Güncelleme Tarihi:
Aziz Yıldırım'ın açıklamaları özetle şu şekilde:
Sivas'ta 3 puan kaybederek şampiyonluk yarışında yara alan Fenerbahçe'de maç sonrasında kulüp başkanı Aziz Yıldırım önemli açıklamalarda bulundu. Karşılaşmanın, hakem Yunus Yıldırım'ın gölgesinde geçtiğini belirten Yıldırım, "Bu hakem için penaltı vermez yorumları yapıldı. 10'uncu dakikada Fenerbahçe'nin net penaltısını vermedi. Seyredenlere de sordum, hepsi penaltı olduğunu ifade etti. Yanlışlık varsa ödül dileriz. 21'inci dakikada Egemen pozisyonda rakibine hiç değmemiş, teyit ettirdim. Devre arasında soyunma odasına indim, kendisine içeride sordum. Herhangi bir laf söz ettin mi dedim. Sadece, 'Ben ne yaptım diye sordum' dedi. Bir takım zorluklardan geçiyoruz. Hem saha içinde, hem saha dışında mücadele ediyoruz. Ülkenin en önemli kulübü Fenerbahçe'dir. Tarihi Kurtuluş Savaşı'nda başlayan bir kulübü, son 3 senedir yok etmek için her türlü operasyon yapılıyor. Stadın tribünlerinde yapılıyor. Saha içine taraftarlar çekiliyor, gaz bombaları atılıyor. Ama dimdik ayakta duruyor Fenerbahçe camiası, çünkü son kaledir.
"BU HAKEM KISACA YETENEKSİZ"
Fnerbahçe taraftarı ile kulübün arasındaki bağları koparma kokusunu hissetmeye, tehlikeler görmeye başladık. 2 haftada 6 puan kaybettik. Kaybedebiliriz, bunu telafi eder bu çocuklar. Başka oyunların oynandığını görüyoruz. Bir hakemin bu kadar basit hatalar yapacağını düşünemiyorum. 2010 yılında Bursa'ya şampiyonluğu kaybettiğimizde o sene son maçta top hareket halindeyken kural dışı oyunu oynatarak şampiyonluğu kaybettik. Bizim maçlarımıza gelmiyordu, o da mutluydu, biz de mutluyduk. Bu hakem bizim her maçımızda bunları yapıyor. Bu hakem kısaca yeteneksiz. Yeteneksiz bir hakemle devam etmek ve zorlamak çok kötü şeyleri doğurabilir. Bu hakemin bir daha bizim maçlarda yapacağı hatayı affetmeyiz. Buradan Federasyon'a sesleniyorum, böyle yeteneksiz hakemleri temizleyin. Biz emek veriyoruz. Yenmek de yenilmek de var. Kötü oynadık, haftaya iyi oynar düzeltiriz. Galatasaray'ı Telekom'da yeneriz, hiç kimse merak etmesin. İstatistiklere baksınlar. Hem biz, hem sporcularımız ortalığı germemek için demeç vermemeye çalışıyoruz. Hergün gazete ve televizyonlarda bizi germeye çalışan demeçleri hem okuyoruz, hem dinliyoruz. Lütfen bütün topluma söylüyorum herkes kendine bir çekidüzen versin" dedi.
O SORUNUN YANITI: PARALELLER!
Aziz Yıldırım’ın konuşmasının sonunda Hürriyet muhabiri Ahmet Ercanlar, “Size operasyon yapanlar kim” diye sordu. Buna “3 yıldır neler konuşuyoruz” diye karşılık veren Yıldırım, konuşmasını tamamlayıp çıktı. Yıldırım ile birlikte çıkışa yürüyen Fenerbahçe Genel Sekreteri Mahmut Uslu, Ahmet Ercanlar’ın yanından geçerken, “Operasyonu yapanlar kim” sorusuna yanıt olarak, “Paraleller, paraleller” dedi.
TRİBÜNLERE ŞİKE TEPKİSİ
Şike yapmadığını tekrarlayan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Benim yaptığım hadiselere şike deniyorsa, Türkiye'de şike yapmayan yoktur. Bizden başka herkes yapmıştır, biz yapmadık. Bugün üzüldüm. Uzun süredir deplasmanlara gelmiyordum. Sivas'a geldim. Başkan ve yöneticilerle diyaloğumuz vardı. Seyirci bağırıyor, 'Aziz Yıldırım şike yapsana' diye. Yahu ben Sivas'ı satın mı aldım. Siz bunu derseniz şikeyi yapan Sivas olur. Bu kadar mı mantıksız insanlarsınız. Siz maç mı sattınız. Tribünler bağırıyor. Ben kiminle yaptım? Sivas'la mı şike yaptım? Utanın ayıp. Bunun tam tersini söylemesi lazım. 'Helal olsun Aziz Yıldırım'a şike yapmadığını söylüyor ve bizi zan altında bırakmadığını söylüyor' demeleri lazım. Beyinlerinde tutulma mı var, ne var. Davada gözüken her takım o zaman bize satılmış olur. Biz hiç kimseyi satın alınmadık. Kendilerine hakaret ediyorlar farkında değiller. Beşiktaş kulübü şikeyle suçlanıyor, camialar bir şey söylemiyor. Yargıtay kararına göre. Bugün Sivas'ta balıkçıya gittik. 3 tane balıkçı ile oturdum çay içtim. 1 milyonluk balık geldiğini söylüyor, ne diyorsunuz diye sordum. 'Biz Trabzon'dan balık almayız, Samsun'dan alıyoruz' dediler. Mayıs 22'de 22 TIR balık oluyor. O gün buraya veya 1 hafta öncesinden 22 TIR balık gönderdiler. Medya da suçlu. 50 senenin faturasını bize kesmeye çalıştınız. Biz hiç bir zaman bu işlerin içerisinde olmadık. Her türlü kulüpler şu anda da yapıyorlar. 2'inci, 3'üncü ligde şu anda da teşvik var, şu var bu var. Bizimle şikeden ilgilenen insanlar geçen yıl Siirt'ten geldi anlattılar. Şike yapmak için konuşmalar olmuş. Bizi Vatan'a alanlar orada."
"TEK ŞEY İSTİYORUZ, ADALET"
Çok şey bildiğini ve çok şey söyleyeceğini dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Tapeleri iyi okuyun. Çıkartılmışları, mıknatısları değil. İbrahim Akın'a Bülent İşcan ve Ahmet Çelebi vasıtasıyla verdiğim söyleniyordu fezlekede, mahkemede, iddianamede böyleydi. Vermediğimizi söyledik. Yargıtay da Fenerbahçe yöneticisi Tamer Yelkovan verdi diyor. Allah aşkına böyle yargılama mı olur. Böyle bir hukuka nasıl inanacağız, nasıl güveneceğiz. Ben Sivasspor'u tebrik ediyorum, ama söyledikleri sözleri düşünüp pay çıkarsınlar. Aziz Yıldırım kimseyle şike yapmadı. Yaptıysam onları satın aldım demektir. Bağırmayı hak etmiyorum. O zaman kendi kendilerine hareket etmiş olurlar. Dün Cüneyt Çakır'ın da kötü maç yönettiği söyleniyor. Bugün rezaletti. Bugün bizim lehimize avantaj oluyor, durduruyor. Karşı oyuncunu hareketine kart vermen lazım. Devam ettirmiyor, kesiyor oyunu, bizim aleyhimize pozisyon oluyor. Avantajların hepsini kullandı. Meireles'e bizim arkadaşlar kırmızı verebilirdi diyorlar. Ama haklıysa atsın. Haklar yenmesin. Haklar yenirse spor sporluktan çıkardı. 3 yıldır spordan çıkardık. Avrupa'ya Dünya'ya rezil ettik. Almanya'da Bochum dosyası ne oldu. Ucu Türkiye'deydi. Yargıtay kararında onun devamıymış gibi hadise gösteriliyor. Bize verilen cezaların, nasıl oyunların olduğunu, ne hale geldiğini görün ve biraz ilgilenin. 2 yıl önce Silivri'de şike değil, memleket elden gidiyor dedim. Lütfen doğruları yazın, doğruları söyleyin. Bugün gözüken hakem hatalarını dile getirin. Lehimize yapılan hatalar varsa onu da söyleyin. Biz tek şey istiyoruz, adalet. Bu kulüp çekti çekeceğini. Adil hakem göndersinler, adil idare adil karar. Federasyon yeniden küfür yasası çıkarır mı, günlük yaşanır mı? Siz yasakları artırdıkça tribündeki insanları susturamazsınız. Tam tersini yapmamız lazım. Demokrasiyi daha açmak lazım, tribünlerde de açmak lazım. Bağıracak. Karşısında bir şey görmezse onlar da susar. Siz yasaklarsanız her şeyi, tepkiler büyür ve önüne geçilemez. Biz daha şeffaf ve açık tribünlerin olmasını istiyoruz. Buradan çıkacak olanların sorumlusu olmak istiyorum. Müdahale edilmesin."