Güncelleme Tarihi:
BEŞİKTAŞ’ın alt yapısından yetişen ve şimdilerde futbol yaşantısını Eyüpspor’da sürdüren ‘altın çocuk’ Ali Cansun Begeçarslan, futbol yaşantısını, ilginç anılarını ve hedeflerini anlattı. Kalbinde Beşiktaş’ın her zaman yer aldığını ve tekrar şans verilirse oynamak istediğini açıkladı.
Özellikle siyah beyazlı takımın 100. yılında kazandıkları şampiyonluğu asla unutamayacağını dile getiren Ali Cansun, “Beşiktaş’a çok şey borçluyum. Alt yapı ve A takım olmak üzere toplam 10 senem Beşiktaş’ta geçti. Beşiktaş ile adımı duyurdum, burada parladım. Birçok şeyi borçluyum eski kulübüme. Hem kendim hem ailem koyu bir Beşiktaş taraftarıyız. Bu şekilde anılmak beni çok mutlu ediyor” ifadelerini kullandı. İşte Ali Cansun’un söylediklerinden satır başları...
Alt yapıdan çıkışınız nasıl gerçekleşti?
- Sekiz sene Beşiktaş alt yapısında oynadım. İlk olarak Daum zamanında A takıma alındım. O dönem takım biraz karışıktı. Çok fazla şans bulamadım. Daha sonra Lucescu hocamız takımın başına geldi. İsviçre’ye kampa gittik. Bir maçta gol attım ve maç 1-0 bitti. Diğer hazırlık maçlarında da gol buldum ve bu sayede hocanın gözüne girdim ve şans bulmaya başladım. Gideceğim veya başka takıma kiralanacağım gözüyle bakarken kendimi A takımda buldum.
Sarajevo maçı senin için ne ifade ediyor?
- UEFA Kupası maçıydı. İlk maç İnönü’de 2-2 berabere kalmıştık. Gerek basın olsun gerek taraftarlar olsun insanların içinde acaba elenecek miyiz sorusu vardı. Ama biz Sarajevo’yu rahat geçeceğimizi biliyorduk. Bu maçta sonradan oyuna girdim ve takımımın 5. golünü kaydettim ve maçı 5-0 kazandık. Bu golün yeri bende başkadır. Beşiktaş formasıyla attığım ilk resmi goldü. Bu kadar tanınmama da sebep oldu diyebiliriz. Ayrıca Avrupa kupalarında en farklı Beşiktaş galibiyeti oldu bu mücadele. Bu açıdan ayrı bir gurur yaşıyorum.
Birçok takımda oynama fırsatı buldunuz. Beklenen patlamayı bir türlü gerçekleştiremediniz. Neden?
- Bunun en temel nedeni aslında benim. Fırsatlar yakalama şansım oldu ama çok iyi kullanamadım ve çok takım değiştirdim. O günkü şartlar onu gerektiriyordu. Çıkış yapamamamda benim de katkım vardı. Şuanda Eyüpspor’da oynuyorum. Başarı ve goller için elimden geleni yapıyorum.
Futbol yaşantınızda en kötü anınız hangisidir?
- Gaziantep’te oynadığım sezon transfer döneminin bitmesine 1 gün kala kadro dışı bırakılmıştım ve bu olay altı ay boyunca boşta kalmama sebep olmuştu. Ayrıca gerilememdeki en önemli etkendi. Yaşadığım en zor andı benim için.
Kariyerinizdeki en iyi sezon hangisiydi?
- Beşiktaş’ın 100. yıl kadrosu ve sezonuydu. Bazı maçlarda şans bulmuştum ve gollerde atmayı başarmıştım. İyi bir arkadaşlık vardı. Yabancısı yerlisi herkes yeteneğini en olgun şekilde ortaya koymaya çalışıyordu. Tabii ki başkanımız Serdar Bilgili ve Lucescu hocamız da büyük emeklere sahipler. Kısacası tam bir ekip ruhu oluşturmuştuk. Şampiyonluk kendi kendine geldi diyebiliriz.
Anlaştığınız en iyi forvet kimdi?
- Saha içinde pek fazla oynama şansı bulamasak da İlhan Mansız, Nouma, Ahmet Dursun gördüğüm en iyi forvetlerdi. Onlardan antrenmanlarda çok şey öğrendim. Ayrıca rahmetli De Nigris de çok etkili bir golcüydü.
Seni en çok zorlayan defans oyuncusu kimdi?
- Gerek oyun zekası gerek hamleleriyle Servet Çetin ve Egemen Korkmaz en çok zorlandığım defanslardı. Kaliteli defans oyuncularına karşı mücadele ettim fakat o ikisi en çekindiğim defans oyuncularıydı.
Guti’ye benzerliğin hiç dikkatini çekti mi?
- Birçok kişiden duydum. Hatta Del Bosque döneminde özellikle yardımcıları beni Guti’ye çok benzetiyorlardı. Gerek fiziki olsun gerek şaç stili olsun benzediğimi düşünüyorum.
İdolünüz var mıydı?
- Efsane golcü Van Basten en çok beğendiğim futbolcuydu. Küçüklüğüm onu izleyerek geçti. Hep kendime örnek alırdım. Onun bitiricilik özellikleri ve golü koklama özeliği beni en çok etkileyen yönleriydi.
Beşiktaş’tan ayrılış sebebiniz neydi?
- O dönem şampiyonluğu kaybetmiştik ve yönetim değişmişti. Bir çok oyuncu ayrıldı, birçok oyuncu geldi. Gidenler arasında maalesef bende yer aldım.
Tekrardan Beşiktaş’a dönmek ister miydiniz?
- Tabii ki de tekrardan o kutsal formayı giymek isterim. Yaşım henüz 29 ve şansımın olduğunu düşünüyorum. Ama bazı şeyler için de gerçekci olmak gerekir. Çok iyi bir performans sergilemelisiniz ki böylesine büyük bir klüpte oynayabilesiniz. Ben de bu seviyeye çıkabilirsem neden olmasın. Yetiştiğim kulübe tekrar dönmeyi tabii ki isterim.
Eyüpspor’un hedefleri nelerdir?
- Şuanda burada çok pozitif bir ortam var. Başkanı, yönetimi, hocası, futbolcuları çok kaliteli. Taraftarın desteği de arkamızda. Oynadığımız ligin üstünde bir kaliteye sahibiz. İlk yarı şansız puanlar kaybettik. İkinci yarı toparlandık ama puan olarak orta sıralarda kaldık. Şuanki hedefimiz önümüzdeki maçlarrı kazanıp play off’a kalmak ve bir üst lige çıkmak.