, planlı çalışma sonucu bu noktaya geldiklerini bildirdi.
"Sözün bittiği yerdeyiz"
Salondaki bir davetlinin, "Yıldırım Demirören ile ilgili hesap görülecek mi, alacaklarını bağışlayacak mı?" sorusunu Orman, şöyle cevaplandırdı:
"Beşiktaş'ın defterlerini epey uzun süre incelettik. Beşiktaş'ı yönetmek ciddiyet ister. Yönetirken de bir tek Beşiktaş'ın menfaati açısından olaya bakmak zorundasınız. Hiç kimsenin bilmediği, fakat benim bildiklerimle baraber bazı şeylerin Beşiktaş'a zarar vereceğine inanıyorum. Demirören, 'alacaklarımı bağışlayacağım' falan dedi. Bağışlaması gerektiğini hep ifade ettim. Fakat icraat göremedik. Beşiktaş Kulübü icraat görmek zorunda. Beşiktaş, maalesef bu benim fikrim değil, tüm kamuoyunun fikridir; son 8 yılda çok büyük ahkali, maddi ve çok meşhur Beşiktaşlılık duruşu her açıdan yıpranmıştır. Taraftar sayısında artış değil, azalma olmuştur. Biz tekrar Beşiktaş'ı ayağa dikiyoruz. Yıldırım Demirören'den beklediğimiz iki şey var. Birincisi; gölge etmemesini, ikincisi de bu parayı Beşiktaş'a bir an evvel bağış yapmasını istiyoruz. İşin özü budur. Birkaç defa söyledim. Ben yıpranma pahasına da olsa Beşiktaşlılık menfaati gereği bazı duruşları gösteriyorum ama artık Beşiktaşlılar da ben de sözün bittiği yerdeyiz."
"Beşiktaş'ta yöneticilik çözüm bulma sanatıdır"
Orman, yönetim listesini oluştururken hangi kriterleri göz önüne aldığı sorusu üzerine ise şunları söyledi: "Beşiktaş'ta esas itibarıyla uyumlu bir yönetim yapmaya çalışıyorum. Seçim bir gün ama bu yönetim ile bin 200 gün beraber çalışacağız. Popüler isimler halkın hoşuna gidiyor ama iş icraata geldiğinde, zaman ve para harcama noktasında öyle olmuyor. Beşiktaş'ta yöneticilik çözüm bulma sanatıdır. Sadece fikir konusunda yardımcı olmaya çalışanlarla çok çalışamayacağım. Yönetimi ona göre kuruyoruz. Medyayı sevmeyen veya seven ama ölçülü olabilen kişilerle çalışmak istedik. Benim açımdan insanların piyasadaki isminden daha önemlisi Beşiktaş'a emekleri ve paralarıyla ne verecekleri."
Artık, Beşiktaş'ın piyasada güvenilirliğini kazandığını dile getiren Orman, birçok teknik direktör ve futbolcunun Beşiktaş'a gelmek için araya insanlar koyduğunu kaydetti. Orman, Galatasaray ve Fenerbahçe ile aralarında sadece stad nedeniyle yaklaşık 100 milyon liralık gelir farkının oluştuğunu, bir yıl içinde stadı yaparak, bu farkı kapatmaya çalışacaklarını vurguladı.
Göreve geldiklerinde stad için iznin alınmış olduğunu zannettiklerini aktaran Orman, şöyle devam etti:
"Fakat baktık ki, hakkını da yemeyelim Sayın Demirören sadece Başbakan Erdoğan'ın ikna edilmesinde önemli bir rol oynamış. Ama onun haricinde stadla ilgili hiçbir çalışma, müracaat yoktu. Hükümetin desteğiyle 14 ay gece gündüz bu izin süreçleriyle uğraştık ve izin aldık. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile sıkıntımız yok. İnşaata başlayacağız ama malum bu Taksim Gezi Parkı olayları en çok da bizi etkiledi. Emniyet bizden stad çevresindeki iş makinelerini kaldırmamızı istedi. Gün sayıyoruz. Bu olaylar bitsin ki, biz de işimize başlayalım diye... Beşiktaş, İnönü Stadı'nı bir sene sonunda yapmak zorundadır. Bunu yapacağız."
Orman, her adımı belli bir plan dahilinde attıklarını, planlı çalışma sonucu bu noktaya geldiklerini bildirdi.
"Sözün bittiği yerdeyiz"
Salondaki bir davetlinin, "Yıldırım Demirören ile ilgili hesap görülecek mi, alacaklarını bağışlayacak mı?" sorusunu Orman, şöyle cevaplandırdı:
"Beşiktaş'ın defterlerini epey uzun süre incelettik. Beşiktaş'ı yönetmek ciddiyet ister. Yönetirken de bir tek Beşiktaş'ın menfaati açısından olaya bakmak zorundasınız. Hiç kimsenin bilmediği, fakat benim bildiklerimle baraber bazı şeylerin Beşiktaş'a zarar vereceğine inanıyorum. Demirören, 'alacaklarımı bağışlayacağım' falan dedi. Bağışlaması gerektiğini hep ifade ettim. Fakat icraat göremedik. Beşiktaş Kulübü icraat görmek zorunda. Beşiktaş, maalesef bu benim fikrim değil, tüm kamuoyunun fikridir; son 8 yılda çok büyük ahkali, maddi ve çok meşhur Beşiktaşlılık duruşu her açıdan yıpranmıştır. Taraftar sayısında artış değil, azalma olmuştur. Biz tekrar Beşiktaş'ı ayağa dikiyoruz. Yıldırım Demirören'den beklediğimiz iki şey var. Birincisi; gölge etmemesini, ikincisi de bu parayı Beşiktaş'a bir an evvel bağış yapmasını istiyoruz. İşin özü budur. Birkaç defa söyledim. Ben yıpranma pahasına da olsa Beşiktaşlılık menfaati gereği bazı duruşları gösteriyorum ama artık Beşiktaşlılar da ben de sözün bittiği yerdeyiz."
"Beşiktaş'ta yöneticilik çözüm bulma sanatıdır"
Orman, yönetim listesini oluştururken hangi kriterleri göz önüne aldığı sorusu üzerine ise şunları söyledi: "Beşiktaş'ta esas itibarıyla uyumlu bir yönetim yapmaya çalışıyorum. Seçim bir gün ama bu yönetim ile bin 200 gün beraber çalışacağız. Popüler isimler halkın hoşuna gidiyor ama iş icraata geldiğinde, zaman ve para harcama noktasında öyle olmuyor. Beşiktaş'ta yöneticilik çözüm bulma sanatıdır. Sadece fikir konusunda yardımcı olmaya çalışanlarla çok çalışamayacağım. Yönetimi ona göre kuruyoruz. Medyayı sevmeyen veya seven ama ölçülü olabilen kişilerle çalışmak istedik. Benim açımdan insanların piyasadaki isminden daha önemlisi Beşiktaş'a emekleri ve paralarıyla ne verecekleri."