Beyin, şokla ortaya çıkan hafıza kaybı ile kendini koruyor

Güncelleme Tarihi:

Beyin, şokla ortaya çıkan hafıza kaybı ile kendini koruyor
Oluşturulma Tarihi: Aralık 03, 2004 22:54

Şiddetli fiziksel veya ruhsal acılara karşı vücudun savunma mekanizması: Ağrı inhibisyonu ve hafıza kaybı. Fiziksel veya ruhsal bir travma ile ortaya çıkan ani ve çok yüksek düzeyde bir stres, beynin öğrenme ve hafıza ile ilgili bölgelerini etkileyerek o an gelişen korkunç olayı öğrenmesini ve bu olayın daha sonra hatırlanmasını engelleyebilir.

Pek çok kişi araba veya uçak kazası, silahla yaralanma, enkaz altında kalma gibi fiziksel travmalarla, veya çok üzücü bir olayla karşılaştıklarında yaşadıkları şok nedeni ile, bir çeşit şuur kaybına uğrar. Bu insanlar daha sonra olay anı ile ilgili ‘bir şey hatırlamadıklarını’ ifade ederler.

İnsan ve hayvanlarda yapılan bilimsel çalışmalar, travmaya bağlı bu hafıza kayıplarının, yoğun stres anında beynin bazı bölümlerinden salınan opiate peptitler ve beyin-böbrek üstü bezi işbirliği ile salınan kortikosteroid denilen hormonlar aracılığı ile ortaya çıktığını göstermektedir.

Opiate peptitler grubuna giren endorfin ve enkefalinler vücudun doğal analjezikleridir (ağrı kesiciler) ve morfin benzeri bir etkileri vardır.

Kalıcı bozukluklar oluyor

Ağrı ile tetiklenerek salınımı artan endorfinler ve stres hormonları olan kortikosteroidler, kuvvetli bir analjezik etkinin yanında; bazen bir şok geliştirerek, şuuru da kapayabilmektedir.

Bu şok ve hafıza kaybı süresi stresin derecesine bağlı olarak geçici bir uyuşukluktan başlayıp; birkaç güne, hatta daha uzun sürelere kadar değişebilir.

Beynimiz, hipokampus ve neokorteks denilen bölgelerinde, anlık yaşanan olayları Ğeğer önemli ise- öğrenilmiş bilgilere dönüştürür ve bu bilgiler kalıcı hafızayı oluşturur. Hafif düzeyli heyecan ve stres, beyinde öğrenmeyi arttırıcı etki yapar.

Ancak yoğun ve uzun süreli stresin öğrenme ve hafıza üzerinde olumsuz etkileri vardır. Uzun sürelerle strese maruz kalan deney hayvanlarında da kortikosteroidlerin aşırı salınımına bağlı olarak, öğrenme ve hafıza merkezlerinde kalıcı bozuklukların ortaya çıktığı ve öğrenmenin baskılandığı bilinmektedir.

Mükemmel sistem

Fiziksel veya ruhsal bir travma ile ortaya çıkan ani ve çok yüksek düzeyde bir stres ise, beynin öğrenme ve hafıza ile ilgili bölgelerini etkileyerek; o an gelişen korkunç olayı öğrenmesini ve bu olayın daha sonra hatırlanmasını engelleyebilir. Bu şuur kayıpları, kişinin yaşı, cinsiyeti, ve daha önce geçirilmiş bu tür travmaların varlığına bağlı olarak değişik düzeylerde olabilir.

Hafıza kayıpları küçük çocuklarda ve daha önce benzer deneyimlere maruz kalmış kişilerde daha ileri derecede ortaya çıkar. Çocuklar, beyin gelişiminin henüz tamamlanmadığı yıllarda yaşadıkları deneyimleri ileriki yaşlarında hatırlayamaz.

Ancak acı veren bu deneyimler hatırlanmasa ve ifade edilemese de beynin amygdaloid çekirdekler gibi bazı bölgelerinde kaydedildiği için, ileri yaşlarda ruhsal olarak bazı olumsuz izlerin ortaya çıkması kaçınılmazdır.

Istırap veren pek çok koşulun tehdidi altında bulunan canlılar için, beynin analjezik (ağrı giderici) ve amnezik (hafıza kaybı) sistemlerinin bu değişik fonksiyonları bazen acil durumlarda canlının acıyı algılamasını azaltan, hatta hayatta kalabilmeyi (survival) sağlayan mükemmel bir sistemi oluşturur.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!