Oluşturulma Tarihi: Mart 02, 2004 00:00
BİR teknik adam kalkıp futbolcularının özgüvenini yitirdiğini söylüyor ve hemen ardından ekliyorsa... Onlar gibi ben de özgüvenimi kaybettim. Sorarlar adama... Sadece özgüvenini mi kaybettin. Ya şampiyonluğu? Böyle konuşan bir teknik adamın, yani Lucescu'nun,
Beşiktaş'ı derleyip toparlayıp, yeniden şampiyonluk kulvarında koşturması mümkün mü? Ve böylesine garip bir demeç sonrası, Beşiktaş'ın tribün gücü, binlerce taraftarın bir araya gelerek, Beşiktaş'ı en kritik haftalarında desteklemek veya yüreklendirmek gibi bir hevesi kalır mı? Centilmen adam, nazik adam, deneyimli ve akıllı adam. Ne zaman ki konuşsa, ağzından çıkan her kelime Beşiktaş'ı alabora ediyor... Konuşmadan işine baktığı günler, Beşiktaş 11 puan önde ve kendi gibi liderdi. Lig arası bir beyanatla ortalığı kızıştırdı, yaktı yıktı. Ve çıkardığı yangına Beşiktaş'ı da çekti. Şimdi ikisi de ateşler içinde ve can derdinde! Hani, bir şarkı vardır... Zaten yakanlar yakmış, bir ateş de sen atma. Aynen bu şarkıdaki gibi sevgili Lucescu, bir ateş de sen atma. * * * VE gelecek haftalara artık özgüvenle bakan, kelimelerin üzerine basa basa konuşan bir başka teknik direktör... Christoph Daum. Ligin ilk yarısındaki endişeli, ürkek bakışları kaybolmuş, rahatça konuşabiliyor. G.Saray derbisinde yaptığımız yerinde değişikliklerle maçı aldık. ‘‘Maçı aldık’’ derken, başarıya başkalarını da ortak ettiğine bakmayın. Söylemek istediği aynen şöyle... Yaptığım değişikliklerle maçı kurtardım, derbiyi kazandım. Daum'un huyunu suyunu bilmeyenler yanılabilir. Ve açıkça söylemese de, herkesten zeki ve akıllıdır. Konuşurken, söylediğine değil, söylemek istediğine bakın. Daum'u daha iyi anlarsınız. Başarıda tektir. Başarısızlığın mutlaka suçluları vardır. Ama asla kendi değildir. * * * BU ligin sonu ne olur? Sorunun yanıtını 24 veya 25 Nisan'da arayanlar yanılabilir. Yani, Beşiktaş-F.Bahçe derbisini bekleyenler... O tarihe dek iki büyüğün fikstürüne bakanlar, bu işin daha önce de çözülebileceğini görürler. Beşiktaş, bu hafta Trabzon'a gidiyor. F.Bahçe Başkent'te G.Birliği ile oynuyor. Daha sonra iç sahada Beşiktaş, Elazığspor'u ağırlarken, F.Bahçe de Kadıköy'de Konyaspor'la kapışıyor. Ve daha sonraki haftaların fikstürü de şöyle... Diyarbakır-Beşiktaş, F.Bahçe-Bursa. Beşiktaş-G.Antep, Adanaspor-F.Bahçe. G.Saray-Beşiktaş, F.Bahçe-Sebat. Beşiktaş-G.Birliği, Rize-F.Bahçe. Konya-Beşiktaş, F.Bahçe-Samsun. Beşiktaş-F.Bahçe. Adana-Beşiktaş, F.Bahçe-Ankaragücü. Beşiktaş-Sebat, Denizli-F.Bahçe. Rize-Beşiktaş, F.Bahçe-Malatya. İşte bu fikstürü değerlendirenler bazı ipuçları yakalayabilir. Ama asla şampiyonun adını koyamazlar. Bu lig daha çok su götürür. İki büyüğün çok puanını yer. Beşiktaş'ın 6 maçta 10 puanını yediği gibi... * * * ELAZIĞSPORLU Yunus, Rizespor'a 4 gol attı. Kim bu Yunus? Anlatayım da gülün... Sezon başında Rizespor bu çocuğu gözden çıkarmış. Senden Birinci Lig adamı olmaz. Yunus da kalkıp, Elazığspor'a gitmiş. İşte o Yunus, Rizespor'a 4 gol atan Yunus'un ta kendisi!
button