Bin genç kılıçları kuşandı
Güncelleme Tarihi:
Alp ULAGAY
Oluşturulma Tarihi: Mart 30, 2002 23:12
Antalya'nın Kiriş beldesi 1-8 Nisan arasında bini aşkın genç eskrimciyi ağırlayacak. Çünkü 90 ülkenin sporcuları Dünya Gençler ve Yıldızlar Şampiyonası'nda mücadele verecek.
Merit Limra Oteli'nin kongre salonu olarak kullanılan eski kumarhanesi 900 seyirci kapasiteli bir eskrim salonuna dönüştürüldü. Ev sahibi Türkiye'nin 35 eskrimcisinin hedefi turları geçip 2004 ve 2008 Olimpiyatları için tecrübe kazanmak. İddialı ülkeler ise Fransa, İtalya, Rusya, Romanya, Polonya ve son yıllarda atılım yapan ABD.
Türkiye'de eskrim 1920'lerde başladı, ama bugüne kadar Akdeniz Oyunları'ndaki iki madalya dışında bir başarı elde edilemedi. Halbuki 1924, 1928 ve 1936'da zamanın Federasyon Başkanı Fuad Balkan ve sonradan ünlü bir arkeolog olan Halet Çambel gibi Türk eskrimciler Olimpiyatlara katılmıştı. Hatta Çambel böylece Olimpiyatlar'da yarışan ilk Türk kadın sporcu da olmuştu.
HEDEF OLİMPİYATLAR
Daha önce 1971, 1974 ve 1991'de Dünya Şampiyonası ve 2000'de Avrupa Şampiyonası düzenleyen Türkiye bu defa 34 sporcuyla temsil edilecek. Türkiye Eskrim Federasyonu (TEF) Başkanı Erol Bülbül bu şampiyonada çok büyük hedefleri bulunmadığını, 2004 ve 2008 Olimpiyat oyunlarında başarı elde etmeyi amaçladıklarını söylüyor. 270 milyar lira gibi düşük bir bütçeyle çalışan TEF son yıllarda lisanslı sporcu sayısını 600'den 1200'e çıkarmayı başardı. Federasyon Genel Sekreteri Recep Şahin Uluslararası Eskrim Federasyonu FIE'nin 2000 Avrupa Şampiyonası'ndan çok memnun kaldığını, Antalya'yı bu sebeple yeniden istediğini belirtiyor. Hatta 2005 Dünya Büyükler Şampiyonası'nın da Antalya'da düzenlenmesi ihtimali de var.
Antalya'da silahlarını kuşanan 1000'i aşkın genç Kemer'de kılıç sallayıp Dünya Şampiyonluğu'na ulaşmaya çalışacak. 90'a yakın ülkeden genç ve yıldız kategorilerindeki eskrimciler 12'si bireysel 12'si de takım olmak üzere toplam 24 dalda madalya kovalayacaklar.
Türk Milli Takımı da bir yıldır bu şampiyonaya hazırlanıyor. Geçen yılın iki önemli ulusal turnuvası Zafer Kupası ve Atatürk Kupası'nda dallarında en iyi dereceyi alan Türk sporcular milli takıma seçildiler. Flöre, epe ve kılıç dallarının her birinde Türkiye'yi üçer eskrimci temsil edecek. Ferdi yarışmalardan sonra da takım dallarında mücadele verilecek. Bu yılın başından beri üç kez 15 günlük kamplara alınan sporcular son olarak iki hafta boyunca Fethiye'de form tuttular. Yedisi İzmir Belediyespor'dan, altışar tanesi Tenis Eskrim Dağcılık ve Ankara Eskrim Kulübü'nden 34 eskrimciyi görev bölümü yapan dokuz antrenör çalıştırıyor. Bunlar arasında TEF'nun spor uzmanı Rumen Florin Gheorghe ve TED kulübünden gelen vatandaşı Ion Popa da var. Onlara genç Türk antrenörler eşlik ediyor.
