Güncelleme Tarihi:
Fenerbahçe Başkanı, “16. Ağır Ceza Mahkemesi hariç dönemin tüm görevlileri şimdi yerinde değil. O görevliler nereye bağlıysa bize operasyonu yapan yer de orasıdır. Telefon dinlemelerinde beni önce Sedat Peker’e, sonra Ergenekon’a bağlamayı amaçladılar” dedi.
UEFA ve CAS süresinde F.Bahçe yönetimi iki “bilgilendirme toplantısı” yapmıştı. Dünkünün yapılması için yeni ne olabilirdi?
Bu soruyu sorarak Şükrü Saracoğlu Stadı’ndaki toplantıya gittik. Yeni isim olarak, İsviçre’deki davalarda kulübün avukatlığını üstlenen Andreas Zaglis vardı.
Peki, yeni söylem var mıydı? Bakışa göre değişir. Bir kaç ana başlık vereyim siz yorumlayın...
Aziz Yıldırım, daha önceki konuşmalarından çok daha net bir şekilde meydan okudu... Şikeyle suçlandıkları tüm maçların dosyalarını masaya koyup, “Sorun, cevap veremezsem, ne isterseniz söyleyin” dedi. Bir karşılık gelmeyince, biraz da gururla, “O zaman bir daha bana şikeci diye yazmayın” diye çıkıştı.
‘ERGENEKON’UN KASASI’ DEDİLER
Çıkışma demişken... Klasik Aziz Yıldırım söylemi olarak, yine basınla tartışma, zıtlaşma, uyarma konuşmaları yaptı. “Bilgilendirmek” amacıyla davet ettiği basın mensuplarına, “Onu yazamazsınız, bunu yazamazsınız” diye ayar vermeye çalışması, toplantı yapma amacıyla çelişkiydi. Sürekli düşman yaratıp, sonra “Neden bize düşmanlık yapılıyor” diye yakınmak doğru değil. Buna itiraz geldiğinde, “O zaman yapmayanlar üzerine alınmasın” demesi yarattığı olumsuzluğu düzeltemedi.
Şike davasından itibaren neden üzerine gelindiği konusunda değişik zamanlarda parça parça bazı yorumlarda bulunmuştu. İlk kez dün bu kadar açık konuştu: “Telefon dinlemelerinde beni önce Sedat Peker’e, oradan da Ergenekon’a bağlamak istediler. Amaç buydu. Ergenekon’un kasası olduğumu bile söylediler.”
PLATİNİ’YE BASKI YAPANLAR KİM?
Sorduk... UEFA’da bu dosyayı açtıran ve Fenerbahçe’ye ceza veren irade kimdir? “Bilmiyorum” derken, bildiklerini söyleyemediği belli oluyordu. “Platini’ye soruyoruz, çok baskı olduğunu söylüyor. ‘Hükümetten mi’ diyoruz, ‘Hayır’ deniyor. ‘Futbol Federasyonu’ndan mı’ diyoruz, ‘Hayır’ deniyor. Peki kimden baskı var?” sözlerinde sorudan çok bir yerleri işaret var. Ama “Söyleyin de bunu bu toplantıda netleştirelim” dediğimizde, Aziz Yıldırım yine “Bilmiyorum” söylemine geri dönüyordu.
Bir başka ilginç tespiti, kendilerine operasyon yapanlarla ilgiliydi. Ad vermeyip işaret etmekle yetindi yine: “16. Ağır Ceza Mahkemesi dışında bize işlem yapanların hiçbiri yerinde değil. Bunlar kime bağlıysa bize operasyonu orası yaptı. Devletin adamlarıyla devlet yaptı, değillerse başkası.”
Hapis cezaları konusundaki söylemleri ise daha netti. “Bu şike değil, siyasi davadır” dedi “Hiçbir cemaatle ilgim, yok” sözlerini eklemesi de ilginçti.
KONGREDE YİNE ADAY OLACAK
Toplantı boyu rahat, ve neşeliydi. Ne yorgunluk, ne yılgınlık seziliyordu.
“Bilgilendirmenin” basınla olacağı söylenmişti. Ama en az gazeteci kadar, camiadan izleyici vardı. Yönetim kurulunun, tamamına yakınının hazır bulunması, bazı eski yöneticilerin de salonda yer alması Yıldırım’ın, “Buradayım, güçlüyüm” imajı vermek istemesi olarak yorumlanabilirdi.
Magazin basınından aşina olduğumuz Hakan Ural’ın bile orada olması katılımın “hayli genişliğinin” göstergesi olurken, Yıldırım ile arasının iyi olmadığı bilinen eski futbolcu Ümit Özat’ın gelmesi ayrıca ilginçti. Yıldırım ile ilişkilerini “onardığı” belli olan Özat’ın, “Başkanım, keşke ben oynadığımda da şike yapsaydınız da, 4 kez şampiyon olarak tarihe geçseydim” esprisi, bu “ilişki tamirinin” alenileşmesiydi.
Yıldırım’ın çarpıcı sözlerini diğer sütunlarda bulacaksınız. Eminim soruyorsunuzdur, “Kongrede aday olacak mı” diye...
Yıldırım, konuşmasının başında bu konuda soru almayacağını belirterek, son haftalardaki tavrını sürdürdü. Ama benim izlenimim, öğrendiğim, Aziz Yıldırım kesinlikle yeniden aday olacak. Peki, kazanır mı? Sormak bile gereksiz.
Yıldırım 4 kat aşağıda, zindandaydı
Toplantıda söz alan yönetim kurulu üyesi İlhan Ekşioğlu da yaşadıklarını anlatırken, “Kendim gidip teslim oldum. Gördüğüm manzara yerin 4 kat dibinde en ön zindanda, medeniyetle alakasız yerde Aziz Yıldırım duruyordu. Dinç görünmeye çalışıyordu, şaşkındı. Orada 4 gün kaldım. 4 günün sonunda aldılar beni yukarıya. Şimdi bu 4 günü bir daha yaşamaktansa 1 yıl daha hapis yatarım” dedi.
Bu tablodan ancak ceza çıkardı
Gördüğü şeylerin mahkeme ve UEFA’dan ceza alacaklarını gösterdiğini söyleyen Ekşioğlu, “Bu tablodan zaten ceza çıkardı. Avukatım bana sakın heveslenme 1 yıl kalacaksın dedi…TFF’den de bu tablodan suçsuzluk çıkmazdı. Beni kurban edecekler diye biliyordum. Şekip Mosturoğlu sürpriz oldu” diye konuştu.
Şenes Erzik gelsin yüzleşelim!
YILDIRIM, Şenes Erzik’in çelişkili konuştuğunu söylerken, “Söylediklerini inkar etmiş. İstediği televizyonda karşılaşalım. Şekip Mosturoğlu’nda sözlerinin SMS’i var” ifadelerini kullandı.
Asıl şike Milli Takım için yapıldı
Aziz Yıldırım konuşması sırasında 2000’li yılların başına milli takımın da şike yaptığını iddia etti. Yıldırım, “Bunu zaten herkes biliyor” diye konuştu.
TOPLANTI sırasında zaman zaman sinirlenen Aziz Yıldırım, ilginç sözler sarfetti. Fenerbahçe’nin şike yapmadığını belirten Yıldırım, “A milli Takım da 2000’lerde şike yaptı. Bunu herkes biliyor ifadelerini kullandı. Yıldırım ayrıca, ”2011 Nisan’ında Başbakan’a Alex ile birlikte gittiğimde bir daha başkanlık yapmayacağımı söyledim... 1 sene sonra seçim vardı...TFF seçimiyle ilgili düşüncelerimi söyledim. Alex ile 5 dakika konuştu biz 1 saat bunları konuştuk. Ondan sonra hapse girince başkanlık sürecim bugüne kadar taşındı ve devam ediyor” diye konuştu.
EMENİKE’NİN GÖRÜNTÜLERİ ÇIKSIN, KÖPRÜDEN ATLARIM
Emenike ile şike görüntüleri olduğu yolundaki iddialara da değinen Yıldırım, “Bunu söyleyip durdular. Görüntüler nerede kardeşim? Çıkarsınlar boğaz köprüsünden atayım kendimi. Emenike’ye şüpheden sanık yararlanır diyerek beraat veriyorlar. Bizde niye şüpheden sanık yararlanmıyor” dedi. Aziz Yıldırım, CAS davasının geçen yıl çekilmesi konusunda kendilerine verilen sözlerin neden tutulmadığını da sordu.
Teşvik primi gelir kaynağıydı
Her şeyi bizim üzerimize atıyorsunuz. Daha 2 sene önceye kadar “Anadolu kulüplerinin en büyük gelir kaynağı teşvik primleridir” diyordu herkes. Ama gazeteciler şimdi hep Aziz Yıldırım diyor. Nasıl oluyor bu? Türk futbolunu ben ve buradaki 3 arkadaşım mı kirlettik?
TÜRK FUTBOLUNU BİZ Mİ KİRLETTİK?
CAS davası çekilirken Metris’teydim. Şenes Erzik geldi. Yöneticilerimizle görüştü. Birlikte Başbakan’a gittiler. Ona da anlattılar. Türkiye ve F.Bahçe’nin menfaatleri için dava çekildi. Fenerbahçe menfaati nedir? UEFA’daki davadır.
SEÇİMDE BİR OYUM VAR
İşaretle başkan seçtireceğim ya da elimde oynatabileceğim bir başkanı seçtireceğim söyleniyor. Burası babadan oğula kalma bir yer değil ki. Benim bir oyum var. Atarım ve evime giderim… AHMET ERCANLAR
Terim federasyon başkanı olur
“Genel kurul seçiyorsa herkes federasyon başkanı olur. Fatih Terim de olur. Neden olmasın? Önemli olan bu işi iyi yapıp yapamayacağı.”
Toplantı öncesi Aziz Yıldırım ve bir gazeteci arasında ilginç bir diyalog yaşandı. Terim’in TFF’nin başına gelmesinin gündemde olduğunun belirtilmesi üzerine önce “Ben o işlerden anlamam. Beni siyasete sokmayın” diyen Yıldırım, gazetecinin bu yanlış olmaz mı demesi üzerine şunları söyledi:
“Neden olsun? Sen kendi yorumunu yap. O adam bu işi yapar mı yapamaz mı ona bak. Neden yapamaz? Neden Türkiye şartları uygun olmasın. Siz şişiriyorsunuz ülkedeki futbolun durumunu. Gençler kol kola geziyor. Fatih Terim TFF başkanı olur. TFF başkanı olmanın şartları neler? Genel kurul seçiyorsa mesele bitmiştir. Delegeler sağlıklı seçiyor. Her şeyi bozuk yapıyoruz sonra siyasete gidip ağlıyoruz. Biz 87 trilyon vergi ödedik. Vermeyenleri gidip sorun. F.Bahçe vergisini açıklamasa bizi duman ederdiniz. Spor programları dedikodu yapıyor. Saygın program yapılmıyor.