Birgül Sadıkoğlu: “Futbol oynamak isteyen kızlar asla pes etmesin”

Yaklaşık bir aydır Ukrayna’dasınız. Ukrayna´yı nasıl buldunuz? Kendinizi orada nasıl hissediyorsunuz?

Güzel; ama soğuk o yüzden çok üşüyorum. Ukraynaca bilmediğim için bazen zor oluyor ve yemek gibi bazı konularda ülkemi özlüyorum; ama burada olduğum için mutluyum. Salgın nedeniyle Ukrayna’da çok gezme fırsatım olmadı.

Bu transfer nasıl gerçekleşti?

Kendi ülkemdeki liglerin açılmamasından dolayı, milli takım için antrenman yapmam ve maç eksiğimi gidermem gerekiyordu. Gelen teklifi ve buradaki arkadaşlarımı göz önünde bulundurunca, iyi bir tercih yaptığımı düşünüyorum.

Ukrayna'ya transfer olmaya sizi ikna eden neydi?

Türkiye’de ligler başlamadığı için buraya geldim. Bir senedir futbol oynamadık ve maç oynamayı çok özledim. Buraya gelerek çok iyi bir tercih yaptığımı düşünüyorum. Maçlarımıza da az kaldı umarım en iyi şekilde kendimi gösterebilirim. Gamze Nur Yaman ile aynı takımdayız. Beni ikna eden onun da burada olması oldu. İlk yurtdışı deneyimim olduğu için tek başıma olmak istemedim.

Türkiye’deki ve Ukrayna´daki antrenmanlar nasıl farklılıklar gösteriyor?

İki ülkede antrenman konusunda farklılıklar var. Türkiye’de ligler açılmadığı için şu anda Ukrayna’da Türkiye’ye göre daha iyi şekilde antrenmanlar yapabiliyoruz. Dayanıklılık, kuvvet ve çabukluk açısından buradaki antrenmanlar daha iyi düzeyde ve Türkiye ile farklılıklar gösteriyor. Türkiye’deyken daha çok oyun kurgusu ve yaratıcılık üzerine çalışıyorduk.

Zhilstroy-1 kulübündeki hedefleriniz nelerdir?

Kulübüm için elimden gelen her şeyi yapmak istiyorum. Sonuç olarak ben bu kulübün bir parçasıyım ve parçası olduğum yerde en iyi performansımı sergilemenin görevim olduğunu düşünüyorum. Kulübümle şampiyon olmak ve UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi’ne gitmek istiyorum. Uzun vadede de kulüpte kalıcı olmak ve sonrasında Avrupa’daki diğer liglere gitmek istiyorum.

Zhilstroy-1´e transfer olacağınızı söylediğinizde ailenizin tepkisi nasıl oldu?

Benim ve ailem için çok ani gelişti; ama herkes çok olumluydu. Yurtdışı hayallerim için iyi bir basamak olduğunu söylediler. Annem, anneannem, ablam, öğretmenlerim ve arkadaşlarım çok şaşırdılar; çünkü böyle bir şey beklemiyorlardı. Daha önce gelen teklifleri yaşım küçük olduğu için reddetmiştim.

Transfer sürecinde ailenizden gelen bu destek futbola başlarken ve sonrasında hep var mıydı?

Evet, hep vardı. Annem de futbolcuydu; ama o futbolu erken bırakmak zorunda kalmış. Beni küçük yaştan beri çalıştırıyordu. Sonrasında hep maçlarıma geliyordu ve bir ara da futbol oynarken kulübümde yöneticilik yaptı. Hep benimleydi annem, ablam da öyle. Ablam da bir ara kaleci olarak futbol oynadı; ama sonra bıraktı. On yaşındayken tanıştığım beden eğitimi öğretmenim var o da beni pek çok konuda çok destekledi. O da çok olumlu baktı bu transfer konusuna.

Ukrayna kariyerinizdeki ilk yurtdışı deneyimi oldu. Gelecekte de kariyerinizi yurt dışında sürdürmeyi mi hedefliyorsunuz?

İlk hedefim yurt dışında oynamaktı. Buraya gelerek onu başardım. Bundan sonraki hedefim ise hem kulübüm hem de kendim adına sezonu iyi yerlerde bitirebilmek ve burayı en iyi şekilde değerlendirmek. Aklımda daha çok yurt dışında olabilmek var. Antrenman ve kuvvet açısından gelişmek ve oyuncu olarak genel gelişim kaydetmek için kariyerime yurt dışında devam etmek istiyorum.

Türk milli takımındaki şansınızı nasıl görüyorsunuz? Milli takımınızda kendinize hedefler belirlediniz mi?

Öncelikle milli takıma kökten bağlıyım. Benim için çok kutsal bir görev milli takımda oynamak. En büyük hedefim de A takımda uzun süre forma giyebilmek. Şu an milli takım olarak yeni bir yapılanmaya girdik ve iyiye gittiğimizi düşünüyorum. Önümüzdeki elemelerde de en iyi şekilde performans göstereceğimize inanıyorum. Şahsen aldığım formayı da vermeyi düşünmüyorum.

Milli takım hocalarınla ilişkiniz nasıl? Transfer sürecinde onlara danıştınız mı?

Evet, onlar da bu transfere çok olumlu yaklaştılar. Sonuçta Türkiye‘de ligler açılmıyordu ve milli takım için maç eksiğimi gidermem gerekiyordu. Bu nedenle transferime olumlu baktılar.

Kadınlar futbolunda kendinize örnek aldığınız bir oyuncu var mı?

Kendime kadın futbolunda örnek aldığım kimse yok; ama hayatımda bana değer katan insanlar var. Babam dediğim beden eğitimi öğretmenim Rıfat Çiçek, milli takım antrenörüm Necla Güngör Kırağası ve Konak Belediye’deki eski kulüp antrenörüm Hilal Başkol. Onları örnek alıyorum ve onlardan önemli değerler kazandığımı düşünüyorum. Bu değerlerin üzerine koyarak ileride iyi bir antrenör, iyi bir öğretmen ve en önemlisi de iyi bir sporcu olmak istiyorum.

Öğretmen olma hedefiniz olduğuna göre eğitiminize devam ediyorsunuz.
Evet, Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nde 3. sınıf antrenörlük öğrencisiyim. Şu anda uzaktan eğitime devam ediyorum.

Size göre şu anda dünyadaki en iyi kadın futbolcu kim?

Barcelona’da oynayan Lieke Martens. Açık pozisyonunda oynadığı için kendi stilime benzetiyorum ve oyun anlamında da beğeniyorum. Daha önce “The Best FIFA Women’s Player” ödülünü kazandı. Ben de ileride bir gün bu ödülü kazanmak istiyorum.

Türkiye’de futbola başlayacak olan kızlara ne söylemek istersiniz?

İlk önce kendilerine inansınlar ve asla pes etmesinler. En önemlisi kendilerine inanmaları o yüzden kimse onlara inanmadığında bile kendilerine inanmaya devam etsinler. Asla pes etmesinler ve çok çalışsınlar. Bu üçü olduğu sürece bence iyi bir yerlerde olabilirler. Hayal kurmaktan asla vazgeçmesinler.

250 TL'ye varan "Hoş geldin bonusu" sadece Misli.com'da! Hemen üye ol...