YETENEKLİ KUŞAK
Genç ve yetenekli bir kuşak yakaladıklarını belirten kılıç takımı antrenörlerinden Barış Övünç ‘‘Belli bir yere geldikten sonra hayat kavgasına giriyorlar. Sporcuları 28-30 yaşına kadar tutamıyoruz. Halbuki bunlar yüksek performans alınabilecek yaşlar’’ diyor. Övünç'e göre en iyi 16 arasına kalmak başarı sayılabilir. Türk eskrimcilerin grup maçlarını geçip elemelerde de bir tur atlaması gerekiyor.
Flöre antrenörlerinden Mustafa Uslular geçen yıl Avrupa Şampiyonası olan kadroyu koruduklarını belirtiyor: ‘‘Kamplarda çok çalıştık. Tabii ki en iyi 32 arasına birkaç isim sokmak istiyoruz. Ama final gibi bir hedeften söz etmek doğru olmaz.’’
EN İYİ TÜRKLER
Kılıç dalında hem gençler hem yıldızlarda mücadele verecek Özdem Aslan (17) geçen yılın büyükler Türkiye şampiyonu. Yaşıtı İrem Ülkü geçen yıl Dünya Şampiyonası'nda 42'nci oldu, Balkan Şampiyonası'nda bronz madalya kazandı. Flörede genç erkeklerde Özgür Çil (19) Romanya'daki FIE kampında çalışmalarını sürdürdüğü için kamptan ayrı kaldı. Üç yıl önce Balkan ikincisi olan sporcu milli takımın flöredeki en iddialı ismi.
NASIL OYNANIYOR?
Eskrimde sporcular flöre, epe ve kılıç olmak üzere üç ayrı dalda mücadele ediyorlar. Bu silahların boyu, ağırlığı ve sapları farklı. Ayrıca tuş denilen ve eskrimciye sayı getiren dokunuşlar üç dalda da değişiyor. Epede kafa ve ayaklar dahil tüm vücuda tuş yapılabilirken, kılıçta vücudun üst kısmı, flörede ise kollar ve kafa hariç sadece vücudun üst kısmına izin var. Eskrimciler iki metre genişliğinde 14 metre uzunluğunda bir pistte sayı alarak maçı kazanmaya çalışıyorlar. Dört dakikalık grup maçlarında beş tuş, eleme turlarında ise dokuz dakikada 15 tuş yapan sporcu maçı kazanıyor. 1980'lerden bu yana tuşları tespit etmek için elektrikli skor aleti kullanılıyor ve hakemler bunun yardımıyla sayıları tespit ediyor.
Türkiye'de eskrim 1920'lerde başladı, ama bugüne kadar Akdeniz Oyunları'ndaki iki madalya dışında bir başarı elde edilemedi. Halbuki 1924, 1928 ve 1936'da zamanın Federasyon Başkanı Fuad Balkan ve sonradan ünlü bir arkeolog olan Halet Çambel gibi Türk eskrimciler Olimpiyatlara katılmıştı. Hatta Çambel böylece Olimpiyatlar'da yarışan ilk Türk kadın sporcu da olmuştu.
HEDEF OLİMPİYATLAR
Daha önce 1971, 1974 ve 1991'de Dünya Şampiyonası ve 2000'de Avrupa Şampiyonası düzenleyen Türkiye bu defa 34 sporcuyla temsil edilecek. Türkiye Eskrim Federasyonu (TEF) Başkanı Erol Bülbül bu şampiyonada çok büyük hedefleri bulunmadığını, 2004 ve 2008 Olimpiyat oyunlarında başarı elde etmeyi amaçladıklarını söylüyor. 270 milyar lira gibi düşük bir bütçeyle çalışan TEF son yıllarda lisanslı sporcu sayısını 600'den 1200'e çıkarmayı başardı. Federasyon Genel Sekreteri Recep Şahin Uluslararası Eskrim Federasyonu FIE'nin 2000 Avrupa Şampiyonası'ndan çok memnun kaldığını, Antalya'yı bu sebeple yeniden istediğini belirtiyor. Hatta 2005 Dünya Büyükler Şampiyonası'nın da Antalya'da düzenlenmesi ihtimali de var.
Antalya'da silahlarını kuşanan 1000'i aşkın genç Kemer'de kılıç sallayıp Dünya Şampiyonluğu'na ulaşmaya çalışacak. 90'a yakın ülkeden genç ve yıldız kategorilerindeki eskrimciler 12'si bireysel 12'si de takım olmak üzere toplam 24 dalda madalya kovalayacaklar.
Türk Milli Takımı da bir yıldır bu şampiyonaya hazırlanıyor. Geçen yılın iki önemli ulusal turnuvası Zafer Kupası ve Atatürk Kupası'nda dallarında en iyi dereceyi alan Türk sporcular milli takıma seçildiler. Flöre, epe ve kılıç dallarının her birinde Türkiye'yi üçer eskrimci temsil edecek. Ferdi yarışmalardan sonra da takım dallarında mücadele verilecek. Bu yılın başından beri üç kez 15 günlük kamplara alınan sporcular son olarak iki hafta boyunca Fethiye'de form tuttular. Yedisi İzmir Belediyespor'dan, altışar tanesi Tenis Eskrim Dağcılık ve Ankara Eskrim Kulübü'nden 34 eskrimciyi görev bölümü yapan dokuz antrenör çalıştırıyor. Bunlar arasında TEF'nun spor uzmanı Rumen Florin Gheorghe ve TED kulübünden gelen vatandaşı Ion Popa da var. Onlara genç Türk antrenörler eşlik ediyor.
YETENEKLİ KUŞAK
Genç ve yetenekli bir kuşak yakaladıklarını belirten kılıç takımı antrenörlerinden Barış Övünç ‘‘Belli bir yere geldikten sonra hayat kavgasına giriyorlar. Sporcuları 28-30 yaşına kadar tutamıyoruz. Halbuki bunlar yüksek performans alınabilecek yaşlar’’ diyor. Övünç'e göre en iyi 16 arasına kalmak başarı sayılabilir. Türk eskrimcilerin grup maçlarını geçip elemelerde de bir tur atlaması gerekiyor.
Flöre antrenörlerinden Mustafa Uslular geçen yıl Avrupa Şampiyonası olan kadroyu koruduklarını belirtiyor: ‘‘Kamplarda çok çalıştık. Tabii ki en iyi 32 arasına birkaç isim sokmak istiyoruz. Ama final gibi bir hedeften söz etmek doğru olmaz.’’
EN İYİ TÜRKLER
Kılıç dalında hem gençler hem yıldızlarda mücadele verecek Özdem Aslan (17) geçen yılın büyükler Türkiye şampiyonu. Yaşıtı İrem Ülkü geçen yıl Dünya Şampiyonası'nda 42'nci oldu, Balkan Şampiyonası'nda bronz madalya kazandı. Flörede genç erkeklerde Özgür Çil (19) Romanya'daki FIE kampında çalışmalarını sürdürdüğü için kamptan ayrı kaldı. Üç yıl önce Balkan ikincisi olan sporcu milli takımın flöredeki en iddialı ismi.
NASIL OYNANIYOR?
Eskrimde sporcular flöre, epe ve kılıç olmak üzere üç ayrı dalda mücadele ediyorlar. Bu silahların boyu, ağırlığı ve sapları farklı. Ayrıca tuş denilen ve eskrimciye sayı getiren dokunuşlar üç dalda da değişiyor. Epede kafa ve ayaklar dahil tüm vücuda tuş yapılabilirken, kılıçta vücudun üst kısmı, flörede ise kollar ve kafa hariç sadece vücudun üst kısmına izin var. Eskrimciler iki metre genişliğinde 14 metre uzunluğunda bir pistte sayı alarak maçı kazanmaya çalışıyorlar. Dört dakikalık grup maçlarında beş tuş, eleme turlarında ise dokuz dakikada 15 tuş yapan sporcu maçı kazanıyor. 1980'lerden bu yana tuşları tespit etmek için elektrikli skor aleti kullanılıyor ve hakemler bunun yardımıyla sayıları tespit ediyor.