Güncelleme Tarihi:
Hürriyet yazarları Fırat Aydınus, Güntekin Onay, Mehmet Arslan ve Uğur Meleke, Futbol Konseyi'nde haftanın maçlarını ve olaylarını değerlendirdi.
1- Beşiktaş, Rıza Çalımbay’la çıktığı ilk maçta Başakşehir’i yendi. Zor şartlarda alınan bu galibiyet bir geri dönüşün başlangıcı mı?
GÜNTEKiN ONAY: EN SEViNDiRiCi OLAY REBiC’iN FUTBOLU
Rıza Çalımbay, bu kadar eksiklikler ve maç içinde yaşanan olumsuzluklara rağmen sadece tek antrenman ile çıktığı Başakşehir karşılaşmasını kazanmayı başardı. Sakat futbolcuların da iyileşmesiyle bundan sonraki süreçte eli daha güçlenecektir. Bundan böyle daha az pas yapan ama daha direkt oynamaya çalışan bir Beşiktaş göreceğiz. Agresif, temaslı ve fiziğe dayalı mücadele gücü yüksek bir Beşiktaş olacak ama bunun için kadronun sakatların iyileşmesi ile genişlemesi şart. Beşiktaş için sevindirici olan Ante Rebic’in performansı. Son 3 maç 3 asist ile oynadı ve hücumdaki yaratıcılık sorununu çözebilecek kalitede olduğunu gösterdi.
MEHMET ARSLAN: ABOUBAKAR NiYE YOK?
Sizce Burak Yılmaz niye bıraktı? Ben fikrimi söyleyeyim; oyuncu grubuna inancı kalmamıştı. En küçük bir inancı olsa, Burak Yılmaz gibi mücadele ede ede bu kariyeri yakalamış bir yıldız pes etmezdi. Bu açıdan bakınca Rıza Çalımbay için de, Beşiktaş için de bir geri dönüşü mümkün görmüyorum. Gerekçem sadece bu değil. Galatasaray ve Fenerbahçe’nin yakaladığı ivmeyi yakalamaları da zor. Ve son örnek Abuabakar niye oynamıyor? Sakat mı, hasta mı? Geçtiğimiz sezonlara bakınca aklımdaki soru işaretleri büyüdükçe büyüyor.
UĞUR MELEKE: BEŞiKTAŞ’TAKi HAVA ÇOK DAHA OLUMLU
Beşiktaş için şu aşamada uzun vadeli bir projeksiyon yapmak güç. Çünkü günlük problemlerin ötesinde meseleleri var. Serdar Saatçı, Rıdvan Yılmaz, Emirhan İlkhan gibi gençleri haraç mezat satıp 8 Afrikalı içeren bir kadro kurulmuş. Bunların hemen hepsi Ocak’ta Afrika Kupası’na gidecekler. Sorunlu oyuncular alınmış, 4 milyona alınan Jean Onana’ya 1 dakika süre veriyorsunuz. Ancak Rıza Çalımbay kesinlikle olumlu bir hava oluşturdu. Çalkantılı bir süreç geçiren Ante Rebic çok iyi oynadı. Onu kendi pozisyonunda 75 dakika oynatması doğru karar. Beşiktaş’ta şüphesiz ki 4 gün önceye göre çok daha olumlu bir hava var.
FIRAT AYDINUS: 3 PUANDAN FAZLASIYDI
Evet, Başakşehir maçında alınan 3 puan, Beşiktaş’ın içinde bulunduğu bu kaotik süreçte, üstelik bu kadar eksik varken ilaç gibi geldi diyebiliriz. Siyah beyazlılar adına en büyük kazanç; Beşiktaş’ın evladı gözüyle bakılan Rıza Çalımbay’ın taraftarla arasındaki gönül bağının, bu süreçte futbolcular ile taraftarlar arasında zayıflamış olan bağları yeniden güçlendirecek olması. Çalımbay’ın, futbol takımı ile taraftar arasında köprü görevini üstleneceği ilk maçta net olarak görüldü. Bütün bunları göz önüne alırsak; Beşiktaş 3 puandan fazlasını kazandı.
2- G.Saray’ın 10 maçlık galibiyet serisi Hatay’da sona erdi. Buruk kadro seçimiyle eleştirildi. Yenilginin sorumlusu gerçekten Buruk muydu?
UĞUR MELEKE: DEMiRBAY 1 DAKiKA BiLE ALMAYACAK KADAR KÖTÜ MÜ?
Okan Buruk nasıl ilk yılda şampiyonluğun, bu sene çok iyi götürülen Devler Ligi sürecinin mimarıysa, evet bu yenilginin de sorumlusu. Münekkitliğin doğasında bu var, her gün yazıyor-her gün konuşuyorsunuz. O yüzden sadece makroplana bakıp büyük toplamda Buruk başarılı demek yetmez. Mikroplanda, son haftalardaki kadro yönetiminde, yorulan-yıpranan oyuncularda fazla ısrarda, değişikliklerin gecikmesinde de Buruk’un sorumluluğu var elbette. Mesela Kerem Demirbay’a ne oldu merak ediyorum. Tek bir dakika almayacak kadar kötü mü? Geçen yıl Yunanistan’da gol kralı olmuş Bakambu yarım saat de mi verilemeyecek durumda? Buruk kendi elleriyle yükselttiği çıtanın biraz altında kaldı Hatay performansıyla.
GÜNTEKiN ONAY: HATAY MAÇINDA DAHA AÇ VE DiRi OYUNCULARI KULLANMALIYDI
Okan Hoca olağanüstü yüksek bir tempoyla oynanan Bayern Münih maçının mental ve fiziksel yorgunluğuna rağmen sadece 2 farklı oyuncu kullandı. Bence daha aç ve diri oyuncuları kullanmalıydı. Hatayspor genç, koşan bir takım. Oyuncu değişikliklerinin de geç yapıldığı ortada. Mertens, Barış Alper ve Bakambu gibi Münih’te 11 başlamamış isimler tercih edilebilir ve sahada daha diri bir Galatasaray olabilirdi.
MEHMET ARSLAN: KADRO O KADAR DERiN Ki G.SARAY ASLA ÇARESiZ DEĞiL
“Galatasaray için en büyük tehlike gol dağılımı. Sadece İcardi skor üretiyor, böyle devam ettiği sürece sıkıntı kaçınılmaz” demiştim. Evet Zaha 2 maçtır skora katkı yapıyor ama yetmiyor. Kerem’in şanssızlığı devam ediyor ve Galatasaray’ın üretkenliğini olumsuz etkiliyor. Bu açıdan baktığımızda Okan Buruk’un teknik adamlık becerisi buna çare üretemedi diyebiliriz. Ama kadro o kadar derin ve kaliteli ki, doğru 11’i mutlaka bulacaktır Okan Buruk. Galatasaray asla çaresiz değil çünkü.
FIRAT AYDINUS: BURUK’UN KADRO SEÇiMLERiNDEN DAHA ÖNEMLi SEBEPLER VAR
Sezon başından itibaren zorunluluktan ve maç takviminden kaynaklı yapılan rotasyonlar neticesindeki kadro seçimleri 10 maçlık bir galibiyet serisi getirdiyse, Hatay maçının kaybı direkt Okan Buruk’un kadro seçimine bağlanamaz. Bayern maçındaki yüksek oyun temposunun getirdiği yorgunluk, transferlerin beklentileri karşılayamaması, İcardi’nin sakatlığı, sol taraf ve orta sahadaki sorunlar yenilginin öncelikli sebepleri olarak değerlendirilmeli.
3- F.Bahçe, Adana’da ilk beraberliğini aldı ve lider oldu. Bu sonucu nasıl değerlendiriyorsunuz, liderlik başarı mı, yoksa kaybedilen iki puan mı?
MEHMET ARSLAN: F.BAHÇE ALDIĞI 1 PUANLA HAFTANIN KAZANANI OLDU
Sakatlıklar ve üst üste gelen 2 yenilgi sonrası Adana Demir deplasmanında kazanılan 1 puan çok anlamlı. Bunu anlamlı hale getiren ise Galatasaray’ın Hatay deplasmanında bıraktığı 3 puan. Eğer Galatasaray’ın bu yenilgisi olmasa, kazanç değil, kayıp hanesine yazılan 1 puan olurdu. İkinci önemli nokta ise, takımın saha içinde verdiği mücadele. Eksiklere rağmen sergilenen oyun Fenerbahçe’nin travmayı atlattığının göstergesi. Kısacası sadece 1 puan değil, haftanın kazananı oldu Fenerbahçe.
UĞUR MELEKE: iSMAiL KARTAL LiDERLiĞi DEVRALDIĞI iÇiN MUTLUDUR
Bu sonucu iki pencereden de değerlendirmek mümkün. Bir açıdan Fenerbahçe ligin en zor deplasmanlarından birinden pozisyon vermeden 1 puanla çıktı diye olumlu bakabilirsiniz sonuca. Bir açıdan da ikinci devrede gözlemlenen bir düşüş ve yorgunluk söz konusu. Acaba İsmail Hoca değişiklikleri daha erken yapabilir miydi? 90’da Kent’i değil, daha fazla gol şansı olan Umut’u sokabilir miydi? Bu soruların da yanıtlara ihtiyacı var bence. Milli maç arasında kritik iki adamı sakatlıktan döneceği için, liderliği devraldığı için sanırım mutlu İsmail Kartal.
GÜNTEKiN ONAY: EKSiKLERE RAĞMEN OYNADIĞI FUTBOL ETKiLEYiCiYDi
Fenerbahçe’nin yoğun ve kırıcı maç temposuna rağmen önemli eksikliklerle gittiği Adana deplasmanında oynadığı futbol etkileyiciydi. Adana Demirspor gibi evinde 6’da 6 yapmış, yetenekli ve hızlı bir takım karşısında pozisyon vermeden üstün bir futbol oynadılar. Tadic ve Dzeko’da yorgunluk belirtileri açık bir şekilde ortadaydı ve gol yollarında sorun yaşadı sarı lacivertliler. Bence oyuna baktığımızda kaybedilmiş 2 puan var ama koşulları hesaba katarsak ligin en zor deplasmanlarından birinden alınan 1 puan kazanç.
FIRAT AYDINUS: BU SONUÇ FENERBAHÇE iÇiN KAZANÇ OLARAK GÖRÜLMELi
Daha önce de belirttiğim gibi oyun ve oyuncu kalitesi, ilk 2 sırada yer alan Fenerbahçe ve Galatasaray ile diğer takımlar arasında makasın açılmasına neden oldu. Oluşan puan farkının erimesi konusunda bu iki takımın Trabzonspor, Beşiktaş, Adana Demirspor, Hatayspor gibi takımlarla oynacağı maçlar özellikle etken olacaktı. Aynı zamanda bu takımlarında tekrar potaya girmesini sağlayacaktı. Bu açıdan bakıldığında bir puanı Fenerbahçe kazanç olarak görebilir.
4- Trabzon, Avcı ile 4 maçta 10 puan topladı ancak manşetleri Onuachu’nun sıra dışı golü süsledi. Maçı ve golü nasıl değerlendiriyorsunuz?
FIRAT AYDINUS: ONUACHU’YU AYRI BiR YERE KOYMAMIZ GEREKiYOR
Bazen bir oyuncuyu sisteme monte eder, takımın parçası yaparsınız. Bazen de bir oyuncu üzerinden takımın sistemini ve oyun anlayışını kurgularsınız. Eldeki malzemeye göre hangi seçeneğin takıma daha fayda getireceğini bulmak ve bilmek de teknik adamın maharetine kalıyor. Trabzonspor için de Onuachu da bu tip bir oyuncu. Son maçtaki performansı ve attığı fantastik gol tabii ki ayrı bir yere konulacak olsa da, transferinden itibaren oynadığı 8 maçta 8 gol katkısına ilaveten, 2 metre 1 santimlik bu devin özellikle Beşiktaş ve Fenerbahçe derbilerini de kapsayan bu süreçteki başarılı performansını kimsenin yadsıyamayacağı bir gerçek var ortada.
MEHMET ARSLAN: ABDULLAH AVCI’DAN BAŞKASINI GETiRMEK ZATEN HATA iDi
Onuachu’yu bu sezon doya doya izleyelim. Çünkü gelecek sezon Avrupa’dan çok fazla teklif gelir ve Trabzonspor onu elinde tutmakta zorlanır. Tadını çıkaralım, ne mutlu ki bizim ligimizde oynuyor. O gol, akrobasi, zeka, jimnastik ve akıl doluydu. Zlatan İbrahimovic’i Trabzonspor formasıyla oynuyormuş zannettim. Öylesine mükemmeldi. Abdullah Avcı gibi bir hoca varken, dışarıdan bir alternatif arayışına girmek zaten hataydı Trabzonspor için. Neyse ki o hatadan dönme başarısını gösterdiler.
UĞUR MELEKE: KESiNLiKLE BU LiGiN ÜZERiNDE BiR FUTBOLCU
Paul Onuachu bu ligin üstünde bir adam. Geçen sezon Belçika’da yarım sezonda 16 gol attı. Southampton devre arasında 18 milyon pound ödeyip aldı onu. Ancak türbülans içindeki kulüp küme düştü ve Onuachu kendini bir anda Trabzon’da buldu. Beşiktaş’a attı. Pendik’e atılan 2 golün de içinde var. Hatay’a 2 golün de içinde var. Alanya’da golü o attırdı. Fenerbahçe’ye ilk golü attı, üçüncüde Samet’ten topu kazandı. Bu hafta da iki golün içinde. Tekrar söylüyorum, bu ligin üzerinde bir adam Onuachu.
GÜNTEKiN ONAY: ÖNCE SAVUNMAYI TOPARLADI ŞiMDi SIRA HÜCUMDA
Abdullah Avcı’nın takıma bu kadar hızlı bir şekilde olumlu etki edeceğini inanın beklemiyordum. Oynanan futbol çok mu iyi ? Hayır! Ama savunma emniyetini elden bırakmayan ve top rakipte iken daha disiplinli bir Trabzonspor var sahada. Zamanla ofansif olarak da bu oyunun kalitesi yukarıya çıkacaktır.