Oluşturulma Tarihi: Mart 10, 2004 21:16
Káğıda İşlenen Uygarlık
Yayınevinin Tarih ve Coğrafya Dizisi’nde çıkan ve 366 sayfalık, renkli resimli tarihsel belgeli kitabı okurlarına sunuyor. ABD- Boston College’da İslam ve Asya Sanatı Profesörü olan ve aynı zamanda İslam Sanatı ve Mimarisi kitabının da yazarlarından olan Jonathan M. Bloom, uygarlığımızın gelişiminde can alıcı bir önemi bulunnan kağıdın 8. yüzyıldan 14. yüzyıla kadar İslam ülkelerindeki öyküsünü, akıcı bir dille anlatıyor.
Biliyorsunuz, kağıt ilk once Çin’de kullanıldı. Çin ile Avrupa arasında önemli bir alış veriş köprüsü olan İslam Dünyası, 8. Yüzyılda kağıdı ve üretimini Avrupalılardan once öğrendi. Çinlilerden kağıdı aldı ve kullandı. O dönem ve sonrası İslam dünyasının bilimde yıldızının parladığı ve Avrupalıların Ortaçağı yaşadığı dönemdi. 500 yıl sonra kağıdın, Müslümanların döneminde İspanya üzerinden Avrupa’da Hristiyanlara geçtiğini görüyoruz. .
Yaşamı kökünden etkiledi
Yazar, ortaçağda İslam dünyasında yaygınlaşan káğıdın yaşamın her yönünü nasıl etkilediğini gözler önüne seriyor. Káğıt bilginin kuşaktan kuşağa geçmesini sağlayıp kültürler arasında bir köprü oluşturdu.
Jonathan Bloom káğıdın öyküsüne Çin’de 4 bin yıl once icadıyla başlıyor. Kağıdın serüvenini izleyerek ve izini sürerek, Batı Asya- Kuzey Afrika yoluyla İslam ülkelerine geliyor.
Kitapta kağıdın önemi şöyle anlatılıyor: ‘Káğıt, yazının gelişimini, kitabı, matematiği, müziği, sanatları, mimariyi, hatta mutfaklarımızı etkiledi. Örneğin 14. yüzyıldan itibaren İslam ülkelerindeki binalar birbirine benzedi, çünkü káğıt üstüne çizilen planlar başkentte çalışan bir mimarın belki hiç görmediğini bir taşra kenti için bina tasarlamasına olanak sağlıyordu. Çömlekçiler tasarımlarını örnek kitaplarından aldı, dokumacılar eskizler ya da grafiklerle verilen talimatı çözmeyi öğrendi. Kağıt olmasa belki ünlü Uşak madalyon halıları o kadar ince nakışlı olamazdı, çünkü bu halıların desenlerini saray atölyelerindeki sanatçılar káğıda çiziyor, halı dokuyanlar da bu káğıda bakarak düğümlerini atıyorlardı. Ebced hesabından ciltçiliğe, müzikten savaş planlarına, bezeme sanatından soyağaçlarına, káğıdın etkilemediği hiçbir alan yoktu. Káğıt sayesinde Şehname’ler, Tarih’ler, Binbir Gece’den tutun Kelile ve Dimne’ye kadar masallar, ilkçağın görkemli yapıtları kopya edildi, bize ulaştı. Káğıt sayesinde uygarlıklar uygarlıkları etkiledi, bilgi kuşaklar boyunca aktarıldı, birikti.’
Modernite öncesi
Yazar, modernite öncesi dönemde İslam Tarihi ve İslami görsel külütrü ele alırken, daha çok, çağdaş batı kültürnününz gelişimiyle,yani düşüncelerin aktarıldığı ortam ve bilgilerin insane belleğinden çeşitli ortamlara, tabii burada kağıt üzerine kayda geçiş üzerinde duruyor. Tabii bilginin geleneksel olarak zihinde tutulma döneminden çıkılarak muhasebe defterleri, tapu ve sözleşme dönemlerine geçişte kağıt devrim yarattı. Tabii arkasından matbaanın gelmesi ile yeni bir çığır açıldı.
Yazar, kağıdın öyküsünü yazmasında, çocukken izlediği ‘Bay büyücüyü seyredin’ adlı çocuklara yönelim bilim programının etkili olduğunu, Bay Büyücü’nün kağıdın nasıl yapıldığını örnekle anlattığını belirtiyor.
Kitabın içeriği: Káğıdın icadı; Káğıt yapımının İslam ülkelerinde yaygınlaşması; Káğıt ve kitaplar; Káğıt ve işaretleme sistemleri; Káğıt ve görsel sanatlar; Káğıt ve Káğıt yapımının Hristiyan avrupa’ya aktarılması; Matbaadan sonar Káğıt.