Alp ULAGAY
Oluşturulma Tarihi: Mart 22, 2003 21:53
Atletizm pistlerinde yeni bir umut doğuyor. 17 yaşındaki genç atlet Selahattin Çobanoğlu geçtiğimiz günlerde Yunanistan'da düzenlenen Balkan Şampiyonası'nda 800 metrede bronz madalya kazandı.
Selahattin Çobanoğlu henüz 17 yaşında ama kendisinden altı-yedi yaş büyük sporcularla şimdiden aşık atıyor. 4 Mart'ta Yunanistan'ın başkenti Atina'da yapılan Balkan Salon Şampiyonası’nda 800 metrede bronz madalya kazandı.
Aslında daha iki sezon boyunca gençler kategorisinde yarışabilir. Ama Türkiye'de onun ayarında bir başka 800 metreci bulunmadığı için böyle uluslararası şampiyonalarda yükü omuzlarına alıyor. Atina'da Rumen Ioan Zaizan ve Makedon Vanca Stojanov'un ardından üçüncü sırayı alırken 1.52.39 koştu ve Türkiye gençler salon rekorunu da yeniledi.
Selahattin sporcu bir anne-babanın oğlu. Babası Mehmet Çobanoğlu Mersin'de başladığı
spor hayatında uzun yıllar 400, 800 ve 1500 metre koşmuş. Şimdi orta ve uzun mesafe antrenörlüğü yapıyor ve öğrencilerinden birisi de oğlu.
SPORCU ÇOCUĞU
Selahattin'in atletizm geçmişi çok da eskiye dayanmıyor. Beden eğitimi öğretmeni anne-babasına karşın koşmaya merakı bundan yaklaşık dört yıl önce ortaya çıktı. Babası o günleri şöyle hatırlıyor: ‘‘Boyu çok kısaydı. Biraz geç boy attı. 1999'da baba ben de koşmak istiyorum, demeye başladı. Birlikte çalışmaya başladık. 2000'de krosta Türkiye şampiyonu oldu. Ama asıl çıkışı geçen sene yakaladık. Önce Konya'da ardından İstanbul'da Türkiye yıldızlar rekorunu iki kez kırdı.’’
Eski atletizm federasyonu başkanı Cüneyt Koryürek bu genç atleti yakından takip ediyor. Derecelerini gördükten sonra bir sponsor edinmesini sağlıyor: ‘‘Selahattin'in başarılarını duyduktan sonra NTV genel müdürü Erman Yelderen'e gittim, şu çocuğun elinden tutalım, dedim. Anlaşmaları Selahattin'in başarısına bağlı olarak her yıl yenilenecek. Bu sponsorluk sayesinde herhangi bir kulüpten alabileceğinden çok daha iyi bir para alıyor.’’
NTV, Selahattin'in eğitim masraflarını da üstlenmeyi kabul etti. Eğer performansını korursa üniversite eğitimine devam etmesini sağlayacak. Ama Koryürek Selahattin'in iki yıl içinde yapacağı derecelerle bir Amerikan üniversitesinden burs kazanacağını düşünüyor.
Baba-oğul bu hedef için büyük bir şevkle çalışıyorlar. Sık sık 20 günlük kamplara çıkıp formunu korumaya çalışıyorlar. Sonbahardan beri Ağrı, Erzurum, Mersin ve İzmir'de kamp yaptılar. Selahattin, geçen ay İzmir'deki salon deneme yarışlarında ve Türkiye şampiyonasında 400 metreyi 48.80 ve 800 metreyi 1.53.8'de koşunca milli takıma seçildi. Böylece kış sezonu hedeflerini gerçekleştirdi.
Kış aylarında Türkiye'nin kronik sorunu salon yokluğunu da yakından hissediyorlar. İzmir'de ancak ‘‘böbrek’’ diye adlandırılan Halkapınar'daki salonda çalışabiliyor. Düzgün bir salonda çalışma yapamamak bazı eksikliklere yol açıyor. Mesela Atina'daki Balkan Şampiyonası'nda virajları iyi dönemediği için zaman kaybetti.
Selahattin'i yakından izleyen eski Türkiye Atletizm Federasyonu Başkanı Nejat Kök, erken yaşta yapılan gereksiz yüklemelerin sporculara zarar verdiğini söylemeden geçemiyor: ‘‘Selahattin şu anda elimizdeki en yetenekli gençlerden. Çok büyük bir gelecek vaat ediyor. Ama bu yaşlarda çok yarıştırılan bazı atletler erken tükeniyor.’’
Mehmet Çobanoğlu ise oğlunun yaşça büyük atletlerle yarışmasının fayda getirdiği görüşünde: ‘‘Geçen yılki Avrupa şampiyonasına konuk olarak gitti. Bu sayede dünya görüşü değişti. Büyük atletlerle tanışmak bile ona iyi geldi. Her yarış tecrübesini, bilgisini, görgüsünü artırıyor.’’
HEDEFİ AVRUPA ŞAMPİYONASI Sermet Timurlenk'in 30 yıllık Türkiye gençler rekoru 1.49.37'ü kırmak istiyorum.
Derece diye sorarsınız, 1.48.00'i çok uzak görmüyorum. Bunun için çok iyi bir 400 metre hızına ihtiyacım var. 48 saniye civarında koşulmuş bir 400 metre hızı bana istediğim 800 metre rekorunu getirir.
Asıl hedefim temmuz ayı sonunda Finlandiya'nın Tampere kentinde yapılacak Avrupa Gençler Şampiyonası. Madalya kazanmak için koşacağım.
Eğer uluslararası barajı geçersem Paris'teki dünya şampiyonasında yarışma ihtimalim var.
DERSTEN ÇIKAR ÇIKMAZ PİSTTETabii 17 yaşındaki bir genç için bu çalışma temposunu okulla birlikte sürdürmek kolay değil. Mersin'de düzgün antrenman yapabileceği bir tartan pist de yok. Neyse ki imdadına 68'liler Birliği Vakfı'nın Mersin'in kuzeyindeki Çağdaşkent'te yaptırdığı iki kilometrelik koşu parkuru yetişiyor. Hafta içleri Tevfik Sırrı Gür Lisesi'ndeki dersten çıkar çıkmaz soluğu parkurda alıyor. İki buçuk saatlik bu antrenmana hafta sonları sabah seansları da ekleniyor. Babası Mehmet Çobanoğlu bu çalışmaların değişmez hocası.