Ben aslında futbol oynamak istiyordum

Siz hiç 1.98 m boyunda, 94 kg ağırlığında, 47 numara ayakkabı giyen bir bebek biliyor musunuz? Ben biliyorum. Şaşkınbakkal'ın 61 yıllık nalburu Burhan Ağabey'i ile Pasaport Şubesi'nin Meral Abla'sının 27 yaşındaki oğulları İbrahim, bu koca bebeğin adı. Avrupa'daki ilk sayı kralımız, Avrupa'da AB damgasıyla oynayan ilk basketbol yıldızımız İbrahim Kutluay'dan söz ediyorum. Bakmayın siz onun boyuna posuna, İbo, su katılmamış bir ana kuzusudur. Sabahları yumurtasını yer, gece yatarken sütünü içer. İbrahim'in Levent'teki yüzme havuzlu, asansörlü, sarı boyalı tripleks villasının bahçe katındaki salonda konuşurken baktım Demet'le birbirlerine ‘‘Bitoş’’ diye sesleniyorlar. Bitoş aşağı, Bitoş yukarı. Meğer ‘‘Bir tanem’’in kısaltılmış haliymiş. Bitoş'larla İstanbul-Atina arasında mekik dokuduk. Yunanistan'daki ilk spor elçimiz ile sevgili Demet'inin ağzından Komşu'yu enine boyuna dinledik. Siz de aramıza buyurmaz mısınız?

AYNI BİZİM GİBİLER

İlk söz İbrahim'in, Atina üzerine.

- Yener ağabey, burada nasılsam Atina'da da aynen öyleyim, hiç yabancılık çekmiyorum. Yunanlıların hepsi çok sıcakkanlı. Restorana gidiyorum gelip imza istiyorlar, garsonlar tanıyor. Zaten her üç restorandan birinde kesin bir Türk çalışıyor. Plaka'da şiş köfte, kebap yiyorum. Kolonaki'de çok güzel bir restoran buldum, ev yemekleri yapıyor. Ispanak, enginar, yaprak dolma, pilaki, etli yemekler aynı bizim gibi. Ayrıca ilk günden beri antrenörlerimin,takım arkadaşlarımın, halkın ve basının büyük ilgisini görüyorum.

TEPSİ TEPSİ BAKLAVA

AEK'daki takım arkadaşım Spiros'un anne ve babası Türkiye doğumlu, 20 sene önce Atina'ya gelmişler. Beni hep evlerine yemeğe çağırıyorlar; inanılmaz sofralar, Türk yemekleri, ayrıca Türkçe konuşuyorlar. Oturduğum dairenin sahibi Politis ve eşi inanılmaz insanlar. Eğer yalnızsam her dakika çorbadan salataya kadar bir sürü şey getiriyorlar. Adam AEK'lı, maçı kazanmışsak eve döndüğümde bir bakıyorum baklavalar, çiçekler tepsi tepsi gelmiş. Demet için her gün bahçeden çiçek toplayıp kapıya bırakıyor.

TRAFİK BİZDEN BETER

Yunanlılar çalışmayı pek sevmiyor. Giyinip süsleniyorlar, haydi alışverişe, yemeğe. Bütün restoranlar, kafeler dolu. Pazar günleri ise kesin dinleniyorlar, değil bakkal, süpermarket, benzinci bile kapalı. Atina'nın trafiği çok felaket, bizden beter. Atina'nın içinde işin varsa ayvayı yedin. Fiyatlar bakımından Atina ile İstanbul hemen hemen aynı. Yalnız balık restoranları bizimkilerden daha ucuz.

ALIŞVERİŞTE İBO İNDİRİMİ

Demet, Atina'ya ilk adımını Bitoş'uyla atmış.

- Ne yalan söyleyeyim korkarak gittim önce, acaba falan oldum. Aa, sonra gördüm ki her şeyimiz aynı. Dilencisinden gazinolardaki fıstıklarla süslü külhanbey amcalarına kadar. Orada beni kimse tanımaz diye önceleri kokoş kokoş geziyordum. Bir keresinde yine blucinimi çekip, saçımı toplayıp, sıfır makyajla İbo'yu antrenmana bıraktım. Eve dönerken trafik bir kalabalık ki sorma gitsin. Bir baktım yandaki dar yol boş. Cin gibiyim ya, hemen oraya daldım. Bir baktım ki polis amca karşımda. Yanımda ne ehliyet, ne pasaport, sadece ruhsat var. Bir yandan İbo'u cepten arıyorum, bir yandan polise laf anlatmaya çalışıyorum. O anda bana ‘‘Siz İbrahim'in Türkiye'deki şarkıcı eşi değil misiniz?’’ dedi. Evet deyince ‘‘Buyrun’’ diyerek yolu açtı. O anda ben bir şey oldum. Şimdi alışveriş yaparken de onun adını veriyorum, anında indirimim yapılıyor.

İÇÇAMAŞIRLI FOTOĞRAFLAR

İster misiniz bunlar düğünlerini Atina'da yapsın? Ne dersin Demet?

- Yener ağabey, bizim düğünümüz insanlara çok sürpriz olmayacak. Zaten dört senedir aynı evi paylaşıyoruz, karı koca gibiyiz. Ailelerimizin onayı geç alındığı için işler uzadı. İbo'nun babası Burhan amcayla ben daha yeni tanıştım. Burhan amca eskiden yanımdaki kız arkadaşıma selam verirdi, bana kafasını çevirirdi. Ben de eve gelince vır vır İbo'nun kafasını yerdim. Ben neyim, neyimi kabul etmiyorlar diye. Oturup konuşunca onlara hak verdim. Meğer mankenlik yaptığım yıllarda çıktığım iç çamaşırı defilelerindeki resimlerimi ciltler halinde her gün evlerine bırakıyorlarmış. Artık Meral teyzeyle de, Burhan amcayla da, Özlem'le de çok iyi anlaşıyoruz. Benim annem İbo'yu çok sever.

Maçlarda üç defa dişlerim kırıldı

Lisede en sevdiğim ders fizikti, en sevmediğim ise Kimya.

Yemek yapmayı sevmem de, bilmem de. Demet şimdi çok açıldı. Dolma bile sarıyor. Doğrusu eline yakışıyor.

Hayatımda hiç rüya görmedim, belki de hatırlamıyorum.

Futbol maçlarını hálá çok seviyorum. Baliç ve Hagi'yi çok beğeniyorum. Bence bu yıl Fener kesin şampiyon olacak.

Her gece yatmadan önce mutlaka koca bir bardak süt içerim. Sabah kahvaltısında da mutlaka taze portakal suyu olur.

Şarkı söylemeyi severim, bazen evde Demet'le birlikte söyleriz.

Benim AEK'ya transfer olmamı sağlayan kişi, basketbolun uluslararası yazarı Esat Yılmaer'dir.

Demet'e program yapması için Atina'daki ünlü bir gece kulübünden teklif var. Kesin kararımızı nisan ayında vereceğiz.

Maçta üç defa dişlerim kırıldı, yeniden yaptırdım.

Baskete başladığım tarihten bu güne kadar attığım sayılar 20 bini bulmuştur.

Beyaz Gölge dizisi beni etkiledi

İlkokulda futbol hastasıydım, evde ne var ne yok kırardım, deliler gibi oynayıp. Rummenige'ye hayrandım. Baktılar olacak gibi değil, ortaokula başlarken babam beni Fenerbahçe Futbol Kulübü'ne götürdü. 6 ay futbol oynadım, sonra sıkıldım. Annem hem okumamı, hem de müzisyen olmamı isterdi. O tarihlerde televizyonda gösterdilen ‘‘Beyaz Gölge’’ adlı dizi beni çok etkiledi. Babam bu sefer beni FB'nin basketbol şubesine götürdü. Altyapıda bir sene çalıştım, sonra takım seçmelerini kazandım.

O yıllarda içimde basketbol aşkı yoktu, sadece boyum uzun diye oynuyordum. Top verirlerse atıyordum, hatta bana top atmasalar, aman top bana değmesin diyordum. Onlar sayı atsınlar, ben geri koşayım. Kulübe memur gibi gidip geliyordum. Giderek basketbolu sevmeye başladım. Bunun için kişiliğimi de olumlu etkileyen altyapı antrenörümüz Murat Özgül'e çok şey borçluyum. Harun Erdenay ise basketbolda kendime örnek aldığım sporcudur.