'Beşiktaş'ın sonu Galatasaray gibi olacak'

27 Şubat 2005 tarihinde yapılan Olağan Mali ve İdari Genel Kurulu'nda, kulübün bütçesini ibra etmeyeceğini söylemiş ancak bu fikrinden daha sonra vazgeçerek o dönem ki Yıldırım Demirören yönetiminin mali olarak ibra edilmesi gerçekleşmişti. Aradan geçen iki yılın ardından Cevahir, o gün vermek istediği mesajın anlaşılmadığını söyledi.

"BİLGİLİ BEŞİKTAŞ'IN DEĞERLERİNİ YOK ETTİ"

Beşiktaş'ın mail olarak kötü duruma düşmesinin bir numaralı sebebinin Serdar Bilgili yönetimi olduğunu ileri süren Aydoğan Cevahir, şöyle konuştu:
"Bilgili bu kulübe 1 dolar vermediği gibi, Beşiktaş'ın değerlerini de yok etmiştir. Ben ilk defa burada bir konuyu açıklamak istiyorum. Serdar Bilgili Fenerbahçelidir. Beşiktaş'ın çöküşü Bilgili'nin başkan olmasının ardından başladı. Ben 2005 yılındaki mali kongrede Beşiktaş'ın geleceğini görerek davranmıştım. O gün ortaya çıkan mali tabloyu İbra etmememi de birçok Beşiktaşlı desteklemişti. Benim düşüncem Beşiktaş'ın geleceğinin ipotek altına verilmemesiydi. Bana göre kulübün durumu iyiye gitmiyor. Başkanın cebinden milyon dolarlar verip, kulübü borçlandırması ve finansal gelirleri, alacaklarına karşılık ipotekler getirmesi Beşiktaş'ın geleceğini tehlikeye sokmuştur. Ben Beşiktaş'ın zararına olan hiçbir şeyi desteklemedim. Ben camianın bir parçası olarak bu gercekleri, olumsuz yapılan işleri durdurmak adına gündeme getireceğim. Seçilen yönetimler kulübe yararlı olmak için göreve geliyorlar, ama ben 2005 yılındaki mali kongrede kulübün durumunun buralara geleceğini söylemiştim. Mali tablodaki çöküş Serdar Bilgili döneminde başlamıştı. Bilgili döneminin hataları ve Bilgili'nin bana göre Beşiktaş'ın değerlerini yok etmesi mali tabloya da yansıdı. O dönemdeki yöneticilerle beraber yapılan hatalar zinciri vardır. Ben onun başkan oluşuyla Beşiktaş'ın çöküşe gittiğini düşünüyorum. Aynı zamanda Bilgili Beşiktaş'a bir dolar bile vermemiştir. Bundan adım gibi eminim. Sonuç o günlerden belliydi. Kendi şirketinde çalışan insanlara vermeyeceği maaşları kulübe aldığı birçok insana vererek büyük maddi zararlara yol açtı. Ben ilk defa bir konuyu açıklıyorum. Serdar Bilgili Fenerbahçelidir. İnsanları aldatarak başkan koltuğuna oturmasının ardından Beşiktaş'ın çöküşü başladı. Ben ona tekrar soruyorum. Kulübe bir dolar verdin mi? Daha sonra Ahmet Hamoğlu'nu yönetime aldı. Hamoğlu yaptığı transferleri cebinden para vererek gerçekleştirdiğini söyledi. Ama kulübü borçlandırmaktan başka bir iş yapmadılar. Tekrar 2005'deki mali kongreye dönersek, ben o dönemde bu durumları bildiğim için ve geleceği tehlikede gördüğüm için kulübü bu duruma getirenlerin ceza çekmesi için ibra etmemeyi düşünmüştüm. Böyle durumlar camiada 70'li 80'li yıllarda yaşanmıştı. Ben Beşiktaş'ın daha da kötü durumlara düşmemesi için ve araya giren saygı duyduğum isimlerin sayesinde ogün mali tabloyu ibra etmiştim."

"2010'DAN ÖNCE OLAĞANÜSTÜ KONGRE YAPILABİLİR"

Cevahir, Beşiktaş'ın 2010 yılında yapılacak olan olağan kongreden önce olağanüstü kongreye gidebileceğini de belirterek, "Ben Beşiktaş'ın bu yönetiminin 2010'daki olağan kongreye kadar gideceğine inanmıyorum. Bu sözü söylerken üzülüyorum ama durum ortada. Beşiktaş'ın olacağı bir şampiyonlukla hiçbir şey çözülmez. Beşiktaş mali olarak felakete doğru gidiyor. Son olarak Fulya Projesinde yapılan hatalar ortada. Biz bu projeyi bir kurul ile yapalım dedik. Ama istemediler. Şu anda Fulya'daki müteahhit 40. kata çıkıyor. Beşiktaş'ın bu projedeki zararını görmezden gelemezler. Bu projenin başındaki isim olan İlhan Durusoy İTÜ mezunu bir mühendis. Ama nasıl Böyle hatalar yapar anlam veremiyorum. Beşiktaş'ın bu sezon satılan kombine bilet fiyatları yüksekti ve o yüzden az satıldı. Neden böyle bir fiyat belirleyip 30.000 kişilik statta 9.000 kombine sattılar. Böyle yaparak taraftarı küstürdüler" şeklinde konuştu.

"BEŞİKTAŞ BÖYLE GİDERSE GALATASARAY'A BENZEYECEK"

Aydoğan Cevahir, yaptığı açıklamalarla kulübü yıpratmak istemediğini, ancak mali açıdan düzelme olmazsa Beşiktaş'ın sonunun Galatasaray gibi olacağını ifade ederek, "Ben böyle bir dönemde bu açıklamaları yaparak Beşiktaş yönetimini yıpratmak istemiyorum ama onların daha iyi işler yapması için elimizden geleni yapmak istiyorum. Beşiktaş'ta yönetici arkadaşlarımız çok doğru davranmalı ve yaptıkları hataları açık bir şekilde ortaya koymalıdırlar. Ben Her zaman Beşiktaş'ın yanındayım. Umarım başkan bu işleri toparlar ama Demirören'in önünü zor görüyorum ve umarım Galatasaray'ın durumuna düşmeyiz" diye konuştu.