Güncelleme Tarihi:
Bu bir trend olayı mı acaba? Birçok klüpte ünlü şarkıcılar sahne almaya başladı. Kuruçeşme Qbanas da, yeni sezonu Leman Sam'la açtı. Ben gittim, geceyi Leman Sam'ın her dilden şarkılarıyla ve bir de ikram edilen enfes kanepelerle geçirdim. Bu gidişle Leman Sam takviyeli Qbanas, 2000'in en gözde mekanlarından olacağa benzer...
Küçücük bir mekan. Ve mecazi değil, gerçek anlamda çok sıcak. Terletiyor insanı. Aslında üç katlı ama bizim gidip de, Leman Sam'ın programını izlediğimiz kısım, en üst katta bir çatı dairesi gibi. Cam tarafında bir bar var, uzunca bir şey ve bütün camın önünü kaplıyor. Arkada da kalan yere sığdırılmış, daha doğrusu istif edilmiş masalar ise ambiyansın geri kalanını oluşturuyor. En geride, neredeyse girişin yanında orkestra elemanları ve şarkıcı için bir bölüm ayrılmış. Leman Sam'da işte tam orada çıkıp şarkı söyleyecek bundan sonra. Her Çarşamba ve Cuma akşamı...
Mekanın demirbaşı
Şömine bu küçük çatı dairesi kılıklı yerde de güzel durmuş. Ama ben bir bahtsızlık eseri olarak, odanın içindeki tek şömineye 10 cm. mesafeye oturtuldum. Niyetim kare şeklinde dizilmiş koltuklardan birine kendimi attıktan sonra etrafı izlemekti. Ama o anda ne olduysa oldu ve ben, iki koltuğun arasındaki boşluğa düşmüş buldum kendimi... Çevredekilerin yardımlarıyla boşluğu yastıklarla kapattıktan sonra tekrar oturduğumda, göreve başlamıştım artık. Saat 22:30'da sahneye çıkacağını sandığım Leman Sam, saat 23:00 olduğunda hala bir masada oturmuş arkadaşlarıyla sohbet ediyordu. Tam o sırada, kafasında kırmızı kurdeleli sihirbaz şapkasıyla Ertekin içeri girdi ve basın mensupları göreve başladı. Artık poz poz resimler çekildi, Sam ve Ertekin birbirlerine sarılıp dostluk sergilediler.
Orta yaş güruhu
Mekan tıka basa dolduğunda, göze çarpan ilk şey yaş ortalaması oldu. Görev icabı orada bulunanlar hariç lolita modeli Qbanas'a uğramamış görünüyordu. Sohbetler kısık sesle yapılıyor, genel olarak konyaklar yudumlanıyordu. Tabii ki yanındaki puro olayını da unutmamak lazım. Zaten benim unutmam imkansız çünkü puronun o kesif kokusu hala üzerimde...
Leziz kanepeler ve çerezler
Dikkati en çok çeken şeylerden biri -doğal olarak- masaya durmaksızın getirilen ve anında tüketilen kanepeler ve çerezler oldu. Önce içkilerle birlikte yeşil kokteyl zeytinleri ve ilk bakışta bayat izlenimi veren, ancak yedikten beş dakika sonra yağda kavrulmuş olduklarını anlayabildiğim envai çeşit çerezler geldi masaya. Sonra alt kattaki Qbanas'ın restoranında hazırlanan tabak tabak kanepeler, şişler, küçük küçük ve asla dayanamadığım köfteler geldi. Yedik, yedik, yedik... Ben ‘‘Biz masa olarak acaba çok mu açgözlüyüz’’ diye utanırken, her masaya mütemadiyen yeni tabaklar geldiğini görünce biraz ferahladım. Neler yoktu ki o tabaklarda... Şişe geçirilip kızartılmış hellim peyniri, balıklı kanepeler, kızarmış tavuk kanatları... Yemekleri yediğim sırada önemli bir olay oldu mu, ünlü biri geldi mi bilmiyorum, gerçekten de dikkat edemedim.
Leman Sam olayı
Saat 23:30 olduğunda, dostlarının ‘‘Kolay gelsin’’, ‘‘Hadi hayırlısı’’ sözleriyle sahne aldı Leman Sam. Çok güzel bir kadın. Upuzun, görünce insanı hasetinden çatlatan kırmızı saçları var. Siyah bir straplez bluz ve pantolon giymişti. Trende de uyuyor bu arada. Siyah bir şal takmıştı. Önce hiç anlamadığım Fransızca, İspanyolca ve Portekizce şarkılar söyledi. Ben ‘‘İngilizce de söyler mi acaba, söylerse benim bildiğim birşeyi mi söyler?’’ diye kendi kendime düşünürken, İngilizce şarkısının notalarını evde unuttuğu ortaya çıktı. Bir müddet sonra baktı ki, şarkılara kimse eşlik edemiyor, hemen Türkçelere geçildi. Benim favori şarkım ‘‘Anladım ki hiç kimse, hiç kimse sen değil, hiç kimse senin kadar fikrime huzur değil’’i hep birlikte söyledik. Tam biz kendimizi şarkıya kaptırmışken bir gürültü koptu ve kapıda Nurseli İdiz gözüktü. Simsiyah, dapdar bir deri elbiseyle geldi. Bir hayli de zayıflamıştı. Leman Sam onu görünce çok şaşırdı ve ‘‘Aaa, Nurseli'cim sen de mi geldin, ‘İşte Hayat’ bitti mi?’’ gibi derin bir tepki verdi. İdiz de kendisine gösterilen acayip yoğun ilgiden hiç rahatsız değil gibi bir tavırla geçip arka masalardan birine oturdu. Program toplam bir, bir buçuk saat sürdü. Hiç aralıksız. Bence çok güzeldi...
Klüpler peçeteye endeksli
Dalmaz Center'da tomar tomar peçeteler havalara uçuşuyor. Serdar Ortaç saat 1:00'da çıkıyor, 4:00'a kadar inmiyor. Fiyatlar 20-40 milyon arasında.
Aynalı Meyhane’de Pakize Suda saat 23:30'dan 1:00'a kadar sahnede. Kişi başı 16 milyon fiks para.
Dedikodulu Meyhane'de Cihan Doğan ve Laçin saat 23:00'dan 3:00'a kadar iskemlelerin tepesinde tutuyorlar. Hafta içi 17,5, hafta sonu 20 milyona.
Keyifli Meyhane'de Hayko eşiliğinde tabaklar kırılıyor. Saat 23:00'dan 2:00'a kadar eğlenen eğleniyor. 20 milyona...
Günay'da 22:00'dan 2:00'a İstanbul Gelişim Orkestrası'nı izlemek için daha şık giyiniliyor. 35 milyona lezzetli yemekler de dahil...
Keops'ta gece 1:00'dan 5:00'a kadar Yaşar çıkıyor. Fiyatlar 20-25 milyon arasında, peçeteler buna dahil. Şampanyalar değil...
Ünlüler hangi gece klübünde?
İstanbul Gelişim Orkestrası Günay'da program yapıyor. Serdar Ortaç hala Dalmaz Center'da çıkıyor. Yaşar, Keops'ta sahneye devam ediyor. Pakize Suda yine Aynalı Meyhane'de. Dedikodulu Meyhane'de Cihan Doğan ve Laçin'le Türk müziği tadı alınıyor. Hayko da Keyifli Meyhane'de. Ve Sertab Erener de Zihni Ozproject'te...
Antalya’da Baha, Kervansaray Türkçe Bar'da sahne alıyor. Zeynep Dizdar'da Antalya Dedikodulu Meyhane'nin yeni yıldızı durumunda...
Ankara’da Tütav 13’te Serdar Ortaç, Fedon, İzel, Nalan, Yaşar, Kenan Doğulu ve Aydın çıkacak. Mydonose'da Aşkın Nur Yengi ve Candan Erçetin sahne alacak. Section Bar'da ise Ercan, İzel, Aydın ve Altan olacak.