Oluşturulma Tarihi: Temmuz 22, 2006 00:00
Evet bazı insanlar hiç kıskanmadıklarını söyler ama bu doğru değil. Kıskançlık her insanın az veya çok yaşadığı bir duygu. Kimi insanlar az, kimileri daha çok kıskanır. Eminiz sizler de zaman zaman kardeşlerinizi ya da arkadaşlarınızı kıskanmışsınızdır. Peki ama kıskandığımız zaman bedenimizde neler oluyor? Dahası kıskançlık nedir?
Çocuklar örneğin anne babalarının kardeşleriyle daha fazla ilgilenmeleri halinde, kardeşlerini kıskanabilirler. Fakat kıskançlık bir şeye sahip olmama durumunda da ortaya çıkabilir. Mesela bir arkadaşınızda sizin çok istediğiniz ama bir türlü alamadığınız bir bisikleti gördüğünüzde de kıskançlık duygularınız kabarabilir.
Büyükler ise, arkadaşlarının ya da eşlerinin diğer insanlarla flört edişlerini görünce kıskanabilirler. Hatta büyüklerin kıskançlığı bazen çocuklarınkinden daha komik olabiliyor.
Belki sizler de bazen anne veya babanızın "Aman onun nesini beğeniyorsun allah aşkına?"dediğini duymuşsunuzdur. Bu gibi durumlarda kıskançlıklar genelde hiç tanımadıkları sadece televizyonda gördükleri bir sanatçı içindir genelde.
Kıskançlığın kimyası
Peki ama kıskançlık sırasında bedende neler yaşanıyor? Ne tür bir kimya işliyor? Evrim psikologları, özellikle de kıskançlık, korku ve sevgi gibi duyguların kolayca kontrolden çıkmasına pek şaşırmıyor.
Kıskançlık duygusu bir tür yangın alarmı gibidir. Ama yanlış alarm vermek, ciddi durumlarda hata yapmaktan iyidir. Bu,bir yalanı görmezlikten gelmek yerine, ona daha fazla dikkat etmek anlamına gelir.
Kıskançlık anında biyokimyasal açıdan neler yaşandığını bilim adamları kısa bir süre önce buldular. Pisa Üniversitesi psikiyatrı Donatella Marazziti çok kıskanç üniversite öğrencilerinin kanlarını inceledikten sonra serotonin olarak bilinen bir uyarı maddesinin çok düşük olduğunu saptamış.
Bu madde bedeni ve zihni sakinleştirir, rahatlatır. Mesela anormal sayılacak kadar titiz olan ve günde 50 kez el yıkayan insanların kanında da serotonin oranı düşük, diyor bilim adamları. Hastalık derecesinde kıskanç olan kişiler, kandaki serotonin oranını yükselten ilaçlarla tedavi edildiklerinde, kıskançlık davranışları da önemli ölçüde azalmakta.
Bol serotonin
Bol miktarda serotonin oluşabilmesi için de karbonhidrat veya şekerli gıdalar almak önemlidir. Eğer canınız aşırı derecede pasta, çikolata veya dondurma gibi tatlı yiyecekler çekiyorsa, bedeninizin serotonin rezervi bitmiş demektir.
Fakat dikkat ! Biliyorsunuz tüm bu yiyecekler çok fazla tüketildiğinde hem şişmanlatır hem de dişlere zarar verirler. Tatlı yiyecekler dışında makarna, pirinç ve tam buğday ürünleri de kandaki serotonin seviyesini yükseltirler.
Bu tür enerji veren ve sinirleri yatıştıran gıdalara İngilizce’de bu yüzden "Moral veren yiyecekler" olarak çevrilebilen "Mood Foods" tanımı kullanılmakta.
Bu gıda türlerine acı biber de dahildir. Acı yiyecekler tüketirken, biberin içindeki kapsaisin maddesi dilimizde yanma hissini uyandırınca, bedenimiz ağrı giderici endorfin maddesini salgılar. Bu madde ise mutluluk duygusunu uyandırmakta.
O halde bir arkadaşınızın sizi kıskandığınızı fark ettiğiniz zaman, en iyisi ona makarna ikram edin. Üzerinde bir de acılı sos olursa kıskançlığı aklından atar belki de. Ne dersiniz ? Bir deneyin bakalım.