Güncelleme Tarihi:
Beşiktaş'ta 29 Aralık'taki olağanüstü seçimli genel kurulda aday olan mevcut başkan Hüseyin Yücel suskunluğunu bozdu ve kulüpte yaşananlara dair TRT Spor'a açıklamalar yaptı.
"KAYYUM ATAMAYA KADAR GİDEBİLİRDİ"
Sayın başkanın istifa kararı çok ani oldu. Yönetim kurulunun grubuna istifa kararı aldığını söyledi. Tüzüğümüz gereği başkanlık ikinci başkana kalıyor. Yönetim kurulumuzla oturup konuştuk. Etik gereği başkanın istifası sonrası yönetim kurulunun da başkanla birlikte bırakması uygun görülürdü. Böyle bir şey yaptığımızda yönetim denetleme kuruluna kalıyordu. Beşiktaş'ı bekleyen bir sürü problem vardı. Bizler de bıraksaydık Beşiktaş'a kayyum atamaya kadar gidebilirdi.
"ATANMIŞ BAŞKAN OLMAK İÇİME SİNMEDİ"
Biz mayısa kadar devam etseydik atanmış bir başkan olacaktık. Bu da benim içime sinmedi. Ayrıca darbeci başkan gibi saçma sapan bir gündem oldu. Rakiplerimiz de bizim devam etmememiz gerektiğini söyledi. Onlara katıldığımızı söyledim. Yönetim kuruluyla bir toplantı yaptım ve seçim kararı aldık. Farklı görüşler de oldu ama ben doğru bulmadım ve seçim kararı aldık.
"SAMET AYBABA DURUMU İÇİNE SİNDİREMEDİ"
Çok fazla etken var. Çok fazla görüş olabilir ama benim görüşüm biraz fazla başlılıktan oldu. Samet Aybaba futbolun patronu, Feyyaz Uçar da futboldan sorumlu yönetim kurulu üyesiydi. Haziran ayında Friedel diye bir arkadaşımız ve Gio göreve başladı ve çift başlılık ortaya çıktı. Friedel'in gelişi tamamen oyuncu satışı ile ilgili bir algı vardı bizde. Ama geldiğinde sportif direktör görevi üstleneceğini gördük. Hal böyle olunca Samet Hoca biraz kızakta kaldı. Samet Hoca dediğimiz kişi de çok büyük bir Beşiktaşlı ve içine sindiremedi.
"GALATASARAY MAÇINDAN SONRA KIRILMALAR BAŞLADI"
Feyyaz Uçar, Gio ile toplantısını yaptı daha sonra başkan beni aradı ve "Feyyaz hoca neden oraya gidiyor. Gerekirse sen git bizzat görüş" dedi. Ben de bu absürt olmaz mı dedim. O da futboldan sorumlu bir yöneticiydi. Futbolcuların arasında bile Sametçi futbolcular ve Bradçi futbolcular diye garip söylemler duyduk. Oradan kırılmalar başladı. Talihsiz Galatasaray maçı ve hakem faciasıyla beraber kırılmalar başladı.
"İKİSİNİN DE GÖREVİNE SON VERDİ"
Samet Hoca, Friedel, Gio ve Feyyaz Uçar dörtgeninde debelenip dururken buradan çıkış yolunu arıyorduk. Yönetim kurulu toplantısı yaptık ve Futbol AŞ'nin tamamen bana devredilmesi ve benim yönetimimde olması kararına vardık. Hatta başkan "Bu bizim aklımıza neden daha önce gelmedi" dedi. Ben sorumlu olunca "Maccabi maçına Brad gitmesin otursun işini yapsın" dedim. Hasan Arat beni aradı, "Brad gitmiyorsa Samet Aybaba da gitmesin" dedi. Daha sonra Samet Hoca'ya bunu söyleyince köpürdü. Daha sonra Başkan, Brad ve Samet Aybaba'nın görevine aynı anda son verdi. Benim de bilgim vardı bundan.
"SERGEN YALÇIN'LA GÖRÜŞMEMİZ OLUMLU GEÇTİ AMA..."
Sezon başından beri hoca olarak Sergen Yalçın'ı istemiştim. Maccabi maçında maalesef kaybettik. Başkan ve Kaan Bey ile o gece bir konuşma yaptık. Ben onlara 'sakın istifa etmeyi aklınızdan geçirmeyin, ilk etapta hoca ile yolları ayırmamız gerekiyor. Daha sonra da sene başından beri gönlümde yatan Sergen Hoca ile görüşelim dedim. Başkanımız da tamam dedi. Sergen Hoca ile de o gece görüştük. Pozitif bir görüşme gerçekleştirdik. Heyecanlanmıştım da ama Samet Aybaba'nın istifası sonrası 'Siz önce kendi aranızda anlaşın. Bu kaotik ortama gelsem de başarılı olamam, ben her zaman elimi taşın altına koyarım ama bu olayların değişmesi gerekiyor.' dedi. Haklıydı bence.
Başkan'ın 'Ben çok uzun vadeli düşünmüyorum. Koltuğa yapışıp kalamayacağım. Bu makamı en çok hak edenlerden biri sensin' şeklinde söylemleri vardı bana.
"YOLSUZLUK VE HIRSIZLIKLA İTHAM EDEMEZSİNİZ"
Gio ve Brad'in işe alınmasında bizzat Kaan Bey sorumluydu. Hukuksal ve finansal anlamda görüşmeleri o yürüttü. Bu olaylardan sonra istifasını verdi. Ben de o kağıdı alıp yırttım. Samet Aybaba'nın açıklamalarına baktığınız zaman yolsuzluk iddiasında bulunmuyor ama prim, komisyon sözleri yöneticileri itham altında bıraktı. Algı sanki burada bir yolsuzluk yapılıyor gibiydi. Oklar da Kaan Bey'e dönüyordu. İstifayı kabul etsem o ithamları kabul etmem demekti. Kaan Bey'e her şeyi söyleyebilirsiniz ama yolsuzluk ve hırsızlıkla itham edemezsiniz.
Samet Aybaba açıklama yapınca bir algı oluştu. Bu algı doğru değil. Diğer söylediği şeylerde haklı olduğu yanlar vardı. Samet Aybaba by-pass edildi. Transferleri Gio ve Brad yaptı.
Sayın Hasan Arat'la sayın Adalı çekişiyordu. Hem Adalı tarafı hem de Hasan Arat tarafı benimle görüşmek istedi. Ben ikisine de gelemeyeceğimi söylemiştim. Ama günler geçtikçe iş farklı bir boyuta gelmeye başladı. Seçime iki gün kala yanına gittim. Ona destek olacağımı söyledim. Hasan Arat ile tanışıklığımız yönetime girince oldu.
"WORRALL TRANSFERİNDE SORUMLULUĞU ÜSTLENİYORUM"
Joe Worrall transferinde sorumluluğu üstleniyorum. Samet Hocanın elektronik imzası zaten mevcut. Transfer döneminde de 50-100 oyuncuya teklif gönderiyorsunuz. Hızlı da davranmak zorundasınız Teklif geçilmesini ben söyledim. Onlar da teklifi geçmişler. Samet Aybaba'nın bundan haberinin olması gerekiyordu. Samet Aybaba'nın haberi olmadığını öğrenince de teklifi geri çektik.
"HENRY BOŞTA OLSA ALMAYACAK MISINIZ?"
Hoca bize tam 1 ay boyunca sol ayaklı sağ kanat oyuncusu arattırdı. Ben de böyle bir oyuncu tipi çok dar, varsa da astronomik ücretler isteniyor dedim. Bunda niye diretiyor dedim. Sağ kanatta oynayan oyuncu illa sol ayaklı mı olacak dedim. Sonra Joao Mario çıktı ortaya. Hocaya 'bu kanat oyuncusu değil, sen bize kanat arattın 1 ay boyunca vakit kaybettik' dedim. Hoca da 'Ben bu oyuncuya çok güveniyorum, Thierry Henry boşta olsa almayacak mısınız' dedi. ben de bu Henry değil ki dedim.
MUÇİ VE AL MUSRATI TRANSFERLERİ...
Muçi ve Musrati başkanın tercihidir. Ama üstüme de sorumluluk alırım. Başkan bir gün beni aradı, 'Yarın Polonya'ya gel kimseye söyleme, transfer görüşmesi yapacağız' dedi. Ben de gittim ve görüştük. Pazarlıkları yaptık ve bir noktaya getirdik. Musrati tarafı tamamıyla başkanın kontrolünde devam ediyordu.
Ernest Muçi'nin maliyeti daha yüksekti. Erol Bulut'un sözleri bana bir şey hissettirmedi. Ben de gider Ronaldo'ya teklif yaparım. Bunun bir esprisi yok ki. Sonuçta fiyat alışveriş gerçekleştiği zaman ortaya çıkar.
O dönem taraftarlar 'Hasan Arat transferler nerede?' diyordu. O zaman Muçi geldiği zaman omuzlarda karşılandı. Bu çocuk hala 23 yaşında. Karamsar olmamak lazım.
"B PLANIMIZ VAR! YERLİ..."
Serdar Hoca ile devam edeceğiz gibi duruyor ama bir B planımız var. Yerli bir teknik adam planımız var. Mayısa kadar onunla götürmek istiyoruz. İbrahim Üzülmez değil bu isim. Kafamda bir plan var, henüz teklif yapmadım.
"SERDAL ADALI'YA 'BİRLEŞELİM' DEDİM"
Serdal Adalı ziyaretime geldi. Kendisi 'Gel birleşelim, ikinci başkanım ol' dedi. Ben de Serdal başkanım 'Sen gel benim ikinci başkanım ol' dedim. O da güldü. Aramızda tatlı bir muhabbet oldu. Severim Serdal Adalı'yı. İkimizin yoğurt yiyişi farklı. "Benim Serdal Adalı'ya kapım sonuna kadar açık.
Ben ikinci başkan olarak Hasan Arat ile girdim ve olmadı. İkili seçim olacak gibi duruyor. Beşiktaş'ın itibar kaybettiğini düşünmüyorum. 3 yıldır sportif anlamda kötü gidiyor ama bu itibar kaybı olmaz.
"OCAK'TA 15; MAYIS'TA 50 MİLYON EURO LAZIM"
Beşiktaş'ın 15 Ocak'a kadar UEFA'dan borçsuzluk yazısı alması gerekiyor. 15 milyon euroya ihtiyacı var. 30 Mayıs'a kadar da 50 milyon euroya ihtiyacı var. Bankalarla görüşeceğiz. En kötü ihtimalle yönetim olarak biz karşılayacağız. Beşiktaş'ın kasasında şu anda 10 milyon TL para var. Biz geldiğimizde kasada 90 milyon TL vardı.
BANKALAR BİRLİĞİ'NDEN ÇIKIŞ...
Beşiktaş Bankalar Birliği'nden çıkamadığı takdirde bu durumdan kurtulamayız. Faiz ödemekten ana para ödenemiyor. Buradan çıkmanın iki yolu var. Bir tanesi gayrımenkul projesi. Beşiktaş'ın Akatlar'da spor salonu var. Onu başka bir yere taşıyacağız. Etiler'deki o arsa çok değerli. O proje Beşiktaş'ın kurtuluş reçetesi olacak. O arsayı satmayacağız, geliştireceğiz. Beşiktaş'ın mülkü değil ama üst hakkı var. Salon için finansman ayırmanın mantığı yok. Galatasaray, Anadolu Efes yeni yapılan salonda oynuyor. Beşiktaş da orada oynayabilir.
YÖNETİM LİSTESİ...
Mevcut yönetim kurulu yüzde 90 oranında değişecek. Hepsini çok seviyorum ama kendi ekibimle, kadromla gelmek isterim. Onlarla beraber çalışmak isterim. Hiç duymadığınız isimler olacak. Eski yönetimlerden isimler de olacak. Onur Göçmez yönetimde olacak. Deniz Güven de yönetimimizde olacak. Deniz Güven, Beşiktaş SuperApp'in yaratıcısıdır.
TRANSFER LİSTEMİZ HAZIR! TALISCA...
Sportif direktörü teknik direktöre göre belirleyeceğiz. Gelecek teknik adam sportif direktör istemeyebilir. Bu yüzden önce bir teknik direktörü netleştirmemiz lazım. Bizim kesinlikle 10-15 kişilik scout ekibi kurmamız lazım. Aylık 2000-3000 euroya çalışan scoutlar bulmamız lazım. Sürekli maç izleyen, analiz yapan ekipler kurmamız lazım. Futbol aklını, kurumsal kimliğini oluşturmamız lazım.
Bu takımın kesinlikle takviyeye ihtiyacı var ama ocakta transfer çok zor. 2-3 takviye kesinlikle yapılacak. Kiralama yöntemiyle eksik bölgelerimize takviye yapacağız. Bazı oyuncularla da yollarımızı ayırmamız gerekiyor. Çalışmalarımızı yapacağız.
Transfer listemizi hazırladık. Direkt start verebileceğimiz bir düzenimiz var. Talisca'ya gitmeyeceğiz, kiralama yöntemiyle genç oyunculara gideceğiz.
"SALAH'I ALMAK BENİM HAYALİM"
Gönlümden geçen sağ kanada Mohamed Salah'ı getirmek ama bu benim hayalim tabii ki.
TÜRK FUTBOLUNDA YAPI VAR MI?
Yapıdan ziyade ciddi bir lobi faaliyeti yapan bir kulübümüz var. Devletin içinde, dışında, Federasyonda, MHK'de her yerde güzel yapıyorlar bu işi. Takdir de etmek lazım. Bu anlamda çok adilane olmasa da tasvip edilmeyen şeyler bunlar. Beşiktaş'ın hep hakkı yenmiştir.
Galatasaray maçında hakemden ne bekliyorsunuz diye sordular bana 'Maça etki edecek bir hata yapmasın yeter' dedim. Adam maçın içinden geçti.
Bizim TFF ile ilişkilerimiz çok sıcak başladı. Hacıosmanoğlu'nun seçilmesinde de Beşiktaş'ın ciddi katkısı olmuştur. Yeni seçilen bir federasyon ve destek vermemiz de gerekiyor. Galatasaray maçını yöneten hakemimiz için düdük asılacak dendi. Arda Kardeşler'e hala maç verilmiyor. Ne kadar adil bir yönetim olduğu görünüyor. Bundan sonra ne olur göreceğiz